İcra Dairesi'nin 27.05.2021 tarihli kararında vekalette icra dairelerinde işlem yapılmasına dair herhangi bir ibarenin bulunmadığı gerekçesiyle yetki olmadığından takibe yapılan itirazın reddine karar verildiğini, itiraz, kabul olmadığı için takip devam etmiş olup müvekkilinin hesaplarına bloke konulduğunu, şirketin çalışamaz durumda olduğunu, dilekçenin önce kabul edilip, daha sonra vekalette yetki yok diyerek kabul etmemenin telafisi mümkün olmayan zararlara yol açtığını, müvekkili firmanın yetki verdiği eşinin aynı yetki ile daha önce defalarca icra daireleri ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarında sürekli işlem yaptığını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca, Şikayet, 27/05/2021 tarihli memur işleminin iptali istemine ilişkindir. İİK’nun 58/3. maddesine göre alacağın Türk parası ile tutarının takip talepnamesinde gösterilmesi zorunludur....
yetki itirazı hükümden düşürülmediği halde icra dosyasının Bakırköy İcra Müdürlüğüne gönderilmesini istemiş ve orada yeniden ödeme emri çıkartılmasını sağladığını, icra müdürlüğünce icradaki yetki itirazı hükümden düşürülmediği halde, usulsüz olarak itiraz üzerine durmuş bir dosyadan işlem yapılması ve dosyanın Kahramanmaraş İcra Dairesi'ne gönderilmesi usulsüz olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep etmiştir....
Bu nedenle yetki itirazının reddine ilişkin karar yerinde ise de, diğer şikayet ve itiraz konuları ile ilgili olumlu olumsuz bir karar verilmemiştir. Anılan hususlarda da hüküm tesis edilmesi için kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 23.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. GK....
İcra İflas Kanunu'nun 4. maddesi uyarınca icra dairelerinin işlemlerine yönelik şikayet ve itirazları bu dairenin bağlı bulunduğu İcra Mahkemesi incelemekle yetkilidir. Bu yetki kuralı kamu düzenine yönelik olup, kesin niteliktedir. Somut olayda, Sarayköy İcra Müdürlüğünde başlatılan ilamsız icra takibine karşı borçlu, İcra Dairesinin yetkisine, borca ve imzaya itiraz etmiştir. İİK.nun 4. maddesine göre her İcra Mahkemesi kendisine bağlı icra ve iflas dairelerinin muamelelerine yönelik itiraz ve şikayetleri incelemekle yetkili olduğundan uyuşmazlığın Sarayköy İcra Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Sarayköy İcra Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 11.9.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda borçluya örnek (10) ödeme emrinin 9/9/2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise (5) günlük yasal şikayet ve itiraz süresini geçirerek 16/09/2014 tarihinde icra mahkemesine başvurduğu, ayrıca usulsüz tebliğ şikayetinin de bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece istemin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken işin esasının incelenerek yetki itirazının kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Hukuk Mahkemesi ise, kefalet işleminin Ferizli İcra Müdürlüğü tarafından yapıldığı İİK'nın 79. maddesindeki yetki konusundaki istisnanın burada geçerli olduğu, şikayet edilen işlemin Ferizli İcra Müdürlüğünün 18.11.2014 tarihli haciz işlemi sırasında gerçekleştiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir İİK'nın 4. maddesi gereğince, takip hangi icra dairesinden başlamış ise bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin, kesin yetki niteliğindedir. Kanunda, koşulları oluşması halinde İİK'nın 79 ve 360. maddeleri bu husustaki (yetki ile ilgili) istisnaları düzenler. İİK'nın 79. maddesi gereğince haczolunacak malların başka bir yerde bulunması halinde icra dairesi, malların bulunduğu yer icra dairesine talimat yazarak haczin yapılmasını ister. Bu halde, hacizle ilgili şikayetler kendisine talimat yazılan icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesince çözümlenir....
Bankası ... şubesinden çekilen kredi borcu olması, işlem yapılan yerin faaliyet yeri ve adresi ile davacının ilamsız takipteki adresinin Bursa olması nedenleriyle genel yetki kuralı gereğince davanın davalı borçlunun ikametgah yeri icra dairesinde takip yapılması gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Bursa 1. İcra Hukuk Mahkemesi ise, İcra dosyasının Mudanya İcra Müdürlüğünde bulunduğu halde itirazın kaldırılması davasında yetkisizlik kararı verilmesinin yasaya aykırı olduğundan bahisle yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. İcra İflas Kanununun 4. maddesi uyarınca icra dairelerinin istemlerine yönelik şikayet ve itirazları bu dairenin bağlı bulunduğu İcra Mahkemesi incelemekle yetkilidir. Bu yetki kuralı kamu düzenine yönelik olup, kesin niteliktedir. Borçlu hem yetkiye hem de esasa itiraz etmişse, İcra Hukuk Mahkemesi, ilk önce yetki itirazını inceleyip kararı bağlar....
Kaymakamlığı Tüketici Sorunları İlçe Hakem Heyeti Başkanlığının 14/04/2014 gün ve 2014/940914 sayılı kararına itiraz mahiyetindedir. Kısa kararda belirtildiği gibi tüketici hakem heyeti kararı kaldırılmadan istirdat söz konusu olamaz. ... Tüketici Mahkemelerinin yetki alanı, ... Asliye Hukuk Mahkemelerinin yetki alanı olup, ... Tüketici Hakem Heyetinin kararlarına karşı İstanbul Tüketici Mahkemelerin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ... 7. Tüketici Mahkemesince ise uyuşmazlık hakem heyeti kararına itiraz davası niteliğinde olmayıp icra takibi nedeniyle istidrat davası niteliğindedir. Dolayısıyla kamu düzenine ilişkin kesin yetki hali olmadığı davalınında yetki itirazında bulunmadığı bu şekilde davanın ilk açıldığı ... 4....
İİK'nın 4. maddesi gereğince, takip hangi icra dairesinden başlamış ise bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin, kesin yetki niteliğindedir. Kanunda, koşulları oluşması halinde İİK'nın 79 ve 360. maddeleri bu husustaki (yetki ile ilgili) istisnaları düzenler. Dosya kapsamından, davac vekilinin talebinin dayanağı olan icra takibinin ... 1. İcra Müdürlüğü 2020/ 5022 esas sayılı dosyası olduğu anlaşılmaktadır. O halde uyuşmazlığın ... 2. İcra Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; ... 2. İcra Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 22/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DAVA Şikayetçi vekili şikayet dilekçesinde; borçluya ait aracın satıldığını, düzenlenen sıra cetvelinde rehin alacağından sonra kalan paranın şikayet olunan dosyasına ödendiğini, şikayet olunan adına haciz talebinde bulunan avukatın vekaleti ve yetki belgesi bulunmadığından, haciz talebinin geçersiz olduğunu, sıra cetvelinde şikayet olunana pay ayrılmaması gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini istemiştir. II. CEVAP Şikayet olunan vekili cevap dilekçesinde; yetki belgesinin ve haciz koyma talebini içeren evrak aslının dosyada mevcut olmadığını, bunların kasıtlı olarak dosyadan alındığını, şikayetin reddini istemiştir. III....