İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/07/2022 NUMARASI : 2021/266 ESAS 2022/260 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili hakkında Sivas İcra Müdürlüğünün 2021/14267 esası üzerinden kambiyo senetlerine mahsus genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığını, takip konusu senet dayanak olarak gösterilerek Akçaabat İcra Dairesinin 2021/253 esas sayılı dosyasının açıldığını, ilgili icra dosyasında taraflarınca, yetkiye, imzaya ve borca itiraz edildiğini, dosyanın Akçaabat İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/14 esas'a kaydının yapıldığını, yapılan yargılama neticesinde Akçaabat İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/14 esas, 2021/71 karar ve 25/06/2021 tarihli kararı ile...
İcra Müdürlüğü" ibarelerinin alacaklı tarafından yazıldığını, borca, faize ve takibin şekline itirazı olduğunu, adresinin İstanbul sınırlarında olması nedeniyle takibin yetkili yerde başlatılmadığını ileri sürerek takibin durdurulmasını talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı cevap dilekçesi sunmamış olup duruşmada istemin reddini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararı ile; usulüne uygun olarak yetkili icra müdürlüğü belirtilmek suretiyle yetki itirazı yapılmadığı ve HMK'nın 17. maddesi gereğince tarafların tacir olmaması nedeniyle yetki anlaşmasının geçerli olmadığı belirtilerek, yetki itirazının yerinde olmadığına işaret edildikten sonra, senedin bazı kısımlarının borçlunun iradesine aykırı olarak doldurulduğuna dair iddianın, beyaza imza atanın sonuçlarına katlanması gerektiği ve icra mahkemesinde bunun ispatının mümkün olmadığından bahisle, borçlunun tüm taleplerinin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, mahkemece bilirkişi raporu esas alınarak karar verildiğini, kararın dayanağı rapora taraflarınca itiraz edildiğini, bilirkişi raporunda imza örnekleri incelenmiş olsa dahi bu incelemelerin eksik şekilde yapıldığını, gerekli belgeler dosya arasına alınmaksızın rapor düzenlendiğini, eksik inceleme ile karar verildiğini beyanla, istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasını istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 169. Maddesi gereğince yetkiye, borca ve İİK'nın 170. Maddesi gereğince imzaya itiraza ilişkindir. Dosyada mevcut imza sirkülerine göre, 14/08/2014 tarihinden geçerli olmak üzere aksi karar alınıncaya kadar davacı borçlu T3 münferiden temsile yetkili kişinin Yakup Dursun olduğu tartışmasızdır. İlk derece mahkemesince davacının imza örnekleri toplanarak ve mahkeme huzurunda imza örnekleri alınarak Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinden 16/07/2019 tarihli rapor alınmıştır....
DAVA KONUSU : YETKİ VE BORCA İTİRAZ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı- borçlu dava dilekçesinde özetle; İstanbul 7. İcra Müdürlüğünün 2018/6144 E.sayılı dosyasında davalı-alacaklı tarafından hakkında senede dayalı olarak takip yapıldığını, takip dayanağı senette Antalya Mahkeme ve İcra Dairelerinin yetkili kılındığını, senette ciranta konumunda olup, ciro kaşesindeki adresinin Bakırköy olduğunu, takipte İstanbul İcra Dairelerinin yetkili olmayıp, Antalya, Bakırköy, Küçükçekmece İcra Dairelerinin yetkili olduğunu, alacaklıya borçlu olmadığını, bedelsiz senedi kullanma suçu nedeniyle suç duyurusunda bulunacağını, alacaklı görünen Baran'ın değişik yazı ve imza stilleri ile toplam 52.500,00 TL makbuzların ve 15.000,00 TL aldım şeklinde beyanlarının olduğunu, kendisinden aldığı toplam mal miktarının ise KDV dahil 14.291,64 TL olduğunu beyanla, itirazları doğrultusunda karar verilmesini istemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; Mahkeme 21/04/2021 tarihli karar ile ; Alacaklı tarafından sunulan; .... bedelli bono asıllarından karşı yanların alacaklıya 30.000,00-TL tutarında borçlu bulundukları, temerrüde düştükleri, borcu ödemedikleri, alacağın rehinli olmadığı anlaşıldığından İİK’ unun 257. maddesi gereğince borçluların belirlenen borca yetecek miktarda taşınır ve taşınmaz malları ile 3. Kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmiştir. YEREL MAHKEMENİN İHTİYATİ HACİZ TALEBİNE İTİRAZ: İhtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili dilekçesinde özetle: Alacaklı tarafından başlatılan icra takibinde icra müdürlüğünün ve mahkemenin yetkisiz olduğunu, müvekkillerinin yerleşim yerinin .........
Öncelikle davacı yanın süresinde yetki itirazının incelenmesine karar verilmiş olup takip dosyasında ödeme emrinde davacı şirketten başka dava dışı Yunus YAĞIR isimli şahsında takip borçlusu bulunduğu ve kendisine ödeme emri tebliğ edildiği ve yasal süresinde yetki itirazında bulunmadığı anlaşılmakla Gaziosmanpaşa İcra Dairelerinin davacı takip borçlusu yönünden de yetkili hale geldiği gözetilerek davacı yanın yetki itirazının reddine karar vermek gerekmiş, imzaya ve borca itirazlarına geçilmiştir. Takip dosyası getirtilerek incelenmiş, davacı asilin imza örnekleri alınmış davacının imza asıllarının bulunduğu kurumlardan imza örnekleri temin edilmiş, takip konusu çek aslı mahkememize getirtilmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır....
Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davalı tarafın icra takibinde kısmi itiraz ve yetki itirazında bulunduğu, takip konusu borcun para borcu olması nedeniyle takip tarihinde alacaklının yerleşim yerinde takip yapılabileceğinden yetki itirazının yerinde olmadığı, davalının icra takibine yapmış olduğu kısmi itirazda itiraz edilen miktar açıkça gösterilmediğinden geçerli bir itiraz bulunmadığı gerekçesiyle yetki itirazının iptali ile takibin devamına, borca itiraz hususunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, aleyhine başlatılan icra takibine karşı sunduğu itiraz dilekçesinde yetkiye ve borca itirazda bulunmuştur. Mahkemece yetki itirazı kabul edilmemişse de itiraz dilekçesinde takipteki borç miktarına itiraz edilmesi karşısında borca itirazın kısmi itiraz olduğu ve itiraz edilen miktarın açıkca gösterilmediği gerekçesiyle borca itiraz edilmemiş olduğunun kabulü doğru olmamıştır....
İcra Müdürlüğü’nün ... esas sayılı takip dosyasına vaki itirazın iptaline, müvekkil şirketin fazlaya ve gayri nakdi alacaklarına ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile takibin aynı şartlarla devamına ve haksız ve kötü niyetle borca itiraz eden davalının takip miktarının %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir. Davalı tarafça süresi içerisinde yetki itirazında bulunulmuş, yetkili mahkemenin davalının yerleşim yerinin bulunduğu Ankara Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu ifade edilmiştir. e-imza e-imza e-imza e-imza Dava, kapatılan Ankara Batı ......
Dairesi olduğunu, takibin yetkisiz yerde başlatıldığını beyan ederek yetkiye, imzaya ve borca itirazlarının kabulü ile takibin iptaline ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir....
ın borca ve imzaya itiraz davasının kabulü ile takibin durdurulmasına, birleşen davada borçlu ...'ın borca itiraz davasının reddine karar verildiği, borçlu ... ve alacaklının istinaf yoluna başvurduğu, ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince Birleşen davadaki borçlu ...’ın istinaf talebinin esastan reddine, alacaklının istinaf talebinin kabulü ile; HMK'nın 353/1-b-2. bendi gereğince ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, asıl dava yönünden; borçlu ...’ın borca itiraz davasının reddi ile asıl alacağın % 20 oranında tazminat ödenmesine, birleşen dava dosyası yönünden borçlu ...’ın borca itiraz davasının reddine karar verildiği görülmüştür. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 502/1. maddesinde "Vekâlet sözleşmesi, vekilin vekâlet verenin bir işini görmeyi veya işlemini yapmayı üstlendiği sözleşmedir." hükmü düzenlenmiştir....