Yukarıda belirtildiği üzere İİK'nun 78/2. maddesinde belirtilen "itiraz" kavramı kıymet takdirine itirazı kapsamayıp, borçlu tarafından kıymet takdirine itiraz edilen 25.07.2012 tarihi ile mahkemece karar verilen 13.11.2012 tarihi arasında satış isteme süresi durmaz. Aile konutu iddiasıyla ipoteğin kaldırılması talebiyle açılan davada ... 1. Aile Mahkemesi'nin 2012/1055 E, 2014/121 K. sayılı dosyasında 12.06.2013 tarihinde satışın tedbiren durdurulmasına karar verilmiş, 11.02.2014 tarihinde istem reddedilerek mahkemenin ret kararı 25.12.2014 tarihinde kesinleşmiştir. ...1....
Davacı/3. kişi T1'ın ise aile konutu şerhi nedeniyle İİK'nın 134/2. maddesine göre taşınmazın resmi sicilinde kayıtlı ilgili sıfatıyla ihalenin feshi davasında aktif husumet ehliyeti bulunmakta ise de; İİK'nın 128/2. maddesi uyarınca kıymet takdiri raporunun tebliğ edileceği ilgililer ve kıymet takdirine itiraz edebilecek ilgililer sınırlı olarak sayılmış olup, bunlar borçlu, haciz koydurmuş alacaklılar ve ipotek alacaklıları olduğundan, lehine aile konutu şerhi koyduran davacı/3. kişi T1 kendisine kıymet takdiri tebliği gereken ve kıymet takdirine itiraz edebilecek ilgililer arasında değildir (Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 20/12/2012 tarih, 2012/26537 esas ve 2012/39218 karar sayılı ilamı). Kaldı ki; davacı/3.kişinin satış ilanı ve kıymet takdiri raporu usulsüzlüğüne ilişkin şikayet sebepleri istinaf aşamasında ileri sürülmediğinden ve kamu düzenine ilişkin de olmadığından HMK'nın 355. maddesi uyarınca re'sen de dikkate alınmaz....
Kıymet takdir raporunun, borçluya usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği ve takip dosyasında da borçlunun kıymet takdirine muttali olduğuna dair herhangi bir işlem bulunmadığı için, kıymet takdirine ilişkin hususların ihalenin feshi davası sırasında mahkemece değerlendirilmesi gerekmektedir. İİK'nun 134/8. maddesinde; "İhalenin feshini şikayet yolu ile talep eden ilgili, vaki yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin muhtel olduğunu ispata mecburdur" düzenlemesi yer almaktadır. Yerleşik Yargıtay uygulamasına göre; satış bedelinin, muhammen bedelin üzerinde olması halinde ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekir....
Ancak, kıymet taktirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. Somut olayda, borçlu kıymet takdir raporunun kendisine tebliğ işleminin usulüne uygun olmadığı iddiası ile 12/05/2014 tarihinde kıymet takdirine itiraz etmiş ise de kıymet takdir raporunun tebliğ işleminin incelenmesinden 03/06/2013 tarihinde TK. 21/1 maddesi uyarınca usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, borçlunun kıymet takdirine itirazının buna göre süresinde olmadığı, mahkeme tarafından da 03/12/2014 tarihli karar ile itirazın süreden reddine karar verildiği görülmüştür.İİK'nun 134/8. maddesinde; "İhalenin feshini şikayet yolu ile talep eden ilgili, vaki yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin muhtel olduğunu ispata mecburdur" düzenlemesi yer almaktadır. Somut olayda, ihale konusu taşınmazın 260.900,00.-TL muhammen bedel ile satışa çıkarıldığı ve 370.100.-TL üzerinden ihale edildiği görülmektedir....
Bunun için şikayetçinin kıymet takdirini öğrendiği tarihten itibaren yasal sürede itiraz etmesi ya da ihalenin feshi isteminde kıymet takdirine itirazını bildirmesi gerekir. Böyle bir durumda icra mahkemesince kıymet takdirine itiraz incelenip, yerinde görülmesi halinde ihalenin feshine aksi halde istemin reddine karar verilecektir. Buna göre şikayetçi borçlu kıymet takdirini öğrendiği tarihten itibaren yasal sürede itiraz ettiğine dair bir iddiada bulunmadığı gibi, icra mahkemesine başvurusunda kıymet takdirine itiraza ilişkin bir beyanının da bulunmadığı dikkate alındığında, kıymet takdiri tebliğ işleminin usulsüz olması tek başına ihalenin feshini gerektirmez. O halde mahkemece, borçlu ... yönünden de istemin reddine karar verilmesi gerekirken adı geçen borçluya kıymet takdir raporunun usule uygun tebliğ edilmediğinden bahisle ihalenin feshine karar verilmesi isabetsizdir....
İstinaf Sebepleri Şikayetçi borçlu vekili istinaf dilekçesinde; satış ilanının kıymet takdirine itiraz eden borçlu vekiline gönderilmesi gerektiğini, mahkemenin 2021/60 E. sayılı dosyası ile kıymet takdirine borçlu vekili olarak itiraz ettiklerini, aynı esas icra dosyası zımnında haciz konan bazı taşınmazların kıymet takdirine yine ... vekili olarak ... İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/121 E. sayılı ve ... İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/139 E. sayılı dosyaları ile itiraz edildiğini, satış ilanının borçluya tebliğ edilmediğini, satıştan haberdar olmadığını, tebliğ tarihinde ...’da olduğunu iddia ederek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. C....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Davacı icra mahkemesine başvurusunda kıymet takdirine itirazları ile birlikte meskeniyet şikayetinde bulunmuş, mahkemece meskeniyet şikayetinin kabulüne dair verilen karara karşı davalı alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 4. maddesi gereğince, takip hangi icra dairesinde başlamış ise, bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. Yasal koşulların oluşması halinde İİK'nın 79 ve 360. maddeleri, bu husustaki yetki ile ilgili istisnalardır. İİK'nın 79. maddesi gereğince; haczolunacak malların başka bir yerde bulunması halinde icra dairesi, malların bulunduğu yer icra dairesine talimat yazarak haczin yapılmasını ister. Bu halde, hacizle ilgili şikayetler, kendisine talimat yazılan icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesince çözümlenir....
İcra Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı Bölge Adliye Mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kıymet takdirine itiraza ilişkindir. ...11. İcra Mahkemesince; Takip dosyasının incelenmesinden kıymet takdirinin ... İcra Müdürlüğünce 2016/424 tal. dosyasından yapıldığı, İİK 128/a-3 ve 79. maddelerine göre bu şikayetin kıymet takdirini yapan icra mahkemesinde açılması gerektiği gerekçesi ile yetkisizlik kararı verilmiştir ......
YANIT : Davalı banka vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının taşınmazın değerine ilişkin iddialarının kıymet takdirine itiraz davasında değerlendirildiğini, kıymet takdirine itirazın reddi kararının maddi anlamda kesin hüküm teşkil ettiğini, imar değişikliği iddiasının ise hem kıymet takdirine itiraz davası hem de mahkemenin 2020/216 Esas sayılı şikayet davasında değerlendirildiğini, satış ilanındaki eksiklik hususunda davacının öncesinde şikayet yoluna başvurmadığını, kıymet takdirinin yapıldığı tarihte yapı kullanma izin başvurusunun bulunmadığını, ihalenin usulüne uygun olarak yapıldığını bildirerek davanın reddine, İİK'nın 134/2 maddesi gereği davacının ihale bedelinin %10'u oranında para cezasına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nce sadece kıymet takdirine itiraz yönünden yetkisizlik kararı verilmiş olup, ... İcra Hukuk Mahkemesi'nce yetkisizlik kararı verilen konu (kıymet takdirine itiraz) dışına çıkılarak başka bir konuda da (meskeniyet şikayeti hakkında da) hüküm kurulması mümkün olmadığı gibi, usul ve yasaya da aykırıdır. O halde mahkemece, sadece kıymet takdirine itirazla ilgili karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, yetkisizlik kararının kapsamı dışında kalan meskeniyet şikayeti hakkında da hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....