WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emrine dayanak belgenin eklenmemesi şikayeti, İİK'nın 169, 169/a maddeleri uyarınca yetki itirazı ve borca itiraza ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nın "yetki itirazının ileri sürülmesi" başlıklı 19/2. maddesinde; "yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz" hükmü yer almaktadır. Somut olayda, dava konusu icra takibi İzmir 5. İcra Müdürlüğünde başlatılmış, davacı vekilinin icra hukuk mahkemesine verdiği dava dilekçesinde, yetki itirazında bulunmasına rağmen, yetkili icra müdürlüğünü bildirmediği anlaşılmıştır. Bu durumda, yetkili icra müdürlüğü açıkça gösterilmediğinden, HMK’nın 19/2. maddesi uyarınca usulüne uygun bir yetki itirazından söz edilemez....

İİK'nun 170/a-1 ve 168/3-5. maddeleri gereğince kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde borca itiraz ile takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına yönelik şikayetin yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda borçluya ödeme emrinin 19/01/2015 tarihinde tebliğ edildiği, yasal 5 günlük itiraz ve şikayet süresinin 26/01/2015 Pazartesi günü sona erdiği halde borçlunun süresinden sonra 06/02/2015 tarihinde icra mahkemesine müracaatla takibin iptalini talep ettiği, borçlunun tebligat usulsüzlüğüne yönelik bir iddiasının da bulunmadığı anlaşılmıştır. O halde mahkemece başvurunun, süreaşımı nedeniyle reddi gerekir iken işin esasının incelenmesi suretiyle yazılı şekilde kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi isabetsizdir....

    Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; davacılar vekili tarafından müvekkilleri aleyhine yapılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapılan takipte, takibe dayanak senedin kambiyo vasfında olmadığı iddia edilerek kambiyo vasfına yönelik şikayette bulunulduğu anlaşılmış olup, İİK'nun 168/3 maddesine göre kambiyo senedi vasfına yönelik şikayetin ödeme emri tebliğ tarihinden itibaren 5 günlük hak düşürücü süre içerisinde yapılması gerektiği, davacılara ödeme emrinin 29/09/2009 tarihinde tebliğ edildiği, bu tarihten itibaren 5 günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra 28/06/2022 tarihinde şikayetin icra mahkemesine yapıldığı, buna göre kambiyo vasfına yönelik şikayetin süresinde olmadığı anlaşıldığından ilk derece mahkemesince şikayetin hak düşürücü süreden reddine karar verilmesi gerekirken esastan incelenerek şikayetin reddine karar verilmesi doğru bulunmamıştır....

    Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki kambiyo senedine dayalı takipte icra dairesinin yetkisine itiraz ve borca itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacıların yetki itirazının reddine, davacıların kambiyo vasfına yönelik şikayetinin kabulü ile takibin iptaline, takip iptal edilmiş olmakla davacıların sair itirazları konusunda hüküm kurulmasına yer olmadığına, koşulları oluşmadığından davalı alacaklı aleyhine tazminata hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Kararın davalı alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

      İİK'nun 168/4-5. maddesi gereğince kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde borca itiraz ve takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına yönelik şikayetin yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda borçlulara ödeme emrinin 17/07/2013 tarihinde tebliğ edildiği, yasal 5 günlük itiraz ve şikayet süresinin 22/07/2013 pazartesi günü sona erdiği halde, borçlunun süresinden sonra 26/07/2013 tarihinde icra mahkemesine müracaatla takibin iptalini talep ettiği, tebligat usulsüzlüğü yönünde bir itiraz da ileri sürmediği anlaşılmıştır. İİK 168/5 maddesi uyarınca talebin süreden reddi gerekirken işin esası incelenerek sonuca gidilmesi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu itibariyle doğru kararın onanması gerekmiştir....

        GEREKÇE: Dava, bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, takibe konu bononun kambiyo vasfına haiz olmadığı şikayeti ile, imzanın keşideciye ait olmadığı ve borcun olmadığına ilişkin itirazlardan ibarettir. Bir adet bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte, tanzim eden borçlu vekilince takibe dayanak bonoda tanzim yerinin bulunmadığı ayrıca imzaya, borca ve ferilerine ,faiz ve ferilerine itiraz ettikleri belirtilerek takibin iptaline, alacaklının kötüniyet tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesi talep edilmiş olup ilk derece mahkemesince, davacının (Şikayet edenin) kambiyo hukukuna ilişkin şikayetlerinin REDDİNE, Davacının (Muteriz borçlunun) imzaya itirazlarının REDDİNE, Davalının ( alacaklının) tazminat taleplerinin REDDİNE, karar verilmesi üzerine borçlu vekili tarafından dayanak belgenin tanzim yerinin bulunmadığından bahisle istinaf başvurusunda bulunulmuştur....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, şikayet ve borca itiraz istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. İİK'nın 170/a/1 hükmüne göre takibe konu senedin kambiyo vasfında bulunmadığının şikayet yoluyla ileri sürülmesi mümkün ise de bunun dinlenmesi için İİK'nın 170/a/3 hükmü gereğince borcun hiçbir şekilde kısmen veya tamamen kabul edilmemiş olması gerekmektedir. Dosya kapsamında davacı borçlunun 03/02/2021 ve 09/06/2021 tarihli duruşmalardaki beyanlarında borcu kısmen kabul ettiği bu haliyle İİK'nın 170/a hükmünün uygulanması ve senedin kambiyo vasfında olup olmadığının değerlendirilmesi mümkün değildir. Dolayısıyla kambiyo vasfına yönelik şikayetin reddine karar verilmesi gerekmektedir....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/06/2021 NUMARASI : 2021/222 ESAS - 2021/446 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi)|Yetki İtirazı KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine İstanbul 37. İcra Müdürlüğünün 2021/10559 Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde bulunulduğunu, ödeme emri ekinde takip dayanağı çek suretlerinin gönderilmediğini, icra müdürlüğünün yetkili olmadığını, Burdur İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu ileri sürerek icra müdürlüğünün yetkisine ve borca itirazda ve ödeme emrinin iptali talebi ile şikayette bulunulmuştur. Davalı vekili davanın reddini istemiştir....

        DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 169, 169/a maddelerine dayalı yetki itirazı ve borca itiraz, İİK'nın 170/a maddesi uyarınca takibe dayanak senedin kambiyo senedi vasfında olmadığı iddiasıyla takibin iptali istemine ilişkindir. Takibe konu senette tanzim yeri İzmir olarak yazılmış, ödeme emri davacılara Tavas İlçesinde tebliğ edilmiştir. Genel yetki kuralı uyarınca takipte İzmir İcra Müdürlüğünün yetkili olduğu anlaşıldığından, yetki itirazının reddine karar verilmesinde isabetsizlik yoktur. TTK'nın 778. maddesi göndermesi ile bonolarda da uygulanması gereken TTK'nın 680. maddesi uyarınca açık bono düzenlenmesi mümkündür. Tamamen doldurulmamış bono tedavüle çıkarken anlaşmalara aykırı olarak doldurulduğu yazılı belge ile kanıtlanmadığı sürece, geçerliliğini korur....

        , takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olmadığına yönelik şikayetin reddine, davacının borca itirazının reddine, karar verilmiştir....

        UYAP Entegrasyonu