Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 17/10/2019 NUMARASI : 2018/339 E., 2019/230 K., DAVA KONUSU : Tespit KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : İDDİANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkilinin 21.10.1996 tarihinde vefat eden babası Şükrü Hünerden dolayı yetim aylığı almakta iken sağlık sebebiyle 21.1.2013 tarihinden itibaren iş bu yetim aylığını bankadan çekmediğinden davacının yetim aylığının kesildiğini, yetim aylığının 1996 tarihinde bağlandığını 506 sayılı yasanın 68.maddesi ile ilişkilendirilmesinin yasaca mümkün olmadığını, davalı kurumdan 08/10/2018 tarihli ve 13201369 sayılı yazı ile bildirdiği yetim aylıklarının ödenmesi talebinin reddedildiğini belirterek red işlemi ile yurtdışında çalışıp çalışmadığı, emekli olup olmadığı bilgisine göre yetim aylığını yeniden bağlanması işleminin iptaline, müvekkilinin yetim aylığının kesildiği tarihten itibaren devamı talebinin kabulü ile mahrum kalman aylıkların ödenmeleri gereken tarihlerden itibaren işleyecek yasal faiziyle ödenmesine...

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık HÜKÜM : Beraat Sanığın nitelikli dolandırıcılık suçundan beraatına ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanığın, katılan kurumdan yetim aylığı aldığı; ancak, emekli olması nedeniyle sanığa emekli aylığının bağlandığı ve 19/11/2011 tarihinde yetim aylığının kesildiği, katılan kurum tarafından 19/11/2011-18/01/2012 tarihleri arasında sanığa 1.775,80 TL yersiz ödeme yapıldığı, sanığın bu yersiz ödemeyi alarak katılan ... belirtilen miktarda zarara uğrattığı iddia edilen olayda; Katılan kurumun, emekli olan sanığa verilen yetim aylığını re’sen kesmesi gerekirken, bunu yapmaması sonucunda sanığa ait hesaba fazladan para yatırıldığı, sanığın fazla ödemeyi fark etmemesinin mümkün olduğu, emekli olan sanığa verilen yetim aylığının kesilmesi için katılan kuruma müracaat etmesi sorumluluğunun yüklenemeyeceği, ayrıca durumdan haberdar olan sanığın fazla...

    okutmadan ve bilmeden imzaladığını belirterek yetim aylığı bağlanması talebinin reddine yönelik T2 işleminin iptaline ve yetim aylığının ihtiyaten ve tedbiren ödenmesine, dava konusu işlem lehine sonuçlanması durumunda bugüne kadar yoksun kalınan yetim aylığı haklarının yasal faiziyle birlikte tediyesine karar verilmesini talep etmiştir....

    Somut olayda; sanık vefat eden babası üzerinden yetim aylığı aldığı, bu sırada kendi çalışması nedeniyle 01.09.2009 tarihinde 4/a kapsamınsa emekli olduğu, kendi emekli aylığı ile birlikte babası üzerinden yetim aylığı almaya devam ettiği böylece üzerine atılı suçu işlediği iddia edilmiş ise de; katılan kurum kendi kayıtlarını incelediğinde kolaylıkla sanığın yetim maaşı da aldığını anlayabileceği, sanığın beyanına gerek kalmaksızın söz konusu maaşı kesebileceği, dolayısıyla sanığın olayda herhangi bir hilesinin bulunmaması karşısında, suç işleme kastıyla hareket etmediği gerekçesiyle sanık hakkında verilen beraat kararında bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 18.11.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      un vefatı ile eşi üzerinden 506 sayılı Yasa kapsamında ölüm aylığı almakta iken 12/07/1996 tarihinde vefat eden babası Osman ADAKOĞLU üzerinden de 06/08/2013 tarihli tahsis talebi ile 506 sayılı Yasa kapsamında yetim aylığı bağlanması isteminde bulunduğu, Kurum'un 09/09/2013 tarihli yazı cevabı ile “davacının eşinden ve babasından dolayı ölüm aylığına hak kazandığı ancak yapılan hesaplamada aylık miktarı daha yüksek olan dosyadan dolayı tarafına ölüm aylığı ödendiği” hususunun bildirilerek istemin reddedildiği anlaşılmaktadır. 506 sayılı Yasa'nın 68/I-C-a maddesi aylık bağlanma koşulları yönünden, "evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan, Sosyal Sigortaya, Emekli Sandıklarına tabi bir işte çalışmayan, buralardan gelir veya aylık almayan kız çocuklarına” aylık bağlanması olanağı öngörürken; aynı maddenin (VI) numaralı bendi, kız çocuklarına bağlanan aylığın kesilme nedeni olarak “çalışma ve evlenme” halini kabul etmekteyken; 4958 sayılı Yasa'nın 06.08.2003 tarihi...

        TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacının, babasından dolayı yetim aylığı alabilmek için eşinden muvazaalı şekilde boşandığının yapılan araştırma ve tanzim edilen tutanaklar ile sabit olduğu, 5510 sayılı Kanun'un 56. maddesi uyarınca yetim aylığının kesilmesi ve adına borç çıkarılmasına ilişkin işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir....

          İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem : 2005 yılında eşinden boşanan ve Emekli Sandığı iştirakçisi iken 1995 yılında vefat eden babasından dolayı 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu kapsamında yetim aylığı bağlanmış olan davacı tarafından, eşinden muvazaalı olarak boşandığından bahisle 01/11/2008 tarihinden itibaren yetim aylığının kesilerek 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu uyarınca adına borç çıkarılması üzerine, kesilen yetim aylığının yeniden bağlanması talebiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin ...tarih ve ...sayılı işlemin iptali istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .......

            DAVA KONUSU : ( KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ İDDİANIN ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının eşi Samet Yavuz'un 18/09/1987 tarihinde vefat ettiğini, ölüm sebebiyle kendisine dul aylığı bağlandığını, babası Dursun Arı'nın ise 20/06/1984 yılında vefat ettiğini, babasından da yetim aylığı alabilmek için 17/01/2014 ve 14/05/2015 tarihlerinde T3 başvurduğunu, ancak müvekkilinin eşi ve babasının Bağkur emeklisi olduğu ve bunlardan yüksek olan aylığın bağlanabileceği gerekçe gösterilerek talebinin reddedildiğini, müvekkilinin yetim aylığını almaya 06/08/2003 tarihinden önce hak kazandığını belirterek, davacının hak etmiş olduğu yetim dul aylığı ile birlikte bağlanmasını, fazlaya dair haklarının saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL'nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Emekli Sandığından aylık almakta iken vefat eden babasından dolayı yetim aylığı bağlanan ve boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşamaya devam ettiği yolundaki tespit üzerine aylığı kesilen davacı tarafından, yeniden evlendiği eski eşinden tekrar boşanması nedeniyle yetim aylığı bağlanması istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istenilmiştir....

                Davacı, 4447 sayılı Kanunun geçici 5. maddesi gereğince 5434 sayılı Yasa hükümlerine göre, annesinin ölüm tarihi olan 17.08.1999 tarihini takip eden ay başından olmak üzere annesinden yetim aylığı kazandığının tespiti ile ödenmeyen aylıkların toplu olarak ödenmesini talep etmiş, mahkemece uyulan bozma ilamı sonrası, davanın kısmen kabulü ile, davacıya, devlet memuru olan annesinden dolayı 4447 sayılı Kanunun geçici 5. maddesi gereğince 5434 sayılı Yasa hükümleri doğrultusunda 01.10.2008 tarihinden itibaren yetim aylığı bağlanması ve o tarihten itibaren birikmiş aylıkların davacıya ödenmesine karar verildiği anlaşılmış ise de, söz konusu hüküm eksik araştırmaya dayalıdır....

                  UYAP Entegrasyonu