Adli yardım 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Anılan maddelere göre adli yardımın şartları “ödeme gücünden yoksun olma” ve “talebin açıkça dayanaktan yoksun olmaması”dır. Adli yardım isteğinde bulunan kimsenin, kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin gereken yargılama giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olması gerekir (m. 334/1). Adli yardım talebinde bulunan kimsenin yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığını gösteren mali durumuna ilişkin belgeleri de mahkemeye ibraz etmesi gerekir (m. 336/2). Adli yardım talebinde bulunanın ödeme gücünden yoksun olup olmadığı bu belgeler incelenerek belirlenecektir. Somut olayda adli yardım talebine ilişkin temyiz dilekçesi ekinde herhangi bir belge sunulmadığı görülmektedir. Açıklanan nedenle Yargıtay 11....
Vasi ..., süresi içinde verdiği temyiz dilekçesinin başlık kısmına "Hükümlü olduğundan Adli Yardım Taleplidir" ifadesini yazmış, temyiz dilekçesi içeriğinde adli yardım talebine ilişkin hiç açıklama yapılmadığı gibi, adli yardım iddiasının dayanağını delillerini, yargılama giderlerini karşılayacak durumda olmadıklarını gösteren mali durumlarına ilişkin belgeleri de sunmamıştır. Temyiz dilekçesi ekince sadece vesayet kararı ibraz edilmiştir. Deliller olmadan adli yardım talebi hakkında inceleme yapılamayacağından ve HMK'nın 336/2. maddesindesindeki şartlar oluşmadığından davalı ... vasisi ...'nın adli yardım talebinin reddine, mahkemece adli yardım talebinin reddine ilişkin bu kararın ilgiliye tebliği ile vasiye temyiz harcı ve giderlerini ikmal etmesi hususunda muhtıra gönderilmesine, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 25.9.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
(Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2020/14-349 Esas, 2020/754 Karar no ve 13/10/2020 tarihli kararı) Somut olay incelendiğinde; adli yardım isteminde bulunan davalılar ticaret şirketi olup 6100 sayılı HMK'nın 334/2. maddesinde adli yardımdan yararlanabilecek tüzel kişilerden olmadığından Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin adli yardım talebinin reddine ilişkin kararı yasaya uygun olup itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2) Davalılardan ..., ..., ... ve ...’in itirazlarının incelenmesinde ise; Somut olayda adli yardım talebine ilişkin dilekçe ve ekinde yer alan bilgi ve belgeler, tek başına adli yardım talebinde bulunan davalıların ödeme gücünden yoksun olduğunu ispatlar nitelikte değildir. Açıklanan nedenle Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin adli yardım talebinin reddine ilişkin kararı yasaya uygun olduğundan, davalıların yerinde bulunmayan itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir....
Adli yardım talebinde bulunan gerçek kişi veya tüzel kişinin yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığını gösteren mali durumuna ilişkin belgeleri de mahkemeye ibraz etmesi gerekir. Adli yardım talebinde bulunanın ödeme gücünden yoksun olup olmadığı, bu belgeler incelenerek belirlenecektir. Bu açıklamalar ışığında adli yardım talebini içeren dilekçe ile ekindeki belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde; adli yardım talebinde bulunan davalının ödeme gücünden yoksun olduğuna ilişkin belge sunulmadığından adli yardım talebinde bulunan tarafın, kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin gereken temyiz yoluna başvuru giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olduğu yönünde kanaat oluşmadığından, adli yardım talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. Bu itibarla; 1....
Bu durumda, 6100 sayılı HMK’nın konuyla ilgili ve emredici nitelikteki 336/2. maddesi hükmünün hilafına, davalının adli yardım talebini haklı gösterecek yeterli bilgi ve belge sunulmadığından adli yardım talebinin makul ve inandırıcı olmadığı kanısına varılmakla, davalının kanun yoluna ilişkin harç ve giderler bakımından adli yardım talebinin HMK’nın 337/2. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir. 2- Davalı ...’in kanun yoluna ilişkin adli yardım talebinin reddi nedeniyle, davalıya işbu adli yardım talebinin reddi kararının tebliği, bu karara itiraz süresinin beklenmesi, itiraz edilmediği veya itirazı reddedildiği taktirde 1086 sayılı HUMK’nın 5236 sayılı Kanun ile değişik 434. maddesi uyarınca peşin temyiz harcının ve dosyanın Yargıtay’a sevk giderinin ikmali için gerekli işlemler yapılmak üzere dava dosyasının yerel mahkemeye geri çevrilmesine karar vermek gerekmiştir....
in ... tarafından gerçekleştirilen eylemler esnasında kullanılan bıçağın sanık ... tarafından bu sanığa verildiğine dair tanık Gizem'in soruşturma aşamasındaki beyanı ve dosya kapsamındaki diğer beyanları ile uyuşmayan beyanı dışında sanığın savunmasının aksine bir delil bulunmadığından bu sanık açısından adam öldürme suçuna yardım etme, adam öldürmeye teşebbüs suçuna yardım etme, kasten yaralamaya yardım etme suçlarından dolayı ayrı ayrı suçu işlediğinin sabit olmaması gerekçesiyle CMK'nun 223/2-e maddesi uyarınca beraatine, 3- Sanık ... hakkında diğer hakkında mahkumiyet hükmü verilen ...'ın maktul ...'ı öldürmesi eylemine yardım etme, ...'a yönelik öldürmeye teşebbüs etme eylemine yardım etme, ...'...
Hukuk Dairesinin yukarıda belirtilen 17.02.2020 tarihli ek kararına karşı süresi içinde davacı tarafından adli yardım talepli olarak temyiz isteminde bulunulmuştur. II. ÖN SORUN 10. Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında öncelikle; davacının, Özel Daire kararını adli yardım talepli olarak temyiz etmesi karşısında, HMK’nın 336/3. maddesi gereğince kanun yoluna başvuru sırasında yapılan adli yardım talebinin Hukuk Genel Kurulunca mı yoksa Yargıtay 12. Hukuk Dairesince mi inceleneceği, adli yardım talebinin Hukuk Genel Kurulunca inceleneceği sonucuna varılması durumunda, davacının kanun yoluna başvuru sırasındaki adli yardım talebinin yerinde olup olmadığı hususları ön sorun olarak tartışılmış ve değerlendirilmiştir. III. GEREKÇE 11....
Hukuk Dairesinin yukarıda belirtilen 17.02.2020 tarihli ek kararına karşı süresi içinde davacı tarafından adli yardım talepli olarak temyiz isteminde bulunulmuştur. II. ÖN SORUN 10. Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında öncelikle; davacının, Özel Daire kararını adli yardım talepli olarak temyiz etmesi karşısında, HMK’nın 336/3. maddesi gereğince kanun yoluna başvuru sırasında yapılan adli yardım talebinin Hukuk Genel Kurulunca mı yoksa Yargıtay 12. Hukuk Dairesince mi inceleneceği, adli yardım talebinin Hukuk Genel Kurulunca inceleneceği sonucuna varılması durumunda, davacının kanun yoluna başvuru sırasındaki adli yardım talebinin yerinde olup olmadığı hususları ön sorun olarak tartışılmış ve değerlendirilmiştir. III. GEREKÇE 11....
Hukuk Dairesinin yukarıda belirtilen 17.02.2020 tarihli ek kararına karşı süresi içinde davacı tarafından adli yardım talepli olarak temyiz isteminde bulunulmuştur. II. ÖN SORUN 10. Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında öncelikle; davacının, Özel Daire kararını adli yardım talepli olarak temyiz etmesi karşısında, HMK’nın 336/3. maddesi gereğince kanun yoluna başvuru sırasında yapılan adli yardım talebinin Hukuk Genel Kurulunca mı yoksa Yargıtay 12. Hukuk Dairesince mi inceleneceği, adli yardım talebinin Hukuk Genel Kurulunca inceleneceği sonucuna varılması durumunda, davacının kanun yoluna başvuru sırasındaki adli yardım talebinin yerinde olup olmadığı hususları ön sorun olarak tartışılmış ve değerlendirilmiştir. III. GEREKÇE 11....
Hukuk Dairesinin yukarıda belirtilen 17.02.2020 tarihli ek kararına karşı süresi içinde davacı tarafından adli yardım talepli olarak temyiz isteminde bulunulmuştur. II. ÖN SORUN 10. Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında öncelikle; davacının, Özel Daire kararını adli yardım talepli olarak temyiz etmesi karşısında, HMK’nın 336/3. maddesi gereğince kanun yoluna başvuru sırasında yapılan adli yardım talebinin Hukuk Genel Kurulunca mı yoksa Yargıtay 12. Hukuk Dairesince mi inceleneceği, adli yardım talebinin Hukuk Genel Kurulunca inceleneceği sonucuna varılması durumunda, davacının kanun yoluna başvuru sırasındaki adli yardım talebinin yerinde olup olmadığı hususları ön sorun olarak tartışılmış ve değerlendirilmiştir. III. GEREKÇE 11....