WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İtirazın iptali davaları, yapılan takibe itiraz üzerine duran takibin devam etmesini sağlamak amacıyla açılan davalardır. Yasal dayanağını 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK'nın) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. İcra takiplerinde yetki hususu, 2004 sayılı İİK’nın 50. maddesi yollaması ile 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HUMK) hükümlerine göre yapılmaktadır. İİK’nın 50. maddesi; “Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe salahiyetlidir. Yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara raptolunur....

    DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 169., 169/a. maddelerine dayalı yetki itirazı ve borca itiraz istemine ilişkindir. Somut olayda, takip dayanağı çek Turgutlu'da keşide edilmiş, muhatap bankanın bulunduğu yer Turgutlu ve borçlu davacıların adresi Turgutlu/Manisa olup, diğer borçluların adreslerinin de İzmir olmadığı anlaşılmaktadır. Takip dayanağı çek keşideci Müjdat Şeran tarafından T2 T3 ismine keşide edilmiş olup, keşideci ve lehdarın tacir olduğuna dair bir ibare bulunmadığı gibi, davalı tarafından da davacıların tacir olduğuna ilişkin bir belge sunulmadığından, davalı ve Mustafa Algın arasında düzenlenen çek teslim belgesindeki yetki sözleşmesinin dikkate alınması mümkün değildir. Takibe konu çekin tacirler arasında düzenlenen bir çek olarak kabulü mümkün olmadığından, HMK'nın 17. maddesi uygulanamaz. Takipte İzmir İcra Müdürlüğü yetkili olmadığından, kararda herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir....

    Verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Dairemizin 26/05/2021 tarih 2020/1618 Esas 2021/1044 Karar sayılı kararında ''...somut olayda, takibe konu bonoda ihtilaf halinde kanunen yetkili mahkeme ve icra daireleri yanında İstanbul Merkez Mahkeme ve İcra dairelerinin selahiyetini şimdiden kabul edileceğinin belirtildiği, buna göre; taraflar arasında yapılan yetki sözleşmesinin münhasır olmayan yetki sözleşmesi olduğu ve borçluların ikametgahı ve bono tanzim yeri olan Ankara İcra dairelerinin de yetkili olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenlerle davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile HMK'nın 353- (1) a) 6) maddesi uyarınca ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına ve borca itiraz yönünden gerekli değerlendirmenin yapılması için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur...'' şeklindeki gerekçe ile "davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, Ankara 16....

    takibe konu senedin araç kiralama sözleşmesinin teminatı olarak verildiğini, alacaklı olan firmanın müvekkilince tanınmadığını, aracın bu firmadan kiralanmadığını, senedin kötüniyetli olarak takibe konulduğunu beyanla; yetkiye ve borca itirazlarının kabulüne, haksız takibin iptaline, davalının kötüniyet tazminatı ile para cezasına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/01/2020 NUMARASI : 2019/166 ESAS - 2020/24 KARAR DAVA KONUSU : Borca İtiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine başlatılan icra takibine konu senetlerde, yetkili mahkemenin İstanbul mahkemeleri olduğunun açıkça yazdığını, ödeme emri ekinde takibe dayanak senedin tebliğ edilmediğini, takibe dayanak senede ilişkin borcun bulunmadığını beyanla yetkiye, ödeme emrine, borca ve fer'ilerine itiraz nedeniyle takibin iptaline ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

    Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki yetki itirazı ve borca itiraz nedeni ile yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde, takibin yetkisiz icra müdürlüğünde başlatıldığını, Büyükçekmece İcra Müdürlüğünün yetkili olduğunu, takibe konu senedin ... tarafından müvekkiline zorla imzalatıldığını, borca ve fer'ilerine itiraz ettiklerini beyanla takibin iptaline ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir. II....

      İİK'nun 169/a-1 maddesinde; "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir." hükmü yer almaktadır. Somut olayda; davalının davacı aleyhine alacağının tahsili için kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe geçtiği görülmüş olup, davacının anılan takibe yönelik icra mahkemesine başvurusu şikayet ve borca itiraz niteliğinde olup, borçlu isteminin, icra takibine uygun düşmeyecek şekilde ilamsız takipte borca itiraz olarak değerlendirilmesi yerinde örülmemiştir. Yukarıda anılan madde gereğince mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinde yapılan inceleme ile sonuca gidilemez....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Somut olayda, borçlunun, takibe itiraz dilekçesinde, yetki itirazı yanında borca itirazını belirttiği, akdi ilişkiyi kabul ettiği, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 89. maddesinin uygulanması gerektiği, bu durumda HMK'nun 6. maddesi uyarınca alacaklı davacının yerleşim yerinde takibin yapılmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, Ayrıca, somut olayda, davalı borçlunun icra dosyasına sunduğu itirazın borca kısmi itiraz niteliğinde olduğu, İİK'nun 62/4. maddesi gereğince itiraz edilen kısmın miktarı açıkça gösterilmediği, Buna göre, borca yönelik bu kısmi itiraz geçersiz bir kısmi itiraz olup bu doğrultuda verilen takibin durdurulmasına yönelik 24/11/2020 tarihli müdürlük kararı da yerinde olmadığı yönündeki gerekçe ile "Davanın KABULÜ ile borçlunun yetki itirazının KALDIRILMASINA, Borçlunun kısmi itirazının geçersiz olduğundan takibin durdurulmasına yönelik 24/11/2020 tarihli müdürlük kararının KALDIRILMASINA ve TAKİBİN DEVAMINA, Yasal şartlar...

      Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yetki ve borca itirazın reddine ilişkin kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmek suretiyle kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava kambiyo takibinde yetkiye ve borca itiraza ilişkindir. Bonoya dayalı takip genel yetkili yer olan borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesinde, bonoda öngörülen ödeme yerinde ve ayrıca İİK 50/1 maddesi son cümlesi uyarınca bononun düzenlendiği yerdeki icra dairesinde yapılabilir....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/11/2020 NUMARASI : 2020/496 ESAS 2020/581 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Mersin 1.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 02/11/2020 tarih ve 2020/496 Esas 2020/581 Karar sayılı kararına karşı istinaf kanun yoluna davacı vekili tarafından başvurulması üzerine dosya incelendi; DAVA: Davacı Arif Akıllı Vekili dava dilekçesinde özetle; Mersin 3....

      UYAP Entegrasyonu