WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Hukuk Mahkemesi ise, yetki itirazında bulunulup itirazın kaldırılması için dava açılan dosyanın Saimbeyli İcra Müdürlüğünün icra dosyası olduğunu belirterek, İcra Müdürlüğünün yetkisi ile ilgili karar verme yetkisinin bağlı bulunduğu İcra Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik yönünde karar vermiştir. İcra İflas Kanununun 4.maddesi uyarınca icra dairelerinin işlemlerine yönelik şikayet ve itirazları bu dairenin bağlı bulunduğu İcra Mahkemesi incelemekle yetkilidir. Bu yetki kuralı kamu düzenine yönelik olup, kesin niteliktedir. Somut olayda, Saimbeyli İcra Müdürlüğünde başlatılan ilamsız icra takibine karşı borçlu, İcra Dairesinde borca ve İcra Dairesinin yetkisine itiraz etmiştir. Alacaklı Saimbeyli İcra Mahkemesinden yetki ve borca yapılan itirazın kaldırılması istemiştir....

    Siverek İcra Hukuk Mahkemesince, kıymet takdirine itiraza ilişkin şikayetini inceleme yetkisi, haciz kararını veren esas icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine ait olup, anılan yetki, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğinde olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Diyarbakır 1. İcra Hukuk Mahkemesince ise, davacının talebinin taşınmazın haciz işlemlerine karşı şikayet olmayıp, mahcuz taşınmazla ilgili Siverek İcra Müdürlüğünün 2022/102 Talimat dosyasından yapılan keşif neticesi düzenlenen kıymet taktiri raporuna karşı şikayet talebinde bulunduğu, bu nedenle kıymet takdiri talimat yoluyla, Siverek İcra Müdürlüğünce yapıldığından kıymet takdirine ilişkin itirazları inceleme yetkisinin de Siverek İcra Mahkemesine ait olacağı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir....

      Hukuk Dairesi'nin 21/06/2021 tarih, 2021/2758 Esas ve 2021/9098 karar sayılı ilamı ile; İİK'nın 4. maddesi gereğince, takip hangi icra dairesinde başlamış ise, bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer İcra Müdürlüğü'nün bağlı bulunduğu İcra Mahkemesinde çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. Yasal koşulların oluşması halinde İİK'nın 79 ve 360. maddeleri, bu husustaki yetki ile ilgili istisnalardır. İİK'nın 79. maddesi gereğince, haczolunacak malların başka bir yerde bulunması halinde icra dairesi, malların bulunduğu yer icra dairesine talimat yazarak haczin yapılmasını ister. Bu halde, hacizle ilgili şikayetler, kendisine talimat yazılan icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesince çözümlenir. Anılan husus, kesin yetki kuralı olup, mahkemece re'sen uygulanmalıdır....

      Davalı, davacı avukata yalnızca kadastro tespitine itiraz ve tescil davası açmak için yetki verdiğini, diğer davaların açılması için yetki vermediğini, davacının ortaklığın giderimesi davasına konu olan taşınmazdan haricen hisse satın alarak çekişmenin tarafı haline geldiğini, hak arama kapsamında şikayette bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının davacıyı haksız şikayet ettiği kabul edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

        Takip dosyasının incelenmesinde; borçluya 19/11/2015 tarihinde örnek 10 nolu ödeme emrinin tebliğ edildiği, borçlunun 23/11/2015 tarihinde yasal sürede icra mahkemesine başvurarak kambiyo şikayeti ile birlikte borca (ve icra dairesinin yetkisine) itiraz ettiği, yine borçlunun, -arasında fiili haciz işlemi uygulanan aracının da bulunduğu adına kayıtlı tüm araçların üzerindeki haciz ve yakalama şerhinin kaldırılması amacıyla- bakiye miktarı itiraz tarihinden sonra 29/12/2015 günü ödediği ve dosyanın aynı tarihte infazen işlemden kaldırıldığı görülmektedir. Açıkça itiraz ve şikayetten vazgeçilmeksizin, borcun cebri icra tehdidi altında ödenmesi itiraz ve şikayeti konusuz kılmaz. Her dava ve şikayet, davanın açıldığı (şikayetin yapıldığı) andaki şartlara göre değerlendirilir....

          dosyasında 13.08.2014 tarihli şikayet dilekçesi ile şikayet yoluna başvurulduğu, dolayısıyla şikayete konu işlemin esasen sıra cetveline itiraz niteliğinde olduğu ve süresinde yapılmadığı gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, dosya kapsamına göre; "Borçlu tarafından icra dairesinin yetkisine itiraz edildiğinde öncelikle yetki itirazı konusunda karar verilmesi gerektiğinden öncelikle icra dairesinin yetkisi araştırılmalı çıkan sonuca göre yargılamanın esasına girilmelidir. Dava, 6100 sayılı HMK. yürürlüğe girdikten sonra açılmış olup, bu Kanunda 1086 sayılı HUMK’nın 512. maddesine paralel bir düzenleme getirilmemiştir. Bu durumda İİK’nın yetkiye ilişkin 4, 50. maddeleri ve 6100 sayılı HMK’nın 5, 6. maddeleri uyarınca genel yetki kuralının uygulanması gerekir. Buna göre de asıl icra takibinin yapıldığı yer mahkemesi ile davalının yerleşim yeri mahkemelerinde açılması mümkündür. Yetki itirazında bulunulmuşsa, HMK’nın 19, 331. maddeleri uyarınca yetkisizlik kararı verilmesi gerekir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayet davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Şikayetçi vekili, borçlunun taşınmazının satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde şikâyet olunanlardan ... ve ...’nin hacizlerinin düşmüş olduğunu ,vergi dairesinin alacağının fazla gösterilmesi nedeniyle garameden fazla pay verildiğini, ilk haczin müvekkilinin alacaklı olduğu dosyadan konulduğunu, ileri sürerek sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Şikayet olunan Vergi Dairesi vekili, alacak miktarına ve sıraya yapılan şikayetin reddini istemiştir. Şikayet olunan ... şirketi vekili , yetki itirazında bulunarak şikayeten reddini istemiştir. Diğer şikayet olunan vekili , şikayetin reddini istemiştir....

              Borçlu tarafından yapılan itiraz HMK anlamında bir dava olmadığından dava dilekçesine ait şekli unsurları içerir HMK'nun 119. maddesinin itiraz dilekçesi için sıkı bir şekilde uygulanması mümkün olmamakla birlikte, şikayet dilekçesinde yer alan eksikliğin tamamlattırılması için HMK'nun 119/2. maddesi gereğince borçluya bir haftalık kesin süre verilmemiş, eksikliğin nelerden ibaret olduğu belirtilmemiştir. O halde, HMK’nun 119/2 . maddesi uyarınca şikayet dilekçesindeki eksikliğin nelerden ibaret olduğu net olarak belirtilerek ve hukuki sonuçları hatırlatılarak, tamamlanması için kesin süre verilmesi gerekirken, bu hususlara dikkat edilmeden davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. Öte yandan, İİK'nun 169/a-1. maddesine göre; "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır....

                Somut olayda, borçlunun icra mahkemesine, birleştirilen dosya için verdiği 30.10.2015 tarihli itiraz dilekçesinde, sair şikayet ve itirazları ile birlikte, ikametgahını da belirterek yetki itirazında bulunduğu halde; anılan talep konusunda mahkemece herhangi bir değerlendirme yapılmadan sonuca gidilmiş olması yukarıda değinilen İİK'nun 50/2. ve HMK'nun 297. maddelerinin emredici hükümlerine aykırıdır. Bu durumda, mahkemece; öncelikle birleşilen dosyadaki yetki itirazını çözümlenmesi ve borçlunun yetki itirazı yerinde görülmez ise; işin esasının incelenmesi suretiyle oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi; yetki itirazı kabul edilirse de bu durumda sair şikayet ve itirazların incelenemeyeceği hususu gözetilerek karar verilmesi gerekirken; yetki itirazı incelenmeksizin ve bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeksizin eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

                  UYAP Entegrasyonu