Esas sayılı dosyasında, yetki sözleşmesi gereğince İstanbul İcra Dairesinin yetkili olduğu gerekçesiyle icra dairesinin yetkisi ve borca itiraz edilmesi nedeniyle takibin durduğunu, davalının önceki yetki itirazında yerleşim yeri icra dairesini yetkili göstermesi nedeniyle taraflar arasında bu uyuşmazlık yönünden yeni bir yetki sözleşmesi kurulduğunu, yetki itirazında belirtilen ve müvekkilince yetkisi kabul edilen icra dairesinin yetkili olmadığına ilişkin itirazın dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, davalının Bakırköy İcra Dairesinin yetkisine yönelik itirazının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, itirazın haksız ve icra takibini sürüncemede bırakmaya yönelik olduğunu, davalının taraflar arasındaki akdi ilişkiye, takibe dayanak faturalara itirazda bulunmayarak faturaları kabul ettiğini, bu durumda davalının davaya konu faturalardan borcu olmadığını kesin delilerle ispatlaması gerektiğini ileri sürerek, davalının Bakırköy ......
İcra Müdürlüğünün yetkisine ve borca yönelik itirazının iptaline, takibin 109.370,09 TL üzerinden devamına, alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini, talep ve dava etmiştir....
İcra Müdürlüğünün yetkisine ve borca yönelik itirazının iptaline, takibin 109.370,09 TL üzerinden devamına, alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini, talep ve dava etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/12/2019 NUMARASI : 2018/1005 ESAS- 2019/1073 KARAR DAVA KONUSU : İCRA TAKİBİNE İTİRAZ (BORCA İTİRAZ) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; takibe dayanak senedin kambiyo vasfında olmadığını, senedin zaman aşımına uğradığını, zaman aşımı itirazında bulunduklarını,yetki itirazında bulunduklarını, davacıların bir kısmının adresinin Adana Ceyhan olduğunu, yetkili icra dairelerinin Adana ili Ceyhan icra daireleri olduğunu,yine diğer bir kısım borçluların adreslerinin Kadirli Silopi, Şırnak, Adana… olduğunu yetkili icra dairelerinin bu yer icra daireleri olduğunu,müteveffa borçlu T10 ın vefatından 2 yıl kadar önce alzaymır hastası olduğunu, ayrıca senedin düzenlenme tarihi ile ödeme tarihi arasındaki 9 yıllık farkının bulunduğunu, müteveffa nın böyle bir borcunun bulunmadığını, imza ve bononun sahte olduğunu düşündüklerini,davanın kabulü ile borca takibe işlemiş faize, yetkiye zaman aşımına...
Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibine girişildiği, takibe karşı, takip borçlularından dava dışı T3in icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz ettiği, dava dışı Selçuk Kocaman'ın itirazının bulunmadığı, davalı T4ın ise sadece tabipte borca itiraz ettiği, icra dairesine yönelik bir itirazının olmadığı, İzmir 9. İcra Müdürlüğü'nün 2015/8350 E.sayılı dosyasında icra dairesinin yetkisine itiraz eden dava dışı T3in yetki itirazı kabul edilerek ve sadece T3 yönünden Karaman 1. İcra Müdürlüğü'nün 2016/3938 E. Sayılı dosyası ile takibe devam edildiği, dosya borçlusu Sinan'ın bu icra dosyasında da yaptığı itiraz nedeniyle takibin durduğu, davacı sigorta şirketince, İzmir 9. İcra Müdürlüğü'nün 2015/8350 E.sayılı dosyasında borca itiraz eden davalı Soner yönünden ve Karaman 1. İcra Müdürlüğü'nün 2016/3938 E.sayılı dosyasında borca itiraz eden T3 yönünden eldeki Kararman 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/1182 E....
Madde 50'ye göre sözleşmenin yapıldığı yer icra dairesinin yetkili olduğunu, buna göre takibe yetkili mercinin Konya İcra Daireleri olduğunu, davalı yanın kötü niyetli olarak alacaklarını sürüncemede bırakmak amacıyla takibe itiraz ettiğini, yapılan itirazın iptaline karar verilmesi olduğu, davalı yanın süresi içinde yetkiye ve borca tüm ferileri ile birlikte itiraz ettiği ve takibin durdurulmasına dair karar verildiği, davacı tarafından süresi içinde itirazın iptali davası açıldığı, itirazın iptali davasının görülebilmesi için geçerli bir icra takibinin varlığına bağlı olduğu, İcra dairesinin yetkisine itiraz halinde bu itiraz usulünce incelenip sonuçlandırılmadığı sürece geçerli bir takibin varlığından söz edilemeyeceği, borca itiraz eden davalı ...'in adresinin ... Cihanbeyli olduğu, davalı borçlu ... tarafından Konya ......
Bu durumda, diğer borçlular yetki itirazında bulunamazlar. Ancak, anılan hüküm, borçlulardan birinin, onun için genel yetkili yerleşim yeri icra dairesinde takip yapılması ve onun hakkındaki yetkinin kesinleşmiş olması hali içindir. Somut olayda, alacaklı tarafından, dava dışı-borçlulardan Şahin Çay aleyhine de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe başlanıldığı, yetki itirazında bulunmayan takip borçlusu Şahin Çay’a ödeme emrinin Adana adresinde 16.01.2019 tarihinde tebliğ edildiği, anılan borçlunun, icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiğine dair dosyada bilgi ve belge bulunmadığı gibi, böyle bir iddia ve ispatın da olmadığı, diğer bir ifade ile anılan borçlu yönünden icra müdürlüğünün yetkisinin 22.01.2019 tarihinde kesinleştiği, itiraz eden borçlu Marpet ...Aş.'nin ise, borçlu Şahin Çay yönünden Adana İcra Müdürlüğünün yetkisi kesinleştikten sonra 27.02.2019 tarihinde yetki itirazı ile icra mahkemesine başvurduğu görülmektedir....
Davalı ... davada Gemerek Mahkemelerinin yetkili olduğunu belirterek yetki itirazında bulunmuş, icra dairesinin yetkisine de itiraz edildiğini, bu itirazın da yerinde olduğunu belirtmiş, borca da itiraz edildiğini ve ayrıca davacı alacağına yasal faiz yürütülmesi gerektiğini icra inkar tazminatı koşullarının da gerçekleşmediğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece gerek icra dairesinin ve gerekse mahkemenin yetkisine yönelik itiraz üzerinde durulmaksızın davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dosya kapsamına göre ... 8. İcra Müdürlüğünün 2011/5814 esas sayılı dosyasında davacı sendika tarafından davalı ... aleyhine sendika üyelik aidatı ile işlemiş faizinin tahsili için davalı ... aleyhine icra takibi yapıldığı, belediyece icra dairesinin yetkisine ve takibe konulan borca itiraz edildiği ve takibin durduğu anlaşılmaktadır....
- K A R A R - Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili için yapılan takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı borçlu vekili, icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmiş, açılan davada da mahkemenin yetkisiz olduğunu, davanın Ankara Mahkemeleri’nde açılması gerektiğini belirterek yetki itirazında bulunmuştur. Mahkemece davanın davalının ikametgahı mahkemesinde açılması gerektiğinden, mahkemenin yetkisizliğine, dosyanın talep halinde Ankara Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar ..., hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davalı icra takibinde hem icra dairesinin yetkisine, hem de borca itiraz etmiş, açılan davada da mahkemenin yetkisine itiraz etmiştir. Bu durumda öncelikle İİK.nun 50. maddesi uyarınca icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenerek sonucuna göre işlem yapılması gerekirken, bu yön gözetilmeksizin mahkemenin yetkisine yönelik itiraz incelenerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Bu davada da iddiasını haksız fiilden doğan para alacağı olması nedeniyle HUMK'nun 21 ve BK.nun 73.maddesi gereğince davacının ikametgahının bulunduğu Ankara İcra Dairelerinin yetkili olduğu noktasına dayandırmıştır. Davalı borçlu ise; genel hükümlere göre borçlunun ikametgahı İcra Daireleri ve Mahkemelerinin yetkili olduğunu, bu nedenle hem İcra Müdürlüğünün hem de davanın açıldığı bu mahkemenin yetkisiz ve görevsiz olduğunu savunmuş, böylece icra dairesinin yanında mahkemenin yetkisine de itiraz etmiştir. Mahkemece; icra takibinde davalının hem borca hem de yetkiye itiraz ettiği halde, davada yetkiye itirazın iptali yönünde istemde bulunulmadığı böylece yetki itirazının benimsendiği dolayısı ile geçerli bir takip bulunmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir. İlamsız takipte borçlunun yetkiye ve borca birlikte itirazı nedeniyle takibin durması karşısında Yasa; bunu kabul etmeyen alacaklıya takibin devamını sağlamak için iki yol tanımıştır....