Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca sözkonusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinmelerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir. Somut olayda, davacı 1994 doğumludur ve eğitim çağındadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde, müvekkili olan davacının, davalının kızı olduğunu, üniversite eğitimi aldığını beyan ederek, aylık 1200 TL yardım nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, aylık 120 TL yardım nafakasına karar verilmiş, verilen bu hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yardım nafakası talebine ilişkindir. TMK.nun 328.maddesi gereğince, anne babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder....
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; kardeşlerin kanunen bakmakla yükümlü olunan kişiler arasında sayılmadığını, nitekim bakım nafakası değil, şartları varsa yardım nafakası ödemekle yükümlü tutulduklarını, davalıların nafaka yükümlüsü sayılmasının mümkün olmadığını, müvekkillerinin refah içinde yaşamadıklarını, kabul anlamına gelmemekle birlikte talep edilen nafaka miktarının da yüksek olduğunu belirterek, davanın her bir davalı açısından reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; Dava niteliği gereği TMK'nunn 364. Maddesi uyarınca yardım nafakası istemine ilişkindir. Madde metnine göre " Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür. Kardeşlerin nafaka yükümlülükleri, refah içinde bulunmalarına bağlıdır....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dava, yardım nafakası istemine ilişkindir. Davalı baba tarafından açılan boşanma davası nedeniyle annenin ayrı yaşama hakkı bulunduğu, davacı ...'in kısıtlanmasına karar verilerek anne ve babanın velayeti altına alındığı, daha önce açılan nafaka davası sonucunda anneye tedbir nafakası verilmesine, ... hakkında ise vesayet kararı bulunmadığından istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece; boşanma davasının kesinleşmediği, ...'in velayetinin anne ve babada bulunduğu ve adı geçen için önceden nafaka takdir edildiği belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir. Yardım nafakası, yardım edilmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan yakına yaşaması için gerekli yardımın teminine yönelik ahlaki ve hukuki bir yükümlülük olup, TMK.'nun 364.vd. maddelerinde düzenlenmiştir. Davacı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : SEYDİŞEHİR ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 02/05/2014 NUMARASI : 2013/387-2014/220 Taraflar arasında görülen yardım nafakası davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesi ile davacının öğrenci olduğunu, eğitim giderleri bulunduğunu belirterek 500.00 TL yardım nafakası talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesi ile davanın reddini istemiştir. Mahkemece aylık 200.00 TL yardım nafakası takdir edilmiş,hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. TMK.nun 328/1.maddesinde “Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder.”...
Davacının 18 yaşını doldurmuş olmakla birlikte hâlen üniversite öğrencisi olup öğrenim hayatına devam ettiği, TOBB ETÜ Ekonomik ve Teknoloji Üniversitesi'nin Bilgisayar Mühendisliği bölümüne 09/03/2014 tarihinde kayıt yaptırdığı ve hâlen öğrencileri olduğu, tarafların sosyal ekonomik durumları, paranın satın alma gücü ile TMK'nın 4. maddesinde düzenlenen hakkaniyet ilkesi nazara alınarak, davacı lehine aylık 1.500,00 TL yardım nafakası ile ÜFE artışına hükmedildiği, yıllık okul ücretinin yardım nafakasının miktarının belirlenmesi ve annenin davacının yardım nafakası miktarına katkısı da nazara alınarak, yardım nafakası miktarı içinde değerlendirildiği, TMK'nın 328. maddesi gereğince davacının nafaka dışı okul ücret talebinin reddine karar verildiği" gerekçesiyle, davacının 39.540,00 TL okul ücretine ilişkin davasının reddine, davacının yardım nafakası talebinin kısmen kabulü ile, davacı lehine dava tarihinden itibaren geçerli aylık 1.500,00 TL yardım nafakasına, nafakanın her yıl ÜFE oranında...
Ancak; dava, iştirak nafakasının artırılması istemiyle açılmış olup, yargılama sırasında müşterek çocuğun ergin olması nedeniyle davaya yardım nafakası olarak devam edilmiştir. Bu nedenle davada iki ayrı nafaka istemi ve buna bağlı olarak iki ayrı davacı (nafaka alacaklısı) bulunmaktadır. Mahkemece verilen ilk hükümde sadece iştirak nafakasına hükmedilmiş ve yardım nafakası istemi reddedilmiştir. Hükmün her iki nafakaya yönelik temyiz edilmesi üzerine Dairemizce yukarıda açıklanan gerekçe ile bozulmuştur. Buna göre, bozma ilamına uyan mahkemece davacıların nafaka talepleri hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile sadece yardım nafakası yönünden karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Mahkemece; davacının evlenip boşandığı ancak boşanma davasına lehine nafakaya hükmedilmediği, ayrıca davacının halen Erciyes Üniversitesi Gıda Mühendisliği Fakültesi'nde öğrenci olduğu ve davalı babasının yardım ve desteğine ihtiyaç duyduğu gerekçesi ile tarafların sosyal ekonomik durumunları da göz önüne alınarak davanın kısmen kabulüne ve davacı için aylık 250 TL yardım nafakasına hükmedilmiş, karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. TMK.nun 364.maddesinde “Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür. Kardeşlerin nafaka yükümlülükleri, refah içinde bulunmalarına bağlıdır. Eş ile ana ve babanın bakım borçlarına ilişkin hükümler saklıdır” düzenlemesi yeralmaktadır. Yardım nafakası belirli yakınlıktaki hısımların birbirlerine yardım etmesini gerekli kılan ahlak kuralının bir hukuk kuralı durumuna getirilmesidir. Burada hısımlığın tanımlanması gerekir....
Somut olayda; davacılar ... ve ... dava dilekçesinde, kendileri için aylık 300,00'er TL yardım nafakası talep etmişlerdir. Ancak mahkemece kurulan hükümde talep aşılarak, davacılar... ve Tuba lehine 350'şer TL yoksulluk nafakasına karar verilmiştir. Bu durumda, mahkemece; taleple bağlılık kuralına aykırı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. Ayrıca; olayları izah taraflara, hukuki niteleme hakime ait bir görevdir. Somut olayda, davacılar... ve Tuba tarafından istenilen nafaka mahiyeti itibariyle TMK'nun 364/1. maddesi yardım nafakası niteliğindedir. Bu nedenle, davacılar... ve Tuba lehine hükmedilen nafakaların gerekçe kısmında "iştirak nafakası", hüküm kısmında ise "yoksulluk nafakası" olarak nitelendirilmesi doğru görülmemiştir,…” gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece önceki kararda direnilmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 14/01/2020 NUMARASI : 2019/527 ESAS - 2020/38 KARAR DAVA KONUSU : Nafakanın Artırımı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Aydın 1. Aile Mahkemesi'nin 2015/848 Esas 2017/370 Karar sayılı kararı ile boşandıklarını, davacı kadın için 300,00 TL yoksulluk nafakası takdir edildiğini, nafakının 500,00 TL'ye çıkarılmasını talep etmiştir. Davalı süresinde verdiği cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini talep etmiştir....