Her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesi’nin gerekçesinde, borçlular tarafından sunulan yenileme dilekçesinde duruşma günü tebligatının usulsüz olduğuna yönelik bir iddia bulunmadığından süresi içerisinde yapılmayan usulsüz tebligat iddiasının istinaf aşamasında dinlenemeyeceği belirtilmiş ise de; İİK’nın 16. maddesinin, icra ve iflas dairelerinin işlemleri hakkında olduğu nazara alındığında, mahkemece yapılan tebligat işleminin usulsüz olduğuna yönelik iddia yönünden uygulama alanı olmadığının kabulü gerekir. O halde; borçluların duruşma günü tebliğ işleminin usulsüz olduğuna ilişkin iddialarının gerekirse zabıta araştırması yapılarak değerlendirilmesi ve iddianın doğru olması halinde usulüne uygun duruşma günü tebliğ edilerek yargılama yapılması maksadıyla kararın bozulması gerekmiştir. Öte yandan; borçluların 25.12.2018 tarihli icra mahkemesine başvuru dilekçesinde, borca ve imzaya itirazın yanısıra yetki itirazı ve bir kısım şikayet nedenlerinin de bulunduğu görülmektedir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/2574 KARAR NO : 2021/1967 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/09/2020 NUMARASI : 2020/192 ESAS, 2020/191 KARAR DAVA KONUSU : YETKİYE VE İMZAYA İTİRAZ KARAR : Akhisar İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/192 Esas, 2020/191 Karar sayılı dosyasında verilen yetki itirazının kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla, Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Akhisar İcra Müdürlüğünün 2020/2670 Esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine takip yapıldığını, takipte Kayseri İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu, dayanak çekteki imzanın da müvekkiline ait olmadığını beyanla, yetki itirazlarının kabulü ile takipte Kayseri İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğuna, imzaya itirazlarının kabulü ile takibin ve ödeme emrinin iptaline, müvekkili lehine tazminata karar verilmesini...
yi “... halen mevcut veya ileride açılacak özel ve resmi banka şubeleri nezdinde temsile, hesaplar açtırmaya, hesapları tasviye, hesaplarını bir bankadan diğer bir şubesine veya diğer bir bankaya nakle, nakil ile ilgili işlemleri takip ve sonuçlandırmaya, para yatırmaya, 1.000.000,00 YTL'ye kadar para almaya, bankalarda her türlü krediler açtırmaya veya açılmış kredilerden faydalanmaya, kredi artırma taleplerinde bulunmaya, tanzim ve imzalanması icap eden, istikraz, kredi sözleşmeleri, kefaletnameleri, taahhütnameleri ve eklerini tanzim ve imzaya, vadelerini tespit etmeye, borçlarını vadesinde veya vadesinden evvel veya sonra ödemeye, sözleşmelerde tadilatlar yapmaya, icabında feshe, yeniden akit yapmaya, tebliğ ve tebellüğe, teslim ve tesellüme, borç tecil ve imhal taleplerinde bulunmaya, ahzu kabza, sulh ve ibraya, 1.000.000,00 YTL'ye kadar kambiyo senetlerini tanzim ve imzaya, borçlarını ödemeye, 1.000.000,00 YTL'ye kadar her nevi kefalet ve senetleri tanzim ve imzaya, 1.000.000,00 YTL'ye...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/03/2020 NUMARASI : 2019/709 ESAS - 2020/157 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : Anayasanın 36.maddesinde; "herkes meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı merciileri önünde davacı ve davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir. Hiçbir mahkeme görev ve yetki içindeki davaya bakmaktan kaçınamaz" düzenlemesinin bulunmaktadır; Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6.maddesinde ise; " her şahıs gerek medeni hak ve vecibeleri ile ilgili nizalar, gerek ceza-i sahada kendisine karşı serdedilen bir isnadın esası hakkında karar verecek olan kanuni, müstakil ve tarafsız bir mahkeme tarafından davasının makul bir süre içerisinde hakkaniyete uygun ve aleni surette dinlenmesini istemek hakkına haizdir " hükmü mevcuttur. Hakkaniyete uygun yargılanma hakkı hem ceza yargılaması, hem de medeni hak ve yükümlülükleri karara bağlayan yargılamalar için geçerli bir haktır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; verilen kararın hukuka aykırı olduğunu, mahkemenin de yargılama sırasında 23/11/2018 tarihli beyan dilekçesi ve dilekçe ekinde bulunan vekaletnameden görüleceği üzere davacının İbrahim Sezgin ve Orhan Demirbağ'a senet ve belge imzalaması için yetki verdiğini, bu kişilerin de imza örneklerinin alınarak bilirkişi tarafından incelenmesini talep ettiklerini, ancak mahkemenin herhangi bir inceleme yapmadığını, davacı tarafın kötüniyetli hareket ederek kardeşine veya başka birilerine yetki vererek borçlandığını, sonradan da borçlarından kaçtığını söyleyerek kararın kaldırılmasını istemiştir....
Davacı vekili 22/02/0222 tarihli ön inceleme duruşmasındaki beyanında; davanın itirazi kayıtla ödeme yapıldığı için açıldığını, takip tarihi itibariyle talep edilen miktarda alacaklı olup olunmadığının tespiti ile itirazın iptali isteminde bulunduklarını beyan etmiştir. Davalı vekili de aynı celse de; öncelikle icra dairesinin yetkisine ve devamında mahkemenin yetkisine itirazlarının bulunduğunu, ancak buna rağmen icra takip dosyasına ödeme yapıldığını, yetki itirazı hakkında karar verildikten sonra Mahkemece hukuki yarar dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesini, cebri icra tehdidi altında itirazi kayıt olmaksızın ödeme yapıldığını beyan etmiştir. Antalya Banka Alacakları İcra Müdürlüğünün ...Esas sayılı takip dosyası dosyamız arasına alınmıştır. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, genel kredi sözleşmesine dayalı ödenmeyen kredi borcunun tahsili istemi ile yapılan ilamsız takipte borçlu tarafça yapılan yetki itirazından sonra açılan itirazın iptali istemine ilişkindir....
Davalı alacaklı vekili istinafa karşı cevap dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğunu beyan etmiş, istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Dava, bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte yetkiye, imzaya ve borca itiraza ilişkindir. Takibe konu bononun zorunlu unsurları barındırdığı itirazın süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmıştır. Takibin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığı ileri sürülmüş ise de, İİK'nın 50/1 maddesi atfıyla uygulanacak olan HMK'nın 19/2 maddesi uyarınca yetki itirazında bulunan tarafın yetkili mahkemeyi bildirmemesi halinde yetki itirazı dikkate alınmayacağından ve davacı tarafça yetkili icra dairesi bildirilmediğinden, mahkemece yetki itirazının reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun olup, buna ilişkin istinaf başvurusu yerinde değildir....
İlk derece mahkemesi tarafından; “…Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'nın 18/10/2021 tarihli raporunda; inceleme konusu yapılan senetteki imzalarda uygunluk ve benzerlik saptandığından söz konusu imzaların kuvvetle muhtemel Nuri Çöpçü'nün eli ürünü olduğu görüş ve kanaati ile rapor düzenlenmiştir. Davacının imzaya itiraz sonucunda yapılan incelemede senetteki imzaların davacıya ait çıkması üzerine davacının davasını ispat edemediği ve başkaca bir delil sunmadığı…” gerekçesi ile "Davanın REDDİNE" karar verilmiştir. Davacı borçlu vekili istinaf başvurusunda özetle; akrabaları ile husumetten kaynaklı senedin sahte olarak düzenlediğini, senetteki iki imzanın bile farklı olduğunu, senedin ödeme yeri unsurunun eksik olduğunu, borcu bulunmadığını, yetkili mahkemenin Sinop Mahkemesi olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Başvuru; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte imzaya itiraza ilişkindir....
Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından zaman aşımına uğramış bir adet senede dayalı olarak genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, örnek 7 ödeme emrinin borçlulara tebliği üzerine borçluların dayanak senet altındaki imzanın kendilerine ve müteveffa murislerine ait olmadığı iddiası ile imzaya ve borca itiraz ettikleri, alacaklının itiraza konu takipten daha evvel muris hakkında başlatılan takipte murisin imzaya ilişkin ikrarı bulunduğu bu nedenle mirasçıların takibe konu senetten bizzat sorumlu olduğu iddiası ve itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu,ilk derece mahkemesince muris hakkında başlatılan...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece"İmzaya itirazın KABULÜ ile takibin davacı borçlu yönünden DURDURULMASINA, -Yasal koşulları oluşmadığından davacı yanca talep edilen tazminatın REDDİNE , -Sair itiraz ve şikayetlerin imzaya itiraz kabul edilmekle bu aşamada karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmiştir....