Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra hakiminden yetki belgesi almadan doğrudan doğruya veya yetkisi olmayan icra müdürünün verdiği yetki belgesine dayanılarak dava açılması halinde dava hemen reddedilmeyip davacı tarafa icra hakiminden yetki belgesi almak üzere süre verilmelidir. İcra mahkemesinden alınan yetkiye dayalı olarak açılan davalarda kural olarak borçlu ortağın mülkiyet hakkının elbirliği mülkiyetine konu olması gerekir. Borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan davalarda birden fazla taşınmaz dava konusu edilmiş ise icra takibine konu borç miktarına göre dava tarihi itibariyle taşınmazlardan borçlu ortağın payına düşecek değerin tespit edilerek borca yetecek kadar (sayıda) taşınmazın ortaklığının giderilmesine karar verilmesi, fazlaya ilişkin istemin reddi gerekir. Bu şekilde açılacak davalarda borçlu ortak (paydaş) dahil tüm ortakların (paydaşların) davaya dahil edilmeleri zorunludur....

    Bu hale göre mirasçılık belgesinin verilmesi davalarında kesin yetki kuralı olmayıp tarafların yetki itirazı da olmadığına göre davanın açıldığı ilk mahkeme olan Gaziosmanpaşa 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülüp sonuçlandırılması gerekir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Gaziosmanpaşa 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 12.07.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Bu hale göre mirasçılık belgesinin verilmesi davalarında kesin yetki kuralı olmayıp tarafların yetki itirazı da olmadığına göre davanın açıldığı ilk mahkeme olan Gaziosmanpaşa 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Gaziosmanpaşa 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 07.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Bu hale göre mirasçılık belgesinin verilmesi davalarında kesin yetki kuralı olmayıp tarafların yetki itirazı da olmadığına göre davanın açıldığı ilk mahkeme olan İstanbul 16. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK'nın 21., 22. ve 23. maddeleri gereğince İstanbul 16. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 02.07.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: -KARAR- Dava, mirascılık belgesi istemine ilişkindir. İstanbul 16. Sulh Hukuk Mahkemesi, mirasçılık belgesi verilmesi talebinin çekişmesiz yargı işi olduğu, talepte bulunanın oturduğu yer mahkemesinin yetkili olduğunu, mernis adresine göre davacının Küçükçekmece adresinde oturduğundan Küçükçekmece Sulh Hukuk Mahkemesi yetkili olduğu gerekçesi ile yetkisizlik kararı vermiştir. Küçükçekmece 1.Sulh Hukuk Mahkemesi ise mirasçılık belgesi verilmesine ilişkin çekişmesiz yargı işinde yetki kuralının kesin yetki olmadığını, resen dikkate alınamayacağı, itirazında olmadığı belirtilerek İstanbul 10. Sulh Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğundan bahisle yetkisizlik kararı verilmiştir....

            Bu hale göre mirasçılık belgesinin verilmesi davalarında kesin yetki kuralı olmayıp tarafların yetki itirazı da olmadığına göre davanın açıldığı ilk mahkeme olan Silivri Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Silivri Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 14.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Bu hale göre, mirasçılık belgesi verilmesi davalarında kesin yetki söz konusu olmayıp davalıların yetki itirazı da olmadığına göre, davanın açıldığı ilk mahkeme olan ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 12/12/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                Bu sebeple Mahkemece yetki itirazlarının reddi ile işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yetkisizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve yasaya aykırı bulunan hükmün BOZULMASINA, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere ........2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  nın tacir olduğuna dair bir iddia söz konusu olmadığı gibi, alacaklı tarafından da adı geçenin tacir olduğuna ilişkin bir belge sunulmadığından anılan bonodaki yetki kaydı HMK'nun 17. maddesi uyarınca borçlu ... yönünden geçersizdir. Senedin tanzim yeri ve adı geçen borçlunun yerleşim yeri ... olmakla yetki itirazı yerindedir. O halde, mahkemece, bonoda avalist konumunda olan borçlu ...'nın yetki itirazının bu gerekçelerle kabulüne karar verilmesi gerekirken, ...'nın senet keşidecisi şirketin yetkilisi olmadığının kabul edildiği ve buna göre senedin tek borçlusunun ... olduğundan bahisle yetki anlaşmasının geçersiz kaldığı gerekçesi ile yetki itirazının kabulüne karar verilmesi isabetsiz ise de, sonuçta yetki itirazı kabul edildiğinden sonucu itibarı ile doğru olan mahkeme kararının onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'...

                    Bu itibarla, davalı vekilinin sadece HUMK.9. maddesine dayalı yetki itirazı isabetli değildir. Şu durumda; mahkemece, davanın yetkili yer mahkemesinde açıldığı gözetilerek, yetki itirazının reddi ile işin esasına girilmesi, taraf delilleri toplanarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yasa ve sözleşme hükümleriyle getirilen alternatif yetki kuralları ve bunların özelliği gözden kaçırılarak, yazılı gerekçelerle yetki itirazının kabulü ile yetkisizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş olup karar, bu nedenle bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ; Yukarıda açıklanan nedenle, davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davacı taraf yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 11.4.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu