Vesayet makamından alınmış husumete izin kararı bulunup bulunmadığının tespiti ile alınmış husumet ve izin kararı verilmiş ise dosya içine alınması, 2- Davacılardan ... ve ... karar tarihinden önce onsekiz yaşını ikmal etmekle ergin olmuşlardır. Yaş küçüklüğüne dayalı vesayet kararı da sona ermiştir. Davacılar ... ve ... tarafından Avukatlar ... ... ve ... ...'a verilmiş vekaletname dosya içerisinde bulunmamaktadır. Adı geçen davacılarca verilmiş bir vekaletname var ise dosyaya eklenmesi, aksi halde mahkeme kararının ve davalının temyiz dilekçesinin davacı asıllar ... ve ...'e tebliğ edilerek, tebligat belgelerinin dosyaya eklenmesi ile onlar yönünden de temyiz sürelerinin beklenilmesi, 3- Vasi ... tarafından Avukatlar ... ... ve ... ... 'a verilen vekaletname kendi adına verilmiştir. Davacılardan; ..., ..., ... ... ve ...'...
Mahkemece, yasal şartın oluşmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken Türk Medeni Kanununun 124/2. maddesi hükmüne aykırı olarak evlenmeye izin verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 09.03.2009 (Pzt.)...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 11/01/2023 NUMARASI : 2022/785 ESAS, 2023/17 KARAR DAVA KONUSU : YAŞ KÜÇÜKLÜĞÜ - EVLENMEYE İZİN KARAR : Davacılar tarafından açılan evlenmeye izin verilmesi talepli davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı, davacılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların müşterek çocuğu olan 30/08/2006 doğumlu Müzeyyen'in Ömer adlı şahısla duygusal birliktelik yaşadığını ve bu birliktelik sonucu gebe kaldığını beyan etmek suretiyle Müzeyyen'in dava dışı Ömer Sap ile evlenmesine izin verilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; TMK m.124/2 şartlarının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Mahkemece, davacının anne ve babasının dinlenmesine yönelik olarak hiçbir işlem yapılmaksızın, Türk Medeni Kanununun 124/2.maddesine aykırılık teşkil edecek şekilde eksik inceleme ve araştırma ile evlenmeye izin verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi.26.04.2010 (Pzt.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Yerel mahkemece suça sürüklenen çocuklar hakkında hırsızlık suçundan verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: TCK’nın 61/5. maddesi uyarınca, suça sürüklenen çocuklar hakkında hüküm kurulurken, yaş küçüklüğüne ilişkin indirimin, şahsi indirim sebebi olan etkin pişmanlık hükümlerinden önce uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, sonuç cezaya etkili olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Suça sürüklenen çocuk ... hakkında hüküm kurulurken, yaş küçüklüğüne ilişkin sevk maddesinin sehven TCK’nın 31/3. maddesi olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilmesi olanaklı yazım hatası olarak kabul edilmiştir....
Küçüğün evlenmesine izin verilmemesi durumunda küçüğün telafisi mümkün olmayan ağır zararla karşılaşması söz konusu olacaktır. Fiilen ...'la karı koca hayatı yaşayan küçük ...'un evlenmesine izin verilmesi halinde; ne küçük, ne ailesi, ne de toplum hiçbir zarar görmeyecektir. Çağdaş hukuk anlayışı hak ve özgürlüklerin genişletilmesi esasına dayanır. Çağdaş ülkeler, evlilikleri teşvik etmekte, fiili beraberlikleri hukuki koruma altına alcak düzenlemeler yapmakta, hatta ilgili mercilere bildirilen fiili beraberliklere, evliliğe yakın hak ve hukuki korumalar sağlamaktadırlar. Sonuç olarak; Türk Medeni Kanununun 124. maddesinin aradığı asgari yaş sınırını dolduran küçük ...'un, fiilen birlikte yaşadığı ...'la evlenmesine izin verilmesi, hukuka ve çağdaş uygulamalara da uygundur. Yukarıda açıkladığım nedenlerle yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu görüşündeyim. Farklı düşünüyorum....
TÜRK MİLLETİ ADINA Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Toplanan delillerin karar yerinde incelenmesiyle, suç vasfının tayininde, suçun sübutunun kabulünde, haksız tahrike, yaş küçüklüğüne ve takdiri indirim sebeplerine dayalı cezayı azaltıcı nedenlerin nitelik ve derecelerinin takdiriyle kurulan hükümde bir isabetsizlik görülmediğinden, suça sürüklenen çocuk müdafiinin, suç vasfında yanılgıya düşüldüğüne yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 10/03/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TMK md.124/2 uyarınca yaş küçüklüğü nedeniyle evlenmeye izin verilmesi talebine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 124 ila 128. maddeleri arasında evlenme ehliyeti düzenlenmiştir. TMK.nun 124. madde gereğince, “Erkek ve kadın 17 yaşını doldurmadıkça evlenemez, ancak hakim olağanüstü durumlarda ve pek önemli bir sebeple 16 yaşını doldurmuş olan erkek veya kadının evlenmesine izin verebilir, olanak bulundukça karardan önce ana ve baba veya vasi dinlenir.” hükmü düzenlenmiştir. TMK.nun124 maddede, "Erkek veya kadının 17 yaşını doldurmadıkça evlenemeyeceği" kuralı konulmuş olup bunun istisnası olarak "Olağan üstü durumlarda ve pek önemli bir sebeple" 16 yaşını dolduran erkek veya kadının evlenmesine mahkemece izin verilebileceği öngörülmüştür. Olağanüstü durum ve pek önemli sebep yüksek Yargıtay kararlarında tanımını bulmuş ve çocuğun gebe kalması, kimsesiz olması ve çocuk doğurmuş olması bu hallerden kabul edilmiştir....
Değerlendirme 1-4721 sayılı Kanun`un 124 üncü maddesinde erkek ve kadının onyedi yaşını doldurmadıkça evlenemeyeceği, ancak hakimin olağanüstü durumlarda ve pek önemli bir sebeple onaltı yaşını doldurmuş olan erkek veya kadının evlenmesine izin verebileceği, olanak bulundukça karardan önce anne ve baba veya vasinin dinleneceği düzenlenmiştir. 2-Somut olayda evlenmesine izin verilmesi istenen küçüğün 14.09.2007 tarihinde doğduğu, karar tarihinde 15 yaş 1 ay 3 günlük olduğu, yasada öngörülen onaltı yaşını doldurma şartını taşımadığı anlaşılmaktadır. Buna göre İlk Derece Mahkemesince evlenmesine izin verilmesi istenilen küçüğün henüz onaltı yaşını doldurmamış olduğu gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmiş olması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. V....
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak 1) Yaş küçüklüğüne ilişkin indirim maddesinin TCK'nin 31/2. olarak olarak gösterilmesi gerekirken TCK'nin 31/3 olarak belirtilmesi, 2) Sanık hakkında tayin olunan kısa süreli hapis cezasının 5237 sayılı TCK'nin 50/1-f maddesi gereğince gönüllü olmak koşuluyla kamuya yararlı bir işte çalıştırılma tedbirine çevrilmesi gerekirken infazı sınırlar şekilde; sanığın "yardımcı hizmetler sınıfında çalıştırılmalarına" karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK'un 322. maddesi gereğince, yaş küçüklüğüne ilişkin indirim maddesinin TCK'nin 31/2 olarak değiştirilmesine ve 50/1-f maddesi gereğince...