"İçtihat Metni" Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, ticari ilişkiden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla girişilen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, borçlu-davalının icra takip dosyasında adresinin Şişli olması sebebiyle yetki itirazında bulunduğu, bu konuda bir karar verilmeden itirazın iptali davası açıldığı, takibin yetkisiz icra dairesinde yapılmış olması sebebi ile davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. Borçlu-davalı hakkında haciz yolu ile ilamsız icra takibi yapılmıştır....
Aynı Yasa'nın 3. babında ilâmsız takiplere ilişkin hükümler yer almış, aynı babın 50. maddesinde yetki ve itirazlar başlığı altında, HUMK'nın (HMK.nın) yetkiye dair hükümlerinin kıyas yolu ile tatbik edileceği ve yetki itirazlarının esas hakkındaki itiraz ile birlikte yapılıp, tetkikinde ise, takibin esasına ilişkin itiraz yer almış ve 66. maddesi ile, icra takibine yapılan itiraz üzerine takibin duracağı hükmü getirilmiştir. Yasa, yapılan itirazla duran icra takibinin devamı için alacaklıya iki yol tanımıştır. Bunlardan biri Yasa'nın 67. maddesine göre mahkemeye başvurmak suretiyle itirazın iptâlini istemek, diğer yol ise, aynı Yasa'nın 68. ve 69. maddelerine göre tetkik merciinde (icra hukuk mahkemesinde) itirazın kaldırılması isteğidir. Her iki halde gerek mahkeme gerekse tetkik mercii (icra hukuk mahkemesi) takibe yapılan itiraz nedenleri hakkındaki incelemesinde, varsa yetki itirazının HUMK'nın 190 ve 225. (HMK'nın 116. ve devamı) madde hükümleri Okundu....
da bulunduğu, bu nedenle takibin ...'da yapılması gerektiği ve yetki itirazının yerinde olduğu gerekçesiyle, davacının yetki itirazının iptaline ilişkin davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 22.2.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Maddesi uygulanmadan hesap kat ihtarnamesi gönderilip kredi sözleşmesinin ihtarnameye eklenmediği iddiaları ile takibin iptali istemine ilişkindir. İİK'nın 34. Maddesi uyarınca ilamın icrası her icra dairesinden istenebilir. İlam niteliğindeki belgeler yönünden de aynı hüküm uygulanır. İcra emrine karşı itiraz için İİK'nın 149/a maddesi gereğince ilamların icrasına ilişkin İİK'nın 33. Ve devamı maddeleri hükümlerinin uygulanması gerektiğinden aynı yasanın 34. Maddesi uyarınca ilam niteliğindeki bu belge için her icra dairesinde takipte bulunulabilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili,müvekkilinin çiçek üreticisi olduğunu, ürettiği çiçekleri düzenli aralıklarla davalı kooperatife sattığını,çiceklerin satın alındığına dair davalı kooperatif tarafından düzenlenmiş makbuzlarının mevcut olduğunu, davalının son dönemde ödeme yapmadığını bu nedenle davalı aleyhine takip başlattıklarını,davalının itirazı nedeniyle takibin durduğunu,davalının takibe haksız ve mesnetsiz itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili , öncelikle yetki ve süre yönünden reddini,esasa girilirse de davanın reddini istemiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2010/12253 Esas sayılı dosyasında yapmış oldukları itirazın kabulü ile itirazın iptali davasının yetki nedeniyle reddini savunmuştur. Mahkemece, davalı tarafın akdi ilişkiyi kabul etmediği, davacı tarafından sunulan irsaliyenin akdin varlığını kanıtlayacak bir belge olmadığı, bu sebeple B.K. md. 73 gereğince götürülmesi gereken bir borçtan söz edilemeyeceği için takibin davalının ikametgahında yapılması gerektiği ve yetki itibariyle geçerli bir takibin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temlik eden ...'nın davalıya 29/03/2010 tarihinde dağ sahlebi gönderdiği, davalı yanca bunun teslim alındığı, yanlar arasında akdi ilişkinin kurulduğu, dosya içerisinde bulunan kargo teslim fişleri ve davalının cevap dilekçesindeki beyanından anlaşılmaktadır....
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, sözleşmede yetki hususunda açık hüküm olup, Bursa Mahkemeleri ve icra daireleri yetkili bulunduğundan yetki itirazının yerinde olmadığı, davalı kefilin kefalet limiti ve kendi temerrüdünün hukuki sonuçlarından sorumlu olacağı gerekçesiyle 5.054.01.-TL yönünden davalının itirazının iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm davalı yanca temyiz edilmiştir. Davalı kefil bilirkişi raporuna yönelik itirazlarında ve temyizinde kefil olduğu kredi borcunun 8 taksidinin asıl borçlu tarafından ödendiğini belirterek mahkemece bu yönün araştırılmamış olmasının eksik incelemeye dayalı olduğunu savunmuştur....
Dava, itirazın iptali davası olup, dava konusu da para alacağına ilişkin olduğundan İcra İflas Kanunu m.50, HMK m. 10 ve TBK m.89 uyarınca borcun ödeme yeri olan mahkeme ve icra daireleri de yetkilidir. Dosyadan anlaşıldığına göre davalı alacaklının müseccel adresi takibin başlatıldığı İstanbul İcra Müdürlüğü yetki sınırları içindedir. Bu durumda takibin başlatıldığı icra dairesinin de yetkili olduğu ve HMK m.17 uyarınca yetki sözleşmesi geçersiz olduğu halde davalının icra dairesinin yetkisine itirazı reddedilerek davanın esastan görülüp sonuçlandırılması gerekirken, yetkili icra dairesinde başlatılan geçerli bir takip bulunmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 22/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ GEREKÇE: Dava, tüketilen enerji bedelini ödemediği iddiasıyla başlatılan ilamsız icra takibinde vaki yetkiye ve borca yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. ...33. İcra Dairesi'nden 2022/33125 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı borca ve yetkiye itiraz etmiş icra takibi durmuştur. İtirazın hükümden düşürülmesi için yasal süresi içerisinde bu dava açılmıştır. İtirazın iptali davaları, yapılan takibe itiraz üzerine duran takibin devam etmesini sağlamak amacıyla açılan davalardır. Yasal dayanağını 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK'nın) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. İcra takiplerinde yetki hususu, 2004 sayılı İİK’nın 50. maddesi yollaması ile usul kanunu hükümlerine göre yapılmaktadır. İİK’nın 50. maddesi; "(Değişik: 3/7/1940-3890/1 md.)...
Davacı taraf takip nedeniyle öncelikle yetki itirazında bulunmuş olup, mahkemece yetki itirazı kabul edilerek icra dosyasının davacı yönünden yetkili İstanbul Anadolu icra dairesine gönderilmesine , sair itiraz ve şikayetler hakkında bu aşamada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olup, takip dosyasının yetkili icra dairesine yasal süresi içerisinde gönderilmesi halinde yetkili icra dairesi tarafından borçluya gönderilecek ödeme emrine karşı borçlunun takibe yönelik itirazlarını ileri sürme hakkı mevcut olduğundan yetki itirazının kabulüne karar veren mahkeme tarafından borçlunun takibin iptaline yönelik itirazının bu aşamada incelenmesi mümkün olmadığından davacının takibin iptali gerektiği yönündeki istinaf talebi bu nedenle yerinde görülmemiştir....