İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince özetle; davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuk yararına daha önce hükmedilen aylık 150 TL iştirak nafakasının aylık 350 TL'ye çıkarılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili süresinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. GEREKÇE : Dava; iştirak nafakasının artırılması istemine ilişkindir. Yüksek yargıtayın yerleşen uygulamasına göre; nafaka yükümlüsüne göre ekonomik yönden güçsüz olan nafaka alacaklısı tarafından açılan nafaka bağlanması veya bağlanan nafakanın değişen şartlar nedeniyle artırılması istemli davaların kısmen kabul edilmesi halinde, yargılama giderlerinin (ve bu giderlere dahil olan vekalet ücretinin) davalı tarafa yükletileceği, ayrıca davanın reddedilen kısmı nedeniyle davalı lehine yargılama giderine (ve vekalet ücretine ) hükmedilmeyeceği kabul edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yardım nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçeşinde; müvekkilinin davalının kızı olduğunu, ... Aile Mahkemesi’nin 2013/535 Esas- 2013/992 Karar sayılı ilamı ile müvekkili lehine 600 TL yardım nafakasına hükmedildiğini ancak aradan geçen zaman içerisinde müvekkilinin ihtiyaçlarının arttığını ve nafakanın yetersiz kaldığını, davacının ... Üniversitesi, Ticari Bilimler Fakültesi Uluslararası Lojistik ve Taşımacılık Bölümünün yüzde elli burslu öğrencisi olduğunu, yıllık okul ücretinin 11.880 TL olduğunu, bu nedenle yardım nafakasının 1.500 TL'ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir....
takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davalı tarafın tüm, davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2- Davacının nafakanın başlangıç tarihine yönelik temyiz talebine gelince; Somut olayda hükmedilen yardım nafakasının başlangıç tarihi belirtilmemiştir. ./.. -2- 28/11/1956 tarih ve 15 E.-15 K.sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm ifade eder....
Davacı vekili dilekçesinde; ödenen iştirak ve yoksulluk nafakalarının yetersiz kaldığını ileri sürerek; davacı için yoksulluk nafakasının 300 TL’ye, müşterek çocuk için ise iştirak nafakasının 260 TL’ye çıkartılmasına karar verilmesi talep ve dava edilmiştir....
Aile Mahkemesinin 04/07/2018 tarih ve 2018/106 E. - 371 K. sayılı ilamı ile, davacı için takdir edilen yardım nafakasının dava tarihi olan 09/03/2018 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 550 TL'ye çıkarılmasına karar verilmiş, işbu dava ise 19/06/2020 tarihinde açılmıştır. Tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında önceki karardan sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ispat edilmemiştir. O halde; yardım nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden, davacı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasına, davanın kısmen kabulü yönünde karar verilmesi gerektiği kanaati ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
O halde, mahkemece yapılacak iş; tarafların ekonomik sosyal durumları, nafakanın niteliği, davalının gelir durumu, davacının giderleri, mirasçılıkta da aynı sırada yer alan dava dışı annenin de nafakaya katılma yükümlülüğü değerlendirilerek ve hakkaniyet ilkesi (TMK 4. maddesi )de gözetilerek; daha uygun bir yardım nafakası takdir etmekten ibarettir. Ayrıca, mahkemece oluşturulan hükümde; yardım nafakasının karar tarihinden itibaren ödenmeye başlanacağı belirtilmiştir. 28/11/1956 tarih ve 15 E.-15 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm ifade eder. Buna göre, yardım nafakasının ödenmesine dava tarihinden itibaren hükmetmek gerekirken;davacının aleyhine olacak şekilde karar tarihinden itibaren ödenmesine karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunmamıştır....
Bölge adliye mahkemesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; davalı babanın istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile davacı ergin çocuk yararına ilk derece mahkemesince hükmedilen aylık 17.000,00 TL yardım nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 10.000,00 TL yardım nafakasına indirilmesine karar verilmiş, hüküm bu sefer taraflarca yukarıda sınırlandırıldığı şekilde temyiz edilmiştir. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-b bendi uyarınca "Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 Sayılı Kanun'un 44 üncü maddesi ile de 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298 inci maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür. Karar tarihi itibarıyla bu miktar "107.090,00 TL" olarak belirlenmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince özetle; yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine, müşterek çocuk yararına daha önce hükmedilen iştirak nafakasının aylık 800 TL'ye çıkarılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın süresinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddi ve iştirak nafakasının artırım miktarı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. GEREKÇE : Davalar; iştirak ve yoksulluk nafakalarının artırılması istemine ilişkindir. Yoksulluk nafakasının arttırılması davası yönünden; TMK. nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....
DAVA TARİHİ : 16.01.2023 KARAR : Davanın kabulüne Taraflar arasında, İlk Derece Mahkemesinde görülen yardım nafakasının kaldırılması davasında davanın kabulüne karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesince istinaf incelemesinden geçmeden kesinleşen kararın kanun yararına temyizen incelenmesi Adalet Bakanlığı tarafından istenilmiş olmakla; Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının yardım nafakası aldığını ancak eğitim hayatının sona erdiğini ve çalışmaya başladığını belirterek icra dosyasında nafakanın kaldırılmasının istendiği 18.11.2022 tarihinden aksi halde dava tarihinden itibaren yardım nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde dava tarihi itibariyle nafakanın kaldırılması yönünden davayı kabul ettiğini beyan etmiştir. III....
Davacı taraf kendi adına yardım nafakasının artırılmasını talep etmiştir. Davacı Merve için artırım talep edilip kabul edilen yardım nafakasının bir yıllık toplam artış tutarının 1.250x12=15.000,00 TL olduğu, kararı davalı istinaf ettiğinden kararın kabul kısım itibariyle Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341/2. maddesi gereğince miktar itibariyle kesin nitelikte olduğu, bu durumda davalının istinaf başvurusunun miktar itibariyle reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış, bu doğrultuda aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....