İİK nın 50/2.maddesi gereğince yetki itirazı esas hakkındaki itiraz ile birlikte yapılmalıdır. Davalı (borçlu), süresi içerisinde ödeme emrine itiraz ederken, icra dairesinin yetkisine itirazını bildirmemiş ise; icra dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılır. Yargıtay'ın yerleşik uygulamasına göre de, borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmesi halinde, mahkemenin önce icra dairesinin yetkili olup olmadığını incelemesi, icra dairesinin yetkili olmadığını tespit etmesi halinde, borcun esasına ilişkin itirazın incelemesine geçilmeksizin takibin yetkili icra dairesinde yapılmadığı ve geçerli bir icra takibi bulunmadığı gözetilerek itirazın iptali davasının da HMK'nın 114/2. ve 115/2. maddeleri uyarınca usulden reddine karar vermesi gerekmektedir. İcra dairesinin yetkisi İİK'nın 50. maddesinde düzenlenmiş olup, HMK'nın yetkiye dair hükümleri icra takipleri hakkında kıyas yoluyla uygulanır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ödünç olarak gönderilen paranın tahsili amacıyla yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali davasıdır. ".....Davalı borçlu, ilk başlatılan Beyoğlu 1. İcra Müdürlüğünün 2006/6935 sayılı dosyasında sadece borca itiraz etmiş, yetkiye itiraz etmemiştir. Dolayısıyla, bu borçlu yönünden yetki hususu kesinleşmiş olup Beyoğlu İcra Dairesinin yetkisi kabul edilmiştir. İtirazın iptali davası yönünden özel bir yetki kuralı getirilmediğinden genel hükümlere göre yetkili mahkeme belirlenecektir. İcra dairesinin yetkisine itiraz edilmemesi o yerdeki mahkemeyi itirazın iptali yönünden yetkili hale getirmez. Dolayısıyla davalı borçlu açılan itiazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz edebilir....
nun 170/a maddesi uyarınca takibin 06.07.2017 tanzim tarihli, 15.04.2019,15.06.2019, 15.09.2019,15.10.2019 vade tarihli, 6.500,00- TL bedelli bonolar yönünden iptaline, yasal düzenleme bulunmadığından davalı alacaklı şirket aleyhine tazminata hükmedilmeyerek hüküm kurulmuştur. 06.07.2017 tanzim tarihli, 15.03.2019 vade tarihli, 6.500.00- TL bedelli bono yönünden yapılan incelemede: Borçlunun borcu olmadığım veya alacaklının takip yetkisi bulunmadığım icra dairesine bildirmesine, ödeme emrine itiraz denir. İtiraz sebepleri ileri sürme şekli bakımından imzaya itiraz ve borca itiraz şeklinde ikiye ayrılır, imzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir.( Prof. Dr. Baki Kuru İcra ve İflas Hukuku, sy. 241) İİK'nun 169/a-l. maddesi gereğince; borcun olmadığı veya itfa veya imhal edildiği resmî veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlandığı takdirde mahkemece itiraz kabul edilir....
İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 50 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Davacı vekili, müvekkili şirketin davalı şirkete dağıtım hizmeti verdiğini, ancak davalı şirketin almış olduğu hizmetin bedelini ödemediğini, bunun üzerine başlatılan icra takibine davalı tarafça haksız olarak itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına hük-medilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, borca İtiraz etmediklerini, sadece icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine itiraz ettiğini, bu nedenle itirazı inceleme görevinin İcra Mahkemeleri olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir....
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, mal satış ilişkisine dayalı düzenlenen fatura karşılığı para alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı/borçluların adreslerinin ...,... olduğu, ödeme emirlerinin tebliğ adreslerinin de aynı yer olduğu ve davalılar tarafından yetki itirazında bulunulduğu gerekçesiyle, mahkemenin yetkisizliğine, görevli ve yetkili mahkemenin Kuyucak Sulh Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı-borçlu aleyhindeki icra takibine icra dairesinin yetkisine itirazla birlikte borcun esasına itiraz etmiştir. Açılan itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine de itiraz etmiştir....
İcra Müdürlüğü'nde başlatılan takibin 6100 sayılı HMK'nın 14/2. maddesi gereğince kamu düzenine ilişkin kesin yetkiye aykırı olarak başlatıldığı, geçerli bir icra takibi bulunmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1) Dava, aidat alacağının tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. İcra takibi, ... İcra Müdürlüğü'nde başlatılmış, borçlunun yetki itirazı üzerine ... İcra Müdürlüğü'nde devam etmiştir. ... İcra Müdürlüğü'nce tebliğ edilen ödeme emri üzerine davalı-borçlu, icra dairesinin yetkisine itiraz etmemiş, sadece borca itiraz etmiş olmakla, ... İcra Dairesi'nin yetkisi kesinleşmiştir. İcra dairesinin yetkisi kamu düzenine ilişkin değildir....
İcra Dairesi'nin ... Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafça toplam alacak olan 28.125,55 TL için borçluya ödeme emri ile takibe geçildiği, davalı borçlunun ... tarihinde borca ve icra dairesinin yetkisine de itiraz ederek yetkili İcra Müdürlüğünün davalının işyeri adresi olan .../ ... İcra Müdürlüğü olduğunun bildirildiği, itiraz üzerine İcra müdürlüğünce takibin durdurulduğu ve eldeki davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili istemi ile yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. "....Başlatılan icra takibine karşı yetki itirazında bulunulması durumunda, mahkemenin öncelikle takibin başlatıldığı icra müdürlüğünün yetkili olup olmadığını incelemesi ve bu konuda bir karar vermesi zorunludur. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 20.03.2002 gün 2001/13-241 Esas 2002/208 Karar, 28.03.2001 gün 2001/19-267 Esas 2001/311 Karar sayılı, 15....
Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır. Kaldı ki, itirazın iptali davasını görme yetkisi, takibin yapıldığı yer mahkemesine aittir. O nedenle, mahkemenin, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi doğaldır. Bu yetki itirazının incelenmesi sonucunda, mahkeme, kendisinin yetkili olup olmadığını da belirlemiş olacaktır. 2. İlamsız bir takipte yetkili icra dairesi de 2004 sayılı Kanun'un 50 nci maddesinin yollaması ile 6100 sayılı Kanun'un genel hükümlerine göre belirlenecektir. 6100 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesine göre genel yetkili icra dairesi, davalı gerçek veya tüzel kişinin takibin yapıldığı tarihteki yerleşim yeri icra dairesidir....
Kural olarak yetkisiz icra takibinin bulunması itirazın iptali davalarında özel bir dava şartıdır ve mahkemece icra takibinin yetkisine itiraz edilmiş ise bu husus resen gözetilir. Fakat eğer icra takibinin yetkisine süresi içerisinde itiraz edilmemiş ise, bu durumda icra takibinin yetkisi kesinleşir ve takibin yetkisiz yerde yapıldığı ileri sürülemez. İcra takibinin yetkisine itiraz edilmemiş olmasının itirazın iptali davasının yetkisine bir etkisi yoktur. İcra takibinin yetkisine itiraz edilmese dahi itirazın iptali davasında yetki itirazı ileri sürülebilecektir. Bu husus Yargıtay 5....
YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, borçlu tarafından ödeme emrinin haricen öğrenilmesi üzerine 26/08/2020 tarihinde borca itiraz edildiğini, icra memurluğunca "tebligat parçası döndüğünde itirazın süresinde olması halinde itiraz süresinde ise takibin durdurulmasına, süresinde değil ise takibin devamına" şeklinde karar verildiğini, icra dosyasında takibin durdurulması yönünde bir işlem bulunmadığını, itirazın iptali davası açmalarında hukuki yarar bulunmadığını, itirazın iptali davasının görülebilmesi için ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde ve usulüne uygun bir itirazının bulunması ve bu itiraz üzerine takibin durmasının şart olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, şikayetin kısmen kabulü ile, Bodrum 1....