Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; anne ve babasının boşandığını, üniversite öğrencisi olduğunu, masraflarını annesinin karşıladığını, davalı babasının maddi ve manevi destek vermediğini belirterek, aylık 500,00 TL yardım nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı; emekli olduğunu, çalışmadığını, mali açıdan zor durumda olduğunu, aylık 100 TL nafaka ödeyebileceğini belirtmiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren aylık 100 TL yardım nafakasının davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yardım nafakası talebine ilişkindir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yardım ve iştirak nafakası davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Mahkemece reşit olan davacı ... için hükmedilen yardım nafakasının karar kesinleşinceye kadar tedbir nafakası olarak isimlendirilmiş olması reşit olmayan ... için hükmedilen iştirak nafakasının karar kesinleşene kadar tedbir nafakası olarak isimlendirilmiş olması sonuca etkili olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yardım nafakası davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının 1990 doğumlu olduğunu, halen ......

        Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinimlerinin sağlanması gerekmez. Bu bağlamda; mahkemece yardım nafakası miktarı belirlenirken; davacının ihtiyaçları ve anne babanın geliri, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları göz önünde bulundurulmalıdır. TMK'nın 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi gözetilerek belirlenecek nafakanın davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olması gerekir....

        Somut olayda; davacı yoksulluk nafakasını tahsil edemediğini belirterek, davalı babasından yardım nafakası talebinde bulunmuş, mahkeme tarafından davalının boşandığı eşinden yoksulluk ve iştirak nafakası aldığı, 2011 yılından beri nafaka arttırım davası açmadığı, annesinden kalan iki katlı evde yaşadığı, diğer evden kira geliri elde ettiği, davacının çalışmasına engel bur durumunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacının boşandığı eşinden yoksulluk ve iştirak nafakası alması, davalı babasından yardım nafakası almasına engel teşkil etmez. Davacı, boşandığı eşinden yoksulluk ve iştirak nafakasını tahsil edemediğini belirterek bu davayı açmış, delil olarak da Malatya 8....

        Tarafların ve dava dışı yardım nafakası yükümlüsü konumundaki davacının annesinin tespit edilen ekonomik sosyal durumları, davacının hali hazırda özel üniversitede öğrenci olup eğitim hayatının devam ettiği, çalışmadığı, herhangi bir geliri olmadığı, davalının ise halihazırda geliri olmadığı, çalışmadığı, tanık beyanı ve dosyaya yansıyan SGK kayıtları ile de sabit ise de, davalının evli ve iki çocuklu olması, eşinin asgari ücretle çalışıp 1.700 TL kira ödemesi hususları dikkate alındığında dosyaya yansımayan geliri olduğu kanaati oluşmakla en az asgari ücretle geçimini sağladığı gözetilerek çocuğuna karşı yardım nafakası yükümlülüğü bulunduğu, annenin de yapacağı muhtemel katkı dikkate alınarak davacı için hükmedilen yardım nafakası miktarı yüksektir....

        Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinimlerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir....

        Yardım nafakası, aile bireylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olup, ahlak kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir. Yardım nafakası isteyenin kusuru ile yardıma muhtaç duruma düşmüş olması, yükümlüyü borcundan kurtarmamaktadır. Aile bağlarının herhangi bir nedenle zayıflamış olması da yükümlülüğü ortadan kaldıran bir neden olarak düzenlenmemiştir. Bu nedenlerle kanun koyucu, yardım nafakasını toplum ve kişilerin vicdanına bırakmamış, kanuni bir ödev olarak düzenlemiştir. Kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, yasa maddesinde sayılı kişilerden yardım nafakası isteyebilir. Ne varki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır....

          Dolayısıyla, açıköğretim fakültesinde okuyor olmak, babanın yardım nafakası yükümlülüğünü ortadan kaldıran bir sebep olarak kabul edilemez (HGK, 2013/3-1627 E., Yukarıya alınan açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde, SGK kaydı bulunmayan davacının halen açık öğretim lisesinde öğrenci olduğu, Mahkemece 01.07.1996 doğumlu davacının ergin olduğu ve zabıta araştırmasında çalışıyor olduğunun bildirildiği gerekçesiyle yardım nafakası talebi yönünden davanın reddine karar verildiği anlaşıldığına göre, sadece müzekkere cevabı ile yetinilip davacının bu husustaki delilleri toplanmadan yardım nafakası talebinin reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Yardım nafakasına ilişkin davada; ilk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı taraf, reddedilen davaya yönelik süresinde istinaf talebinde bulunmuşlardır. Türk Medeni Kanununun 364/1. maddesine göre; herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan alt soyuna nafaka vermekle yükümlüdür. Aynı kanunun 365.maddesinin 2.fıkrasında davanın; davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibaret olduğu düzenlenmiştir. Nafaka davası, mirasçılıktaki sıra göz önünde tutularak açılır. (TMK m. 365) Nafaka alacaklısı kişi, miras hukuku kuralları çerçevesinde ilk olarak kim ya da kimler kendisine mirasçı olacaksa öncelikle onlardan yardım nafakası talebinde bulunabilir. Mirasçılıktaki sıra takip edilmeksizin açılan yardım nafakası davasının dinlenme olanağı yoktur....

            UYAP Entegrasyonu