DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçluları tarafından açılan şikayet yetkiye ve borca itiraz davasına ilişkindir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/463 KARAR NO : 2021/2561 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/12/2020 NUMARASI : 2020/62 ESAS, 2020/123 KARAR DAVA KONUSU : YETKİYE VE BORCA İTİRAZ - KAMBİYO ŞİKAYETİ KARAR : Tire İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/62 Esas, 2020/123 Karar sayılı dosyasında verilen yetki itirazının kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla, Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Tire İcra Müdürlüğünün 2020/853 Esas sayılı dosyasına dayanak senette vadenin bulunmadığını, senet ibraz edilmeden doğrudan takip açıldığını, bu durumda ancak takip tarihinden itibaren faiz talep edilebileceğini, bu nedenle talep edilen işlemiş faiz haksız olduğunu, faiz oranının da belirtilmediğini, işlemiş faize ve işlemiş ve işleyecek faiz oranına itiraz ettiklerini, davacı Bayındır’ın köyünde...
Dairemizce yapılan değerlendirmede ; Davalı tarafından Niğde İcra Müdürlüğü'nün 2020/5024 E. sayılı dosyası ile davacı aleyhine kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davacıya 15/10/2020 tarihinde tebliğ edildiği, iş bu davanın ise, 20/10/2020 tarihinde süresi içerisinde açıldığı, yetkiye, takip konusu senetteki imzaya, borca ve fer'ilerine itiraz edildiği anlaşılmıştır. Öncelikle yetki yönünden yapılan incelemede; Bonoya dayalı takipte İİK.'nın 50. maddesi göndermesi ile uygulanması gereken, HMK.'...
İcra Müdürlüğü’nün dosyasındaki borca kısmi itiraz ve yetki itirazında bulunma sebebinin davacı ile 6 adet pompa alım satımı hususunda anlaştıklarını paranın bir miktarının peşin olarak ödediğini kalan kısım olan ve kabul edilen 3.700,00TL civarında ödemeyi pompaların tesliminde ödemeyi kabul ettiğini, ilk icra emrindeki borcun kabul edilmesinin bu sebeple olduğunu, davacının satımı husunda anlaştıkları pompaları teslim etmediğini bu nedenle ikinci gönderilen icra takibinde borcun tamamına itiraz ettiğini, borca sebep mal teslimi ve satış yapılmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, bilirkişi raporunda davalının satış bedelini ödemediği, takibin satış bedelinden doğan bu borca ilişkin olduğu bildirildiğini, davalı borçlunun yetkisiz dairede yapılan takipte borca kısmen itiraz ettiği ve ödemeye ilişkin delil sunmadı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Davalı (borçlu) tarafından yapılan itiraz dilekçesinde; kısmi olarak borca, yetkiye, faize ve borcun tüm ferilerine itiraz ettikleri belirtilmişse de, itiraz dilekçesinde yetkili icra müdürlüğü gösterilmediği için yetki itirazının usulüne uygun olduğundan söz edilemeyecektir. Davanın Bakırköy 4.ATM'nde açıldığı; Mahkemenin 11/01/2019 Tarih 2018/1214 Esas 2019/31 Karar sayılı kararı ile; davalı borçlunun icra müdürlüğünün yetkisine yaptığı itirazın yetkili icra müdürlüğü bildirilmediğinden geçersizliği nedeniyle reddine, mahkemenin yetkisine yaptığı itirazın kabulü ile HMK 17. maddesi gereğince yetkisizliğine karar verildiği ve tarafların kanun yoluna başvurmamaları üzerine hükmün kesinleştiği; yetkisizlik kararının kesinleşmesi üzerine İstanbul 11.ATM'nin 2019/88 Esasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır....
İcra Müdürlüğünün yetkisiz olduğunu, ödeme emrine faize borca itiraz ettiklerini belirterek takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacılar vekilinin takibin durdurulması talepli olarak açtığı borca itiraz davasını kabul etmediklerini, davadaki iddiaların gerçek dışı olduğunu ve bu davanın konusu olmadığını, davacılar vekilinin zaten menfi tespit davası açtığını, bu sebeplerle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DOSYADA TOPLANAN DELİLLER : Sakarya 3. İcra Müdürlüğünün 2018/1094 esas sayılı dosyası....
Bu durumda; davacı şirket yönünden yetki itirazının reddine ilişkin verilen Mahkeme kararı yerinde olup; davacı/şirketin bu yöne ilişkin istinaf başvurusu yerinde görülmemiş ise de; Mahkemece davacı Havva T6nın yetki itirazının reddi ile sair borca ve takibe yönelik itirazları hakkında mevcut dosya kapsamında bildirilen deliller değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken, yetki itirazının kabul edilerek sair borca ve takibe yönelik itirazları hakkında yetkili icra müdürlüğünce karar verilmesine ilişkin kararı isabetsiz olduğu anlaşıldığından, davalının istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nun 353/1- a.6. maddesi gereğince kaldırılmasına ......
Mahkeme; dava dışı takip borçlusu Mevlüt Yel'in takip talebindeki adresinin Pendik/İstanbul olduğu, bu borçlu yönünden takibin eldeki itiraz başvurusu öncesi kesinleştiği, bu nedenle davacı borçlu yönünden de İstanbul Anadolu İcra Müdürlüklerinin yetkisinin kesinleştiği anlaşılmakla yetki itirazının reddine, alınan bilirkişi raporu ile takibe konu senette davacıya atfen atılan imzanın şirket yetkilisi Nedim Doğan'ın eli mahsulü olduğu tespit edildiğinden, imzaya itirazın reddine, davacının borca itirazını İİK 169/a maddesinde sayılan belgeler ile ispatlayamadığından ve talep edilen avans faiz oran ve miktarı yasal normlara uygun olduğundan borca itirazın reddine, davalının tazminat talebinin reddine karar vermiştir....
Mahkemece,yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, HMK'nın 17. maddesi uyarınca sadece tacirler veya kamu tüzel kişilerinin kendi aralarında yetki sözleşmesi yapabileceğine, davalı kefilin dava dışı borçlu şirketin ortağı ve yetkilisi olmasının TTK anlamında tacir olduğu anlamına gelmeyeceği, bu nedenle davalı kefil açısından yetki sözleşmesinin geçerli olmadığı ve gerçek kişi hakkında genel yetki kuralının geçerliliğini koruduğu, aynı zamanda sözleşmenin ifa yerinin de ... İcra Müdürlüklerinin yetki alanında bulunmaması sebebiyle davalının icra müdürlüğünün yetkisine olan itirazının haklı olduğu gerekçesiyle yetkisiz icra müdürlüğünde açılan takip nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
DAVA KONUSU : YETKİ İTİRAZI KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil aleyhine kambiyo senedine dayalı icra takibi başlatıldığını, ödeme emrine süresi içinde yetki itirazında bulunduklarını, müvekkilinin adresinin Karataş/Adana olduğunu, tebliğ yapılan adresinde Adana olduğunu, bonoda İstanbul İcra Dairelerinin yetkili olduğu belirtilmiş ise de HMK 17 hükmünün sadece tacirler yönünden geçerli olduğunu, müvekkilinin tacir olmadığı için yetki sözleşmesinin geçersiz olduğunu, yetkili icra dairesini Karataş İcra Dairesi olduğunu belirterek, davanın kabulüne, İstanbul İcra Müdürlüğünün yetkisizliğine, Karataş İcra Müdürlüğünün yetkili olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 09/01/2020 gün, 2019/967 E, 2020/19 K sayılı kararla "Yetki itirazının KABULÜNE, İstanbul 7....