Yörede 2004 yılında yenileme kadastrosuna başlanmış ve taşınmaz 312 ada 16 parsel altında 12027.33 m2 palamutluk olarak yenileme işlemine konu olmuştur. ..., çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığını ileri sürerek tespitin iptali ve orman niteliği ile Hazine adına tescil istemi ile askı ilan süresi içinde kadastro mahkemesinde dava açmıştır. Mahkemece; yenileme kadastrosu sırasında yasa ve yönetmelik hükümlerine aykırı bir işlem yapılmadığı, sınırlarının değiştirilmediği, ormana tecavüz edilmediği, yüzölçümündeki farklılığın ilk arazi kadastrosundaki tersimat hataları ile kullanılan ölçü ve teknolojinin yetersizliğinden kaynaklandığı, mülkiyete ilişkin hakların ise yenileme kadastrosunda ve kadastro mahkemesince inceleme konusu yapılamayacağı gerekçesi ile yenileme tespitine itiraz davasının reddine, tapu iptali ve tescil istemi yönünden ise mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir....
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 2859 Sayılı Yasaya göre yapılan yenileme kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 04.04.1990 tarihinde ilan edilerek kesinleşmiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 10/12/2007 gününde oybirliği ile karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: 1- Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2- a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosu tespitine karşı askı ilan süresi içinde açılan kadastro tespitine itiraz davasıdır. 2- Çekişmeli taşınmazın bulunduğu Aydın İli, Karpuzlu İlçesi, Abak Mahallesinde, 1956 yılında yersel takeometrik ölçü yöntemi ile yapılan tesis kadastrosu çalışmaları ile 2020 yılında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2- a maddesi uyarınca yapılan uygulama (güncelleme-yenileme) kadastrosu çalışmaları bulunmaktadır....
İşte, uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Bu nedenle Mahkemelerce, uygulama faaliyetine eşdeğer ve amaca uygun bir araştırma yapılması zorunludur. Mahkemece, amacına ve yöntemine uygun bir araştırma yapılabilmesi için öncelikle, denetime veri teşkil etmek üzere, tesis kadastrosu ile yenileme kadastrosunun yapıldığı tarihe en yakın tarihli hava fotoğrafları, uydu fotoğrafları ve ortofoto haritaları, varsa bu haritalarda değişiklik yapan ifraz haritaları, mahkeme ilamları ve eki olan haritalar, yine varsa yenileme kadastrosu sırasında yararlanılan diğer haritalar, dava konu taşınmazlara ilişkin olarak tesis ve yenileme kadastrolarına ait ölçü çizelgesi, hesap cetveli ve ölçü krokileri gibi bilgi ve belgeler getirtilmelidir....
Köyünde, 2859 sayılı Kanun gereği yapılan yenileme çalışmalarında; dava konusu 312 ada 19 parsel nolu taşınmazın bölgede daha önce yapılıp kesinleşen orman tahdit sınırları içerisinde kalmasına rağmen orman sınırları dışına çıkarıldığı ve sınırlarında daraltma yapıldığı gerekçesiyle yapılan tesbitin iptali ile taşınmazın orman vasfıyla Hazine adına tapuya tescilini talep etmiştir. Dava, ... Kadastro Mahkemesinde açılmış, mahkemenin 25.01.2006 günlü 2004/225 E. - 2006/2 K. sayılı kararıyla; davacının yenileme tespitine itiraz davasının reddine, mülkiyete yönelik tapu iptali ve tescil davası yönünden ise, görevsizlik kararı verilerek dosya sulh hukuk mahkemesine gönderilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonucu; davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, yenileme tesbitine itiraz ile tapu iptali ve tescil niteliğindedir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: 1- Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2- a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosu tespitine karşı askı ilan süresi içinde açılan kadastro tespitine itiraz davasıdır. 2- Çekişmeli taşınmazın bulunduğu Aydın İli, Karpuzlu İlçesi, Koğuk Mahallesinde, 1971 yılında yersel takeometrik ölçü yöntemi ile yapılan tesis kadastrosu çalışmaları ile 2020 yılında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2- a maddesi uyarınca yapılan uygulama (güncelleme-yenileme) kadastrosu çalışmaları bulunmaktadır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "....Dava konusu taşınmazla ilgili 1990 yılında yapılan tesis kadastrosu çalışmalarında taraflarına ait tapulu arazisinin kuzey hududundaki bir kısım alanın deniz tahribatı nedeniyle kullanılmaz hale geldiğinden tesis kadastrosu çalışmalarında dava konusu taşınmazın tapu miktarının hatalı olarak eksik ölçüldüğü, ancak denizin çekilmesi ve yeni yapılan dolgu sonrasında arazinin imar ve ihya edildiğinden kadastro yenileme çalışmalarında tesis kadastrosu öncesi tapu kaydının ve miktarının dikkate alınarak tahdit ve tespit yapılması gerektiği halde tesis kadastrosunda yapılan hatalı ölçüm ve sınırlandırma işleminin yenileme kadastrosu çalışmalarında da düzeltilmediği ileri sürülerek eldeki davanın açıldığı, davacılar vekilince 22.04.2021 tarihli celsede taleplerinin mülkiyete yönelik olmadığı ve eldeki davayı yenileme kadastrosu tespitine itiraz davası olarak açtıklarını belirttiği, mahallinde yapılan...
ait hava fotoğrafı, yenileme kadastrosu ve ilk tesis kadastrosu sınırılarını bir arada gösterir krokili rapor istenmesine üzerine Mahkememize 18/06/2019 tarihinde sunulan fen ek raporuna göre, davaya konu parsellere ait yenileme kadastrosu sınır ile ilk tesis kadastrosu sınırının birebir aynı olduğu ve bu sınırların hava fotoğraflarıyla çakıştırılması neticesinde düzenlenen krokinin rapor ekinde sunulduğu, sunulan krokinin de yenileme işleminin usulüne uygun yapıldığını gösterdiği, dolayısıyla ibraz edilen fen ek raporunda hava fotoğraflarının da bilirkişilerce temin edilerek yenileme ve tesis kadastro sınırları ile çakıştırıldığı dikkate alınarak yeniden keşif yapılmasına lüzum görülmediği ve açıklanan gerekçeler ile davacının herhangi bir hak kaybına uğramadığı kanaatine varılmakla ispatlanamayan davanın reddine" şeklinde karar verilmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan yenileme kadastro tespitine itiraz ve yenileme kadastrosu sonucu oluşan mükerrer tapu kaydının iptali istemine ilişkindir. ... 2. Asliye hukuk Mahkemesi, uyuşmazlığın 3402 sayılı Kanunun 41. maddesine dayalı düzeltmenin iptaline ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. ... Sulh Hukuk Mahkemesi ise davanın yenileme kadastrosuna itiraz ve mükerrer kaydın iptaline ilişkin işlemin iptali davası olduğu, davacının aynı dava dilekçesi ile taşınmazda yapılan yenileme kadastrosuna ve mükerrer kayıttan dolayı yapılan düzeltme işlemine itiraz ettiği anlaşılmıştır. Davacının her iki talebin hukuki dayanağı farklı olup, aynı davada görülmesi mümkün değildir....
Çekişmeli 183 ada 4 parsel sayılı taşınmazın tespitine itiraz üzerine Kadastro Komisyonunca krokisindeki sınır noktaları ile yüzölçümü değiştirilerek yeniden tespit yapıldığı halde, Mahkemece hüküm yerinde, taşınmazın uygulama tespiti gibi tesciline dair karar verilmek suretiyle infazda tereddüt yaratılması isabetsiz ise de; bu yanılgının düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün 2 numaralı bendinin 3. ve 4. satırlarında bulunan “yenileme kadastrosu uygulama” kelimelerinin hükümden çıkartılarak yerine “Komisyon” kelimesinin eklenmesine ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 25.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....