İcra İflas Kanununun 269/c maddesine göre borçlu akdi reddetmeyip kiranın ödendiğini veya sair bir sebeple istenemeyeceğini bildirerek itiraz etmiş ise, itiraz sebeplerini açıkça bildirmek ve ödeme konusundaki itirazını noterlikçe re'sen tanzim veya imzası tasdik edilmiş veya alacaklı tarafından ikrar olunmuş bir belge ile ispat etmeye mecburdur. Somut olayda; davalı borçlu süresinde verdiği itiraz dilekçesinde; kira ilişkisindeki imzaya, kira sözleşmesine ve kira miktarına itiraz etmemiş, takibe, borca, işlemiş ve işleyecek faize itiraz etmiştir. Borçlunun kira sözleşmesine ve kira miktarına açıkça karşı çıkmaması karşısında İİK.nun 269/2. maddesi gereğince kira ilişkisinin ve kira miktarının kesinleştiğinin kabulü gerekir. Bu durumda davalı borçlu, borçlu olmadığı savunmasını İİK’nun 269/c maddesindeki belgelerle kanıtlamalıdır....
İcra Müdürlüğü'nün 2020/11826 esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak davalı tarafından söz konusu takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiğini, davalı borçlunun borca itiraz dilekçesinde taraflar arasındaki kira sözleşmesine herhangi bir itirazda bulunulmadığını ve haksız ve kötüniyetle borca itiraz ettiğini, borcu ödediğine dair hiçbir belge sunulmadığını, açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile haksız ve kötü niyetli itirazın kaldırılması ile takibin aynı koşullar ile devamına, borçlu aleyhine %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
borçlu tarafından, borca itiraz edildiğinden takibin durdurulduğunu, borçlunun kira sözleşmesine ve imzasına itiraz etmediğini, borcu ödediğine ilişkin bir belge de sunmadığını belirterek, davalı borçlunun itirazının kaldırılarak, takibin devamına ve mecurun tahliyesine karar verilmesini istemiştir....
Davalı borçluya ödeme emri 18/02/2021 tarihinde tebliğ edilmiş, 25/02/2021 tarihinde ve yasal sürede takibe yapılan itirazda davalı borçlu borcu olmadığını, iddia edilen miktarların PTT aracılığı ile ödendiğini, borca, işlemiş faiz, faiz oranı ve takip ferilerine itiraz ettiğini bildirmiştir. Yapılan yargılamada davalı aylık kiranın 300,00 TL olduğunu ve hepsini PTT aracılığı ile ödendiğini, taraflar arasında yazılı kira akdi bulunduğunu bildirerek dosyaya 15/04/2019 başlangıç tarihli yazılı kira akdi sureti sunmuştur. Davalının dayandığı 15/04/2019 başlangıç tarihli kira akdinde aylık kira 300,00 TL olarak kararlaştırılmış, kira artışına ilişkin bir hükme yer verilmemiştir. Söz konusu sözleşmede kiracı davalı olup kiraya veren olarak T1 adı yazılmış ve sözleşme T1 adına babası Enver Sert tarafından imzalanmıştır. Yine itiraz dilekçesi ve cevap dilekçesi ekinde aylık 300,00 TL 'den Enver Sert'e kira ödemesi açıklaması ile yapılan PTT ödemelerine ilişkin belgeler ibraz edilmiştir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Asıl ve birleşen davalar, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takipte itirazın kaldırılması istemine ilişkindir. İstanbul 10. İcra Müdürlüğünün 2020/1832 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı davacı tarafından borçlu davalı T1 aleyhine 901.997,26 TL alacağın paraya çevrilmesi amacıyla başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takip olduğu, ödeme emrinin davalı borçluya 26/09/2020 tarihinde tebliğ edildiği, 01/10/2020 tarihinde açıkça borca ve faize itiraz edildiği, ipotekli taşınmazın T3 satışı nedeniyle adı geçen şirkete 17/12/2020 tarihinde ödeme emri tebliğ edildiği, 25/12/2020 tarihinde borca ve faize itiraz edildiği, itirazların davacı alacaklıya tebliğ edilmediği, asıl ve birleşen davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/2817 KARAR NO : 2023/1885 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MENDERES İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/10/2022 NUMARASI : 2022/54 ESAS, 2022/173 KARAR DAVA KONUSU : İTİRAZIN KALDIRILMASI VE TAHLİYE KARAR : Menderes İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/54 Esas, 2022/173 Karar sayılı dosyasında verilen davanın kısmen kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalının 06/03/2017 başlangıç tarihli yazılı kira sözleşmesi gereğince müvekkiline ait dükkanı aylık 1.800,00 TL bedelle kiraladığını, 06/03/2019 tarihinden itibaren kira ödemelerini hem geç, hem de kira sözleşmesinde yazılı olan yıllık Tüfe-Üfe ortalaması oranlarına uymadan kendi kafasına göre artırarak, eksik şekilde ödediğini, eksik ve geç ödenen kiralar...
Mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde, borçlunun itirazında icra müdürlüğünün yetkisine de itiraz ettiği dikkate alındığında, öncelikle incelenmesi gereken yetki itirazının kaldırılması talebi hakkında inceleme yapılmadan ve bu konuda karar verilmeden, doğrudan borca itirazın kaldırılması istemi incelenerek karar verilmesi isabetsizdir. O halde mahkemece yapılacak iş, alacaklının, yetki itirazının kaldırılması talebi hakkında karar verilerek şayet borçlunun yetki itirazı yerinde ise alacaklının isteminin reddine; aksi halde yetki itirazı kaldırıldıktan sonra borca itirazın incelenmesine geçilerek oluşacak sonuca göre karar vermekten ibarettir. Öte yandan, inceleme konusu uyuşmazlık, İİK'nun 68/a maddesi gereğince itirazın kaldırılması olduğuna göre, itirazın iptali olarak nitelendirilip hüküm kurulması da yerinde değildir....
2017/1315 Esas sayılı dosyadan takibe geçildiğini, davalının toplam borca, faize ve faiz oranına haksız olarak itiraz ettiğini belirterek; itirazın iptaline, takibin devamına, %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Takip konusu bononun incelenmesinde düzenleme yerinin İstanbul olduğu, düzenleme yeri İstanbul olması nedeni ile İstanbul icra müdürlüklerinin takipte yetkili olduğu bu nedenle yetki itirazının kabulüne karar verilmesinin yerinde olmadığı davacının borca itirazını haklı kılacak İİK 169.maddesi kapsamında delil sunmadığı, talep edilen faiz oranı ve miktarının yasal olduğu anlaşılmakla istinaf talebinin kabulüne ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına yetki itirazı ve borca itiraz yerinde olmadığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davalının istinaf talebinin KABULÜ ile İstanbul 9....
. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle davalıya verilen 15.000 YTL’lik kesin teminat mektubunun haksız ve mesnetsiz şekilde paraya çevrildiğini, teminat mektubu bedeli ve yasal faizinin tahsili için giriştikleri icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini iddia ederek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap ve karşılık dava dilekçesinde, mahkemenin yetkisine itiraz ederek davanın reddi ile bakiye alacakları 3.643.500.000 TL’ nin işleyen faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir. Mahkemece (borçlu hem yetkiye hem de esasa itiraz etmiş ise, alacaklı yalnız yetki itirazının iptali için mahkemede dava açamaz. Çünkü, yetki itirazını incelemek görevi yalnız tetkik merciine aittir....