WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava kaçak elektrik kullanımına dayalı takipte ödeme emrine yapılan itirazın iptali davasıdır.İtirazın iptali davası İcra İflas Kanunun 67. Maddesinde “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir....

    İcra Müdürlüğü’nün 2014/1710 esasına kayden davacı aleyhine başlatılan takipte davalının borca ve icra dairesinin yetkisine itiraz ettiğinin, takip konusu alacak para alacağı olduğundan alacaklının ikametgâhı mahkemesinin yetkili olduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına ve davalı aleyhine icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, icra dairesindeki takiple ilgili yetki itirazlarında ... İcra Dairelerinin yetkili olduğunu beyan ettiklerini, esasa ilişkin olarak, davalının kayıtlarında davacının herhangi bir hak ve alacağına rastlanılmadığını, davacı tarafın gönderdiği faturanın süresinde davacıya iade edildiğinden bahisle davanın reddini talep etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmeyerek takibin kesinleşmesi üzerine davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak tahliye isteminde bulunmuştur. Davacının dayandığı ... İcra Müdürlüğünün 2010/7138 esas sayılı icra takip dosyasında, davalı borçluya gönderilen örnek 13 ödeme emrinde 30/7 günlük ödeme ve itiraz sürelerinin metin kısmında yazılmadığı, matbu olarak düzenlenen ödeme emrinde A ve B harfli dipnotta yazılı olduğu görülmüştür....

        Mahkemece; davanın kabulü ile, 24.163,00 TL'nin ödeme tarihi olan 15.12.2009 tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan istirdatına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dairemizin; 18.06.2014 tarih, 2014/1754 E.; 2014/9858 K. sayılı ilamıyla; bilirkişi raporları arasındaki çelişki giderilmeden hüküm kurulduğu ve davacının (borçlunun) ödeme emrine itiraz itiraz dilekçesindeki kısmi kabul beyanının bağlayıcı olduğu nazara alınmadan karar verildiği gerekçeleriyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir....

          Aksinin kabulü borçlu kiracının (kira borcu bakımından) ödeme emrine itiraz etmemiş olması ile itiraz etmiş olması arasında hiçbir fark bulunmadığına müncer olmaktadır ki, bu husus iki ihtimali ayrı ayrı düzenlemiş olan kanunun sistemine (İİK m. 269/a ve 269/c) aykırı düşer (Kuru, s. 835)." Davalı kiracının ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük itiraz süresi içinde takibe itiraz etmemesi ve dahi davalı kiracı tarafından gecikmiş itiraz yoluna da gidilmemesi nedeni ile takip konusu borç kesinleşmiş olduğundan, ödeme emri tebliğinden itibaren artık 30 günlük yasal süre içerisinde ödeme yapılması zorunludur. Bu bağlamda kira alacağına ilişkin takipten önce yada 30 günlük ödeme süresinden sonra ödeme yapılıp yapılmadığının bir önemi bulunmamaktadır....

          Para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde, 2. Parça borçları, sözleşmenin kurulduğu sırada borç konusunun bulunduğu yerde, 3. Bunların dışındaki bütün borçlar, doğumları sırasında borçlunun yerleşim yerinde, ifa edilir." düzenlemesine yer verilmiştir. Takip talebinde güvenlik hizmet bedeli talep edilmektedir. Uyuşmazlık konusu para alacağına ilişkin olduğundan davacı alacaklının yerleşim yeri adresine göre icra dairesinin yetkili olduğu anlaşılmakla yetki itirazının yerinde olmadığı kabul edilerek bu itiraza itibar edilmemiştir. Takibe itiraz edilirken açıkça yetki sözleşmesine dayanılmadığından ve yetki itirazı genel yetki kurallarına göre yapılmış olduğundan mahkememizce resen dava sırasında sunulan yetki sözleşmesine istinaden icra takibine yapılan itiraz değerlendirilemeyeceğinden yetki itirazı genel ve özel yetki kuralları kapsamında değerlendirilmiştir. Takibe konu alacağın dayanağı dosyaya sunulmuş olan 02/03/2020 tarihli Güvenlik Hizmet Sözleşmesidir....

            Para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde, 2. Parça borçları, sözleşmenin kurulduğu sırada borç konusunun bulunduğu yerde, 3. Bunların dışındaki bütün borçlar, doğumları sırasında borçlunun yerleşim yerinde, ifa edilir." düzenlemesine yer verilmiştir. Takip talebinde güvenlik hizmet bedeli talep edilmektedir. Uyuşmazlık konusu para alacağına ilişkin olduğundan davacı alacaklının yerleşim yeri adresine göre icra dairesinin yetkili olduğu anlaşılmakla yetki itirazının yerinde olmadığı kabul edilerek bu itiraza itibar edilmemiştir. Takibe itiraz edilirken açıkça yetki sözleşmesine dayanılmadığından ve yetki itirazı genel yetki kurallarına göre yapılmış olduğundan mahkememizce resen dava sırasında sunulan yetki sözleşmesine istinaden icra takibine yapılan itiraz değerlendirilemeyeceğinden yetki itirazı genel ve özel yetki kuralları kapsamında değerlendirilmiştir. Takibe konu alacağın dayanağı dosyaya sunulmuş olan 02/03/2020 tarihli Güvenlik Hizmet Sözleşmesidir....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu; Kambiyo senetlerine özgü takip de takip borçlusu tarafından açılan yetkiye ve borca itiraz davasına ilişkindir. Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; icra dairesinin yetkisine, borca faize, faiz oranına itiraz ettiği ve ihtiyati haciz vekalet ücretinin örnek 10 ödeme emrinde tahsilinin talep edilemeyeceğini belirterek, ödeme emri ile takibin iptalini talep ettiği, mahkemece takip dayanağı bonoda açıkça düzenleme yeri olarak ''Konya'' yazdığından Konya icra dairelerinin de yetkili olduğu, borçlunun iddialarını İİK'nun 169/a maddesinde öngörülen bir belgeyle kanıtlayamadığı gerekçesiyle "Davacının yetki itirazının reddine, Davacının borca ve ödeme emrine itirazının reddine" karar verildiği görülmektedir....

              Dairemizce yapılan değerlendirmede; Davanın usulsüz tebligat şikayeti, yetki, zamanaşımı, husumet ve imzaya itiraz olarak açıldığı, mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin yapılan tebligatın Tebligat Kanunu'nun 20. maddesine göre usulsüz olduğundan bahisle kabulüne karar verildiği, bu talep yönünden verilen kararda usul ve yasaya aykırı yön bulunmadığından yetki itirazının süresinde ileri sürüldüğünün kabulü gerektiği, yasa gereğince öncelikle yetki itirazı yönünden inceleme yapıldığında; Bonoya dayalı takipte İİK.'nın 50. maddesi göndermesi ile uygulanması gereken, HMK.'nın 6. maddesi dikkate alındığında; takibin borçlunun ikametgahının bulunduğu genel yetkili icra dairesinde, bonoda öngörülen ödeme yerinde, ödeme yeri gösterilmeyen bonoda tanzim yerinin ödeme yeri olduğunun kabulü gerektiği ve bu yerdeki icra dairesinde takibin yapılabileceği düzenlenmiştir....

              Davalı T7 T7 T5 T8 yetkilisi itiraz dilekçesinde "borca sebep olarak gösterilen işlemlerle firmamızın bir alakası yoktur" şeklinde yazılmıştır. Burada borçlunun dilekçesinden genel olarak “borca itiraz iradesi” çıktığından, bu geçerli bir itiraz olarak kabul edilmelidir. Davalı borçlu T3 vekili 26/01/2019 tarihide Uyaptan gönderdiği dilekçeyle borca, ödeme emrine, yetkiye, faiz oranına ve işlemiş faize itiraz etmiştir. Davalı şirkete ödeme emrinin ödeme emri 22/01/2018 tarihinde tebliğ edildiği göz önüne alındığında borçlu şirket vekilinin itiraz dilekçesi süresindedir. İlk derece mahkemesince davacının takibin durdurulmasına ilişkin işlemin iptaline ilişkin şikayetin reddine karar verilmesi isabetlidir. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 2015/18489- 25475 E.K. sayılı ilamında da açıkça belirtildiği üzere; HMK'nun dava şartlarını düzenleyen 114. maddesinin (h) bendinde, davacının dava açmakla hukuki yararının olması gerektiği belirtilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu