İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/09/2022 NUMARASI : 2022/634 ESAS - 2022/979 KARAR DAVA KONUSU : YETKİ VE BORCA İTİRAZ KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davalı alacaklı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Ankara 6. İcra müdürlüğünün 2022/6160 Esas sayılı dosyasında yapılan icra takibinde Diyarbakır icra daireleri yetkili olduğundan yetki itirazında bulunduklarını, müvekkilinin borçluya herhangi bir borcunun bulunmadığını, toplam 16 senet olmasına rağmen 13 senedin onaylı örneğinin dosyaya sunulduğunu, ancak üç tane senedin aslı veya onaylı örneğinin takip talebine ve ödeme emrine eklenmediğini belirterek yetkiye ve borca itirazın kabulü ile ödeme emrinin iptaline, takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Borçlu, icra dairesinin yetki itirazını ödeme emrine itiraz süresi içinde icra dairesine bildirmek zorundadır. İİK nın 50/2.maddesi gereğince yetki itirazı esas hakkındaki itiraz ile birlikte yapılmalıdır. Davalı (borçlu), süresi içerisinde ödeme emrine itiraz ederken, icra dairesinin yetkisine itirazını bildirmemiş ise; icra dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılır. Yargıtay'ın yerleşik uygulamasına göre de, borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmesi halinde, mahkemenin önce icra dairesinin yetkili olup olmadığını incelemesi, icra dairesinin yetkili olmadığını tespit etmesi halinde, borcun esasına ilişkin itirazın incelemesine geçilmeksizin takibin yetkili icra dairesinde yapılmadığı ve geçerli bir icra takibi bulunmadığı gözetilerek itirazın iptali davasının da HMK'nın 114/2. ve 115/2. maddeleri uyarınca usulden reddine karar vermesi gerekmektedir....
Borçlu, icra dairesinin yetki itirazını ödeme emrine itiraz süresi içinde icra dairesine bildirmek zorundadır. İİK nın 50/2.maddesi gereğince yetki itirazı esas hakkındaki itiraz ile birlikte yapılmalıdır. Davalı (borçlu), süresi içerisinde ödeme emrine itiraz ederken, icra dairesinin yetkisine itirazını bildirmemiş ise; icra dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılır. Yargıtay'ın yerleşik uygulamasına göre de, borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmesi halinde, mahkemenin önce icra dairesinin yetkili olup olmadığını incelemesi, icra dairesinin yetkili olmadığını tespit etmesi halinde, borcun esasına ilişkin itirazın incelemesine geçilmeksizin takibin yetkili icra dairesinde yapılmadığı ve geçerli bir icra takibi bulunmadığı gözetilerek itirazın iptali davasının da HMK'nın 114/2. ve 115/2. maddeleri uyarınca usulden reddine karar vermesi gerekmektedir....
Yol Mevkii Aynalı İş Hanı Kat.4 No. 8 Bingöl" olduğu, bu sebeple yanlış adrese gönderilen ödeme emriyle kesinleştirilen icra takibinin usul ve yasaya aykırı olduğu, davacının usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 24/07/2019 tarihi olarak düzeltilmesine, yetki itirazı yönünden ise borçlunun adresinin Bingöl'de olduğu, davacının yetki itirazı ve seçme hakkı göz önünde bulundurularak HMK'nın 9. maddesi uyarınca davacının adresi ve İİK'nın 50.maddesi yollaması ile HMK'nın 6 ve 10.maddeleri uyarınca, takipte Bingöl İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğu gerekçesiyle, davacının diğer itirazları incelenmeksizin, yetki itirazının kabulü ile İstanbul İcra Dairelerinin yetkisizliğine, kararın kesinleşmesi ve talep halinde, takip dosyasının yetkili Bingöl İcra Müdürlüğüne gönderilmesine karar vermiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklılar vekili tarafından davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmediğinden takibin kesinleşmesi üzerine davacı alacaklılar vekili icra mahkemesine başvurarak tahliye isteminde bulunmuştur. Davacının dayandığı ... 3. İcra Müdürlüğünün 2012/4678 esas sayılı icra takip dosyasında, davalı borçluya gönderilen örnek 13 ödeme emrinde yasal otuz günlük ödeme süresi ile yedi günlük itiraz sürelerinin metin kısmında yazılmadığı, matbu olarak düzenlenen ödeme emrinde A ve B harfli dipnotta yasa maddelerinin açıklamalarının yazılı olduğu görülmüştür....
nin yurtiçi konteynır taşıma işini üstlendiğini, davacı ve davalı şirket arasında yazılı sözleşme bulunmadığını, fiyat tablosu konusunda anlaştıklarını, yaptıkları taşıma hizmeti karşılığında kestikleri faturayı davalıya tebliğ ettiklerini, ancak davalının süresinde itiraz etmediğini, faturaları iade etmediğini, ayıplı ifa iddiası da ileri sürmediklerini, bu nedenle fatura bedelini ödemesi gerektiğini, ihtara rağmen ödeme yapılmaması üzerine icra takibi başlattıklarını, ödeme emri 21/11/2011 tarihinde tebliğ edilmesine karşın davalı tarafın 23/11/2011 tarihinde 37.517,59 TL ve 25/04/2012 tarihinde 10.000 TL ödeme yaptığını, aynı zamanda 24/11/2011 havale tarihli dilekçe ile de yetkiye ve borca itiraz edildiğini, yetki itirazının kabulü ile dosyanın gönderildiği ......
Aksinin kabulü borçlu kiracının (kira borcu bakımından) ödeme emrine itiraz etmemiş olması ile itiraz etmiş olması arasında hiçbir fark bulunmadığına müncer olmaktadır ki, bu husus iki ihtimali ayrı ayrı düzenlemiş olan kanunun sistemine (İİK m. 269/a ve 269/c) aykırı düşer (Kuru, s. 835)." Davalı kiracının ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük itiraz süresi içinde takibe itiraz etmemesi ve dahi davalı kiracı tarafından gecikmiş itiraz yoluna da gidilmemesi nedeni ile takip konusu borç kesinleşmiş olduğundan, artık 30 günlük yasal süre içeresinde ödeme yapılması zorunludur....
T4 Yetkilisinin 22/06/2018 tarihinde takibe ve borca itirazlarını içerir dilekçe sunduğu, itiraz dilekçesinde borçlu Brota Firması ile herhangi bir taşıma veya aracılık sözleşmesinin bulunmadığını, hiçbir şekilde temsil yetkilerinin olmadığını, borçlu ve alacaklı firma ile hiçbir hukuki bağlarının bulunmadığını, borçlu firmanın ticari olarak temsil ve ilzama yetki ve görevinin olmadığını belirterek takibe ve borca itiraz ettiği, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği, takibin devamına yönelik talebin 28/06/2019 tarihinde reddedildiği görülmüştür....
Diğer taraftan, 6183 sayılı Kanunun “Ödeme emri” başlıklı 55. maddesinin ilk fıkrasında; kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; “Ödeme emrine itiraz” başlığını taşıyan 58. maddesinin birinci fıkrasında; kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde itirazda bulunabileceği belirtilmiş olup, “menfi tespit” niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması zorunlu olduğu gibi, kendisine ödeme emri gönderilen borçlunun itirazları da üç nedenle sınırlandırılmıştır....
İİK’nun 168/....maddesi ile borca ve ödeme emrine itiraz için sebepleri ile birlikte beş gün içinde icra mahkemesine başvurulacağı şeklinde düzenleme yapılmıştır. Somut olayda alacaklının başlattığı takipte ödeme emri borçluya ....01.2016 tarihinde tebliğ edilmiş, İİK'nun 168/....maddesinde belirtilen yasal beş günlük sürenin son günü tatile rastladığından ....01.2016 tarihinde icra mahkemesine itiraz edilmiş olmakla itiraz yasal beş günlük sürede olup mahkemece şikayetin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, istemin süre aşımı nedeniyle reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren ... gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, ........2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....