Bu nedenlerle kanun koyucu, yardım nafakasını kişinin ve toplumun vicdanına bırakmamış, kanuni bir ödev olarak düzenlemiştir. Ne var ki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için gerekli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde TMK.'nun 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir. Somut olayda; davacının emekli maaşı aldığı, 1.432.36 TL olan maaşının 207.20 TL bölümünün nafaka ödemesi için kesildiği, davacının boşandığı eşine yoksulluk nafakası ödediği, kira ödemediği,yeniden evlendiği tespit edilmiştir. Davacı, boşandığı eşine yoksulluk nafakası ödeyecek gelire sahip olduğuna göre yardım nafakasına muhtaç durumda değildir, yardım nafakasının takdir edilmesini gerektiren yasal koşullar somut olayda gerçekleşmemiştir....
Dosya içeriğine göre davacı daha önce aylık 200,00 TL olarak hükmedilen yardım nafakasının aylık 2.000,00 TL olarak belirlenmesini talep etmiş, mahkemece aylık 300,00 TL yardım nafakasına hükmedilmiştir. Davacın aylık 1.700,00 TL'lik talebinin reddine karar verilmiş olup, davacı tarafınan temyize konu edilen ve reddine karar verilen yıllık nafaka tutarı üzerinden belirlenen toplam miktar 20.400,00 TL olup Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 378.291,55 TL’nin altında kalmaktadır. KARAR Açıklanan sebeple; Davacı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE, Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine, Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine 10.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçeşinde; davalının babası olduğunu, ... öğrencisi olduğunu, gelirinin bulunmadığını, bu nedenle aylık 850,00 TL yardım nafakasının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile aylık 500 TL yardım nafakasının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
nın reşit olması sebebiyle ...yönünden iştirak nafakası taleplerini yardım nafakası olarak ıslah etmiştir. Davalı süresinde cevap dilekçesi sunmamıştır. Dava, iştirak nafakasının arttırılması ve yardım nafakası talebine ilişkindir. Mahkemece, kısa kararda; davacı ... yönünden davanın kısmen kabulüne, dava tarihinden itibaren 400TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacının müşterek çocuk ...yönünden talebinin kısmen kabulüne, ... 8....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ALAÇAM ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 26/03/2015 NUMARASI : 2014/304-2015/111 Taraflar arasındaki yardım nafakasının yükseltilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın yetki yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; müvekkili lehine hüküm altına alınmış olan aylık 500 TL yardım nafakasının yetersiz kaldığını ileri sürerek; nafakanın 500 TL'den 900 TL'ye yükseltilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın müvekkilinin yerleşim yerinde açılması gerekirken, davacının dahi gerçek yerleşim yeri olmayan yerde açıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir....
Davacının yüksek öğrenim gördüğü, pandemi dolayısıyla uzaktan da olsa öğrenim durumunun örgün olduğu, sabit herhangi bir gelirinin ya da refah seviyesinde sayılacak mal varlığının bulunmadığı, annesi ve iki kız kardeşiyle birlikte yaşadığı, yardım edilmediği takdirde yoksulluğa düşecek durumda olduğu, davalının iş insanı olup ticarî faaliyetlerle ilgilendiğine ilişkin sosyal ekonomik durumunun göz önüne alındığı" gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile dava tarihi olan 02/09/2020 tarihinden itibaren başlamak üzere aylık 1.000,00 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Bağımsız Tedbir Nafakası-Yardım Nafakası-Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalılar vekili tarafından kusur belirlemesi, tedbir, yardım ve yoksulluk nafakalarının ve tazminatların miktarı, geçmişe dönük bir yıllık parasal katkı alacağının reddi, vekalet ücreti, ziynet alacağının reddi yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Tarafların yardım nafakasına ve davacı-karşı davalı kadın eşin ziynet alacağının reddine yönelik temyiz dilekçelerinin incelenmesinde; Hüküm altına alınan yardım nafakasının yıllık miktarı ile yardım nafakasının reddedilen kısmının yıllık miktarı, kadının reddedilen ziynet alacağının miktarı karar tarihindeki temyiz...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yardım nafakası davasının yapılan muhakemesi sonunda yerel mahkemece verilen red kararı davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dilekçesinde; 2 yıllık .....sınıf öğrencisi olduğunu, şehir dışında yurtda kaldığını, 18 yaşını bitirdiğinden nafakanın kesildiğini, bu itibarla 500 TL yardım nafakasına hükmolunmasını istemiş; mahkemece dava iştirak nafakasının artırılması davası olarak değerlendirilmiş; yapılan araştırmalar neticesinde davalının sosyal ve ekonomik durumunda herhangi bir değişiklik olmaması, ayrıca davalının müşterek çocuklarına zaman zaman elinden gelen gayretler çerçevesinde yardım ettiğine ilişkin belgelerin dosyaya sunulması nedeniyle davacı tarafça açılan davanın reddine karar verilmiştir....
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren aylık 500, TL yardım nafakasının davalı babadan alınarak davacıya ödenmesine karar verildiği, kararın usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından verilen karar da takdir edilen miktarın yetersiz olduğu yönünden istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özet ile; İlk Derece Mahkemesince verilen kararın takdir edilen miktarın yetersiz olması nedeniyle usul ve yasaya aykırı olduğu, günün ekonomik koşullarına göre aylık 500,00 TL yardım nafakasının yetersiz olduğu, davalının ekonomik durumunun tespit edilenden daha iyi olduğu, emekli maaşının ve kira gelirinin olduğu, aylık ortalama gelirinin 10.000,00 TL olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılarak, talep gibi yardıma nafakasına karar verilmesini istinaf kanun yolu ile talep etmiştir....
Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde yoksulluğa düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir. Eğitime devam etmekte olan kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimi tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir....