Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

sebebiyle yapı malikinin sorumlu olduğunu; bu zarar kapsamında intifa ve oturma hakkı sahipleri ile binayı inşa edenlerin müteselsil olarak sorumlu olduklarını; 4....

Maddesinde yer alan halefiyet maddesi gereğince müvekkil şirkete 10 gün içerisinde ödenmesi, aksi halde yasal yollara başvurulacağı ihtar edildiğini, ancak davalılar tarafından tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalıların dava konusu olaydaki sorumluluğu kusursuz sorumluluk olduğunu, bu nedenle yapı malikinin sorumluluğu gereğince dava dışı sigortalıya ödenen bedelden davalı malikler sorumlu olduğunu, davalı maliklerin TTK’da yer alan “yapı malikinin sorumluluğu” kapsamında 3. kişiye verilen zarardan kusursuz sorumlu olduğu doktrin ve yargıtay kararlarıyla da sabit olduğunu, TTK 1472. maddesi gereğince sigortacı müvekkil şirket tarafından dava dışı sigortalıya ödenen hasar tazminatının davalı idare tarafından davacı müvekkil şirkete ödenmesi gerektiğini, dava konusu olayda da davalılara ait yapıda çıkan yangına ilişkin olarak kusursuz sorumluluğu bulunduğundan ve Türk Ticaret Kanununun 1472....

Bir binanın veya diğer yapı eserlerinin maliki, bunların yapımındaki bozukluklardan veya bakımındaki eksikliklerden doğan zararı gidermekle yükümlüdür (TBK m.69).Yapı malikinin sorumluluğu, bir bina ya da diğer bir inşa eserinin bizatihi kendisinden kaynaklanan bir nedenle oluşan zarardan sorumluluğu kapsamakta olup, niteliği itibariyle kusursuz sorumluluk türlerinden "olağan sebep sorumluluğu"dur. Burada malike kurtuluş kanıtı sunma olanağı tanınmamıştır. Malik ancak illiyet bağını kesen sebeplerin (mücbir sebep, zarar görenin kendi kusuru, üçüncü kişinin ağır kusuru gibi) varlığı durumunda sorumluluktan kurtulabilir. Enerji nakil hatları da yapı eseri niteliğinde olup, bölgede elektrik enerjisinin dağıtımını yerine getirmektedir. Bu faaliyet, varlığı ve niteliği itibariyle bir tehlike ve dolayısı ile zarar ihtimali taşıdığından, davalı şirketin sorumluluğu, bir sebep sorumluluğu olan kusursuz (objektif) sorumluluktur....

Bir binanın veya diğer yapı eserlerinin maliki, bunların yapımındaki veya bakımındaki eksikliklerden doğan zararları gidermekle yükümlüdür. (TBK m.69) Yapı malikinin sorumluluğu, bir bina ya da diğer bir inşa eserinin kendisinden kaynaklanan bir nedenle oluşan zarardan sorumluluğu kapsamakta olup, niteliği itibariyle kusursuz sorumluluk türlerinden "olağan sebep sorumluluğu" dur. Burada malike kurtuluş kanıtı sunma olanağı tanınmamıştır. Malik ancak illiyet bağını kesen sebeplerin (mücbir sebep, zarar görenin tam kusuru, üçüncü kişinin ağır kusuru gibi) varlığı durumunda sorumluluktan kurtulabilir. Elektrik tesisleri de yapı eseri niteliğindedir. Elektrik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliği 5. maddesinde; kuvvetli akım tesislerinin, cana ve mala herhangi bir zarar vermeyecek ve tehlike oluşturmayacak bir biçimde yapılması gerektiği hükme bağlanmıştır. Bu bağlamda elektrik dağıtım şirketleri, elektrik verdiği ve abonelik tesis ettiği hatları denetlemek ve kontrol etmekle yükümlüdür....

    Bir binanın veya diğer yapı eserlerinin maliki, bunların yapımındaki veya bakımındaki eksikliklerden doğan zararları gidermekle yükümlüdür. (TBK m.69) Yapı malikinin sorumluluğu, bir bina ya da diğer bir inşa eserinin kendisinden kaynaklanan bir nedenle oluşan zarardan sorumluluğu kapsamakta olup, niteliği itibariyle kusursuz sorumluluk türlerinden "olağan sebep sorumluluğu" dur. Burada malike kurtuluş kanıtı sunma olanağı tanınmamıştır. Malik ancak illiyet bağını kesen sebeplerin (mücbir sebep, zarar görenin tam kusuru, üçüncü kişinin ağır kusuru gibi) varlığı durumunda sorumluluktan kurtulabilir. Elektrik tesisleri de yapı eseri niteliğindedir. Elektrik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliği 5. maddesinde; kuvvetli akım tesislerinin, cana ve mala herhangi bir zarar vermeyecek ve tehlike oluşturmayacak bir biçimde yapılması gerektiği hükme bağlanmıştır. Bu bağlamda elektrik dağıtım şirketleri, elektrik verdiği ve abonelik tesis ettiği hatları denetlemek ve kontrol etmekle yükümlüdür....

      Yargıtay kararlarında, öğretide bina ve yapı malikinin sorumluluğunun objektif özen yükümlülüğüne aykırılıktan doğan "ağırlaştırılmış" "olağan sebep sorumluluğu" olarak isimlendirilen bir kusursuz sorumluluk halidir. Zarar ile özen eksikliği arasında uygun nedensellik bağının sorumluluk için yeterli olup özel hukuk sorumluluğu bakımından her zaman kusur unsurlarının bulunması zorunlu değildir. Bu gibi durumlarda kusur aranmayacaktır. Burada malike kurtuluş kanıtı sunma olanağı tanınmamıştır. Malik ancak illiyet bağını kesen sebeplerin (mücbir sebep, zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusuru gibi) varlığı durumunda sorumluluktan kurtulabilir. Başka bir anlatımla,bir bina ve yapı tesis ve benzerlerinin zarara neden olması durumunda yapı malikinin sorumlu tutulabilmesi için zararın bina ve yapının yapımı veya bakımındaki özen eksikliğinden doğmuş olması zarar ile yapımı veya bakım eksikliği arasında uygun bir nedensellik bağı bulunması gereklidir....

      Yapı eserinin maliki, bunların hiç kimse ve hiçbir şey için tehlike taşımayacak şekilde yapılmasını ve işlemesini garanti etmekle yükümlüdür. Bu nedenle, bir yapı eserinde herhangi bir yapım bozukluğu olmasa bile, ek güvenlik ve koruma tertibatının bulunmaması yine de bir bakım eksikliği sayılır. Yapı sahibinin sorumluluğu, bir bina ya da diğer bir inşa eserinin bizatihi kendisinden kaynaklanan bir nedenle oluşan zarardan sorumluluğunu kapsamaktadır. Bu sorumluluk, objektif özen yükümlülüğüne aykırılıktan doğan "ağırlaştırılmış" bir kusursuz sorumluluk halidir.Kusur aranmaksızın sorumluluğun düzenlendiği haller, kusursuz sorumluluk halleri olarak ifade edilmektedir. Doktrinde kusursuz sorumluluk halleri olağan sebep sorumluluğu-tehlike sorumluluğu şeklinde ikili ayırıma tabi tutulurken, TBK tarafından açıklanan hakkaniyet sorumluluğu-özen (sebep) sorumluluğu-tehlike sorumluluğu şeklinde ayırıma tabi tutulduğu görülmektedir....

        Uyuşmazlık, davalının sorumluluğunun 6098 sayılı TBK'nın 69. maddesinde düzenlenen "yapı malikinin sorumluluğu" içerisinde mi değerlendirileceği yoksa aynı kanunun 301. maddesinde düzenlenen kiralayanın sorumluluğu" içerisinde mi değerlendirileceği noktasındadır....

        Somut olayda davalı, sigortalı işyerinin maliki olup, davacı yapı malikinin hasardan kusursuz sorumlu olduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Yapı malikinin kusursuz sorumluluğuna dayanıldığına göre görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir. Mahkemelerin görevi yasanın 1.maddesinde belirtildiği gibi, ancak kanunla düzenlenir ve kamu düzenindendir. Dava şartları arasında yer aldığı için, mahkemece taraflarca ileri sürülmese dahi yargılamanın her aşamasında re'sen dikkate alınması gerekir ve taraflar yönünden usulü kazanılmış hak oluşturmaz. Somut olayda, davaya bakmakla görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olması nedeniyle, bu aşamada esasa ilişkin nedenler incelenmeksizin, davacı vekilinin istinaf başvurusunun sadece bu nedenle kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1.a.3 ve 362/1.c maddeleri gereğince kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir....

          Eldeki davaya bakmaya istinaf karar ilamında da değinildiği üzere mahkememiz görevlidir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 69. maddesinde düzenlenen bina ve yapı eseri malikinin sorumluluğu, kusursuz sorumluluk türü olan özen (olağan sebep) sorumluluğudur. 6098 sayılı TBK'nun 69/1. maddesinde "Bir bina veya imal olunan herhangi bir şeyin maliki, o şeyin fena yapılmasından yahut muhafazadaki kusurundan dolayı mesul olur." denilmektedir. Bina veya yapı eseri malikinin sorumluluğu, yapı eserinin yapımındaki bozukluğa veya bakımındaki eksikliğe dayanmaktadır. Sorumluluğun doğmasında, yapılıştaki bozukluk-bakım eksikliği ayrımının bir önemi bulunmamaktadır. Zira, malikin sorumlu olması için bakım eksikliği veya yapılıştaki bozukluktan herhangi birinin varlığı yeterli görülmektedir....

          UYAP Entegrasyonu