Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2017/131E, 2017/80K sayılı dosyasında yetkisizlik kararı verildiğini ve yetkisizlik kararı üzerine takibe devam edildiğini, Kırıkhan İcra Müdürlüğü 2017/214 esas sayılı dosya ile yeni takip açıldığını, davanın davacının imzaya itiraz ile ilgili olarak açılmış olan imzaya itiraz davası olduğunu, Kırıkhan İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2017/8 Esas, 2018/40 Karar sayılı ilamında borçlunun borca ve imzaya itirazlarının reddine karar verildiğini, davacı tarafın karara karşı istinaf kanun yoluna başvurması sonucunda Adana Bölge Adliye Mahkemesi 10....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/01/2020 NUMARASI : 2018/369 ESAS 2020/59 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde özetle; alacaklıya borcu olmadığını, gönderilen ödeme emrindeki ana paraya, imzaya, faize, yetkiye ve tüm ferilerine itiraz ettiğini, T2 Şile İcra Müdürlüğünün 2018/4744 Esas sayılı takip dosyasının derdest ve rehinli takip olduğu halde uydurma ve sonradan doldurma senet adı altındaki evrak ile takibe girmesinin hukuka aykırı olduğunu, evraktaki imzanın kendisine ait olmadığını, yetkili icra dairesinin Gülşehir İcra Daireleri olduğunu, yetkiye itiraz ettiğini belirterek yetkiye, takibe, borca, senede, imzaya itirazlarının kabulü ile icra takibinin iptaline karar verilmesini...

İlk derece mahkemesinin itirazlar üzerine verdiği 22.06.2022 tarihli ek kararı ile: ''... talebin, çeke dayalı olarak verilen ihtiyati haciz kararına itiraz istemine ilişkin olduğu, ihtiyati hacze itiraz eden borçlular vekilleri tarafından her ne kadar ihtiyati hacze yetki yönünden itiraz edilmiş ise de; ihtiyati hacze dayanak çekin ibraz edildiği ve ödeme yasağı bulunduğundan işlem yapılamadığı, götürülecek borca dönüşen istem bakımından alacaklının kendi yerleşim yeri itibariyle yetkili olan Mahkememizden talepte bulunduğu anlaşılmakla, ihtiyati haciz kararına yapılan yetki itirazlarının iş bu gerekçelerle yerinde olmadığı; ihtiyati haciz kararının infazında aşkın haciz uygulandığı iddiası bakımından Mahkememizce değerlendirme yapılamayacağı; İcra Mahkemesindeki yetkiye, borca, imzaya itiraz davasının da ihtiyati haczin şartları bakımından irdelenebilecek bir husus olmadığı ...'' gerekçesiyle ihtiyati hacze itirazların reddine karar vermiştir....

    Ayrıca İİK'nun 50/1. maddesine göre, para ve teminat borçlarına ilişkin icra takiplerinde yetkili icra dairesi HMK'nun yetkiye dair hükümleri kıyas yoluyla uygulanmak suretiyle belirlenir. Açıkça itiraz ve şikayetten vazgeçilmeksizin, borcun cebri icra tehdidi altında ödenmesi itiraz ve şikayeti konusuz kılmaz. Her dava ve şikayet, davanın açıldığı (şikayetin yapıldığı) andaki şartlara göre değerlendirilir....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/07/2020 NUMARASI : 2019/421 ESAS, 2020/361 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; takibe konu çekle ilgili İstanbul İcra Dairelerinin yetkisiz olduğunu, Bursa İcra Dairelerinin yetkili olduğunu, ayrıca çekteki keşideci imzasının müvekkili şirket yetkilisinin eli ürünü olmadığını söyleyerek yetkiye ve imzaya yönelik itirazının kabulünü istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; "Talep, kambiyo alacaklarına özgü haciz yoluyla başlatılan takipte yetkiye ve imza itirazına ilişkindir....

    DAVA KONUSU : YETKİ VE İMZAYA İTİRAZ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı- borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Anadolu 6. İcra Müdürlüğünün 2021/2170 E. Sayılı dosyasında davalı-alacaklı tarafından müvekkil şirket hakkında kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapıldığını, müvekkil adresi Gebze/Kocaeli olup, takipte Gebze İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu, düzenlenen ödeme emrinde takibin yapıldığı icra dairesinin İban ve banka hesap bilgilerinin bulunmadığını, takibe dayanak senetteki imzanın da müvekkil şirket yetkilisine ait olmadığını beyanla, itirazları da gözetilerek takibin iptaline, davalının tazminat ve para cezasına mahkum edilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 29/06/2021 gün 2021/97 E. 2021/395 K.sayılı kararla; "1- Davacının imzaya ilişkin itirazının KABULÜNE, İstanbul Anadolu 6....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/12/2020 NUMARASI : 2020/647 ESAS 2020/614 KARAR DAVA KONUSU : Yetkiye, İmzaya ve Borca İtiraz - Şikayet KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacılar vekili 16/12/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında Bursa 8....

    , davalının imzaya itirazı mevcut ise de gerek sözleşmedeki gerekse de ödeme planındaki imzaların davalıya ait olduğunun açık olduğunu, gerekli görülmesi halinde davalının imza örnekleri toplanarak yapılacak imza incelemesi ile imzaya itirazın da yersiz olduğunun anlaşılacağını, davalının yetkiye itirazı mevcut ise de bu itirazın da takibe konu ticari kredi sözleşmelerinde yer alan yetki şartları gereğince yersiz ve kötü niyetli olduğunu, dava dışı asıl borçlu şirket kanuni ikametgahı İzmir olan bir şirket olup davalı şirket ortağının da şirket faaliyetlerini şirket gibi İzmir'de yürüttüğünü, davalı ile imzalanan kredi sözleşmesinde uyuşmazlıkların İzmir Mahkemelerinde halli hususunda yetki şartının da mevcut olduğunu, kefiller yönünden de yetki sözleşmesinin geçerli olduğunu, icra takibinin yetkili icra dairesinde açıldığını, yetki itirazının haksız ve kötü niyetli olup yasal dayanağının olmadığını, yetki meselesinin ön inceleme aşamasında ön sorun olarak ele alınması ve mahkemenin yetkili...

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/03/2022 NUMARASI : 2021/82 ESAS - 2022/485 KARAR DAVA KONUSU : İMZAYA İTİRAZ KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı taraf vekilleri tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Ankara 15. İcra müdürlüğünün 2020/3548 Esas sayılı dosyasında müvekkili hakkında icra takibi yapıldığını, yetki itirazında bulunarak Afyon/Sandıklı icra dairelerinin yetkili olduğunu, müvekkilinin alacaklıya borcunun bulunmadığını, takibe konu senetteki imzaya itiraz ettiklerini belirterek takibin durdurulması ile müvekkili lehine tazminata karar verilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; yetki itirazının yerinde olmadığını, davacı iddialarını kabul etmediklerini belirterek davanın reddi ile tazminat ve para cezasına karar verilmesini talep etmiştir....

      Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda ve istinaf sebepleri ile bağlı olarak yapılan inceleme sonucunda; mahkemesince her ne kadar imzaya itiraz doğrultusunda inceleme yapılarak İİK.nun 170/3 maddesi gereğince takibin durdurulmasına karar verilmiş ise de; takip dayanağı bonoda tanzim yerinin bulunmaması sebebiyle kambiyo vasfında bulunmadığı, süresinde itiraz edilmesi halinde senet metninden anlaşılan bu durumun resen gözetilmesi gerektiği ve İİK.nun 170/a maddesi gereğince başkaca bir husus araştırılmaksızın takibin iptali ile maddede öngörülmediğinden davalı aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken mahkemenin yanılgılı değerlendirme ile bu hususu gözden kaçırarak imzaya itiraz yönünden takibin durdurulmasına karar verdiği görülüş ise de; davacı tarafından bu husus istinafa getirilmediğinden ve bu durum davalı lehine kazanılmış hak teşkil ettiğinden davalı aleyhine bir durum yaratılması mümkün görülmemiş ve bu sebeple her iki yanın...

      UYAP Entegrasyonu