Vekilin kambiyo taahhüdünde bulunabilmesi için vekaletnamede açıkça “Kambiyo taahhüdünde bulunmak üzere” yetkilendirilmiş olması gerekir. Ancak, açıkça verilen yetkiye dayanarak kambiyo senedi düzenlenmesi halinde asilin vekilin bu işleminden sorumlu olduğu kabul edilebilir. Şayet bu açık yetki verilmemişse 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun kambiyo senetlerinden sorumluluğa ilişkin hükümleri uygulama alanı bulacaktır. Şu durumda, vekil özel yetki gerektirdiği ve bu konuda özel olarak açıkça yetki verilmediği halde kambiyo taahhüdünde bulunmuşsa bu taahhüdünden bizzat ve şahsen sorumlu olur ve burada artık asilin sorumluluğundan söz edilemez.Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; dosyada davacı tarafından dava dışı çekleri imzalayan kişiye kambiyo senedi tanzim etmeye yetki verildiğine ilişkin Kartal ......
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece yetki itirazı konusunda inceleme yapılmadan esasa ilişkin olarak karar verilmiş olmasının hukuka aykırı olduğunu, bilirkişi raporuna itirazları nedeniyle yeni bir bilirkişi raporu alınmadığını ayrıca müvekkil tarafından yapılan şikayetin incelendiği Bakırköy CBS şikayeti ile 2022/35419 Sor. Sayılı dosyasının incelenmediğini, mahkemece eksik inceleme ile karar verildiğini beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. İİK'nın 50/2. maddesi gereğince; yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kat'i surette karara raptolunur. Dava dilekçesinde borçlu davacı, yetkiye itirazla birlikte imzaya itirazını ileri sürmüş ise de, mahkemece yetkiye itiraz hakkında öncelikle karar verilmesi gerekirken, yetkiye itiraz konusunda hiçbir değerlendirme yapılmadan esas hakkında karar verilmiştir....
İcra dosyasının incelenmesinde ; davalı -alacaklının davacı- borçlu hakkında 31.12.2018 keşide tarihli 40.000,00- TL bedelli çekten kaynaklanan 38.400,00- TL asıl alacak ve fer'iler de dahil olmak üzere toplam 46.253,06- TL alacağa ilişkin olarak kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yaptığı, davacıya örnek 10 nolu ödeme emri gönderildiği anlaşılmıştır. Davacı taraf ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, ödeme emri ile birlikte senet suretinin gönderilmediği beyanla; usulsüz tebliğ şikayeti ile borca itirazda bulunmuş, mahkemece usulsüz tebliğ şikayeti kabul edilerek borca itirazın reddine karar verilmiştir. Davacı taraf ödeme emri ile birlikte dayanak belge suretinin gönderilmediğini, beyan etmiş ise de, ödeme emrinde " dayanak belge ihtiva eder " ibaresinin olduğu anlaşılmakla bu yöne ilişkin istinaf talebi yerinde görülmemiştir....
Somut olayda; davalı tarafından, davacılar aleyhine kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığı, davacılara ödeme emrinin 14.08.2020 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise 21.08.2020 tarihinde açıldığı, davacıların tebliğin usulsüz olduğu yönünde şikayette bulunmadıkları anlaşılmıştır. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, imzaya, borca itiraz ile senedin vasfına ve alacaklının yetkili hamil olmadığına yönelik şikayete ilişkin dava süresi İİK'nın 168, 169,170 ve 170/a maddeleri uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün, takibe dayanak belgelerin ödeme emrine eklenmediği iddiasına dayalı ödeme emrinin iptali şikayeti ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün, alacaklının aynı alacağa yönelik olarak menkul, gayrımenkul rehnine dayalı mükerrer takip şikayeti ise İİK 45. maddesi uyarınca kamu düzeninden olması nedeniyle süresiz şikayete tabidir. Davacılar ödeme emrine yönelik şikayeti 7 günlük yasal süresi içerisinde ileri sürmüştür....
Görüldüğü üzere Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile getirilen yeniliklerden bir tanesi de yetki sözleşmelerine ilişkin olup, yetki sözleşmesi düzenleyebilecek şahıslar sadece tacirler veya kamu tüzel kişileri olarak belirlenmiştir. Söz konusu düzenleme ile ilgili olarak belirtilmesi gereken bir başka husus da, yetki sözleşmesi yapılmasında tarafların tacir veya kamu tüzel kişisi olması aranmıştır. Diğer bir anlatımla, maddedeki tacirden anlatılmak istenen, işin ticari nitelikte olması değil, tarafların kanunlarda tacir olarak tanımlanan kişilerden olmasıdır. Sözleşmenin konusunun ticari iş olması gerçek kişilere yetki sözleşmesi yapma imkanı vermemektedir.Somut olayda, her ne kadar borçluya ödeme emri, ... adresinde tebliğ edilmiş ise de, anılan tebliğ işleminin, Teb. Kanunu'nun 18. maddesi ile Tebligat Yönetmeliği'nin 27/2. maddesine göre usulsüz olduğu, senedin düzenlenme yerinin ... borçlunun ikametgah adresinin ise ... olduğu görülmektedir....
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan deliller doğrultusunda davalının temel borç ilişkisini inkar etmediği, alacağın faturaya dayandığı, BK'nın 73/2., İİK'nın 50 ve HUMK'nın 10. maddesi gereğince alacaklının ikametgahının yetkili olduğu, bu nedenle borçlunun yetki itirazının haksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. İcra takibi sebebiyle gönderilen ödeme emrine karşı borçlu sadece yetki itirazında bulunmuş ise, bu İtirazın kaldırılması yetkisi münhasıran icra mahkemesine ait olup, alacaklının İtirazın kaldırılmasını icra mahkemesinden isteyebileceği İcra ve İflas Kanunu'nun 50/2. maddesi hükmü gereğidir (Baki Kuru, İcra İflas Hukuku Ders Kitabı, 19, Bası, s. 124). Bu durumda mahkemece icra mahkemelerinin görevli olduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün (BOZULMASINA), peşin harcın istek halinde İadesine, 21.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğü'nün 2011/1912 esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yaptıklarını, takibe karşı borçlu tarafından borca ve ferilere itiraz edilmesi nedeniyle takibin durduğunu, takibin dayanağı olan faturaya ilişkin herhangi bir itirazi kayıt ileri sürülmediğini, yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek, itirazın iptaline, %40 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir....
Uyuşmazlık; kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde yetki itirazına ilişkindir. Ankara 29. İcra müdürlüğünün 2022/17177 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı T3 tarafından, borçlu T1 hakkında, bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin borçluya 09/11/2022 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. Yetki itirazının, İİK'nun 50. maddesi atfı ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun genel yetki kuralları kapsamında incelenmesi gerekmektedir....
Hukuk Dairesi 07/11/2017 tarihli 2017/7826 2017/13768 k. sayılı kararı), Somut olayda davacı T1 mernis adresine 21 Ekim 2019 tarihinde usulüne uygun bir şekilde T.K. 21/2 maddesi uyarınca tebligatın yapıldığı, icra takibine konu bononun teminat senedi olduğuna bu nedenle kambiyo senedi vasfı taşımadığına ilişkin şikayetin 25/09/2020 tarihinde yapıldığı 5 günlük sürenin geçirilmiş olduğu anlaşılmakla" şeklindeki gerekçe ile "şikayetin reddine" karar verilmiştir. Davacı borçlu vekili istinaf başvurusunda; dava dilekçesindeki taleplerinin kamu düzenine ilişkin olup süresiz şikayete tabi olduğunu belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. İİK.nun 168/5. maddesi hükmü gereği borçlunun, borcu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, yetki itirazını ve takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığına yönelik şikayetini sebepleri ile birlikte 5 gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla (örnek 12) takipte, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı ile birlikte faize itirazda bulunduğu, mahkemece itirazların esasının incelenerek kabulüne karar verildiği görülmüştür. Kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte itiraz ve şikayeti düzenleyen İİK.'...