WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın temyiz itirazı yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, B-Sanık hakkında "Kimliği hakkında yalan beyanda bulunma" suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince; Sanığın eylemine uyan 765 sayılı TCK’nın 343/2. maddesinde tanımlanan suçun aynı Yasanın 102/4.maddesine göre 5 yıllık asli dava zamanaşımı süresine bağlı olup sanığın hükümlülüğüne karar verildiği 14.03.2006 tarihinden incelemenin yapıldığı tarihe kadar zamanaşımını kesen herhangi bir işlem yapılmadan bu sürenin geçmiş bulunması, Bozmayı gerektirmiş, ...'...

    Sulh Ceza Mahkemesi TARİHİ : 11/05/2012 NUMARASI : 2010/1228 (E) ve 2012/1670 (K) SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan 1- Olay günü görevli polis memurları tarafından kimlik bilgileri sorulan sanığın görevlilere kendisini H.K. olarak tanıttığı, Polnet sorgulamasında bu kimlikte kimsenin bulunmadığının belirlenmesi üzerine kimliğinin tespit edilmesi amacıyla emniyete götürüldüğüne dair tutanak tutulduğu, bu tutanağın beyanı doğrulayıcı mahiyette olmaması nedeniyle üzerine atılı "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak" suçunun unsurları itibariyle oluşmadığı, ancak eyleminin mahallinde yaptırıma bağlanan 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 40/1. madde ve fıkrasında düzenlenen "kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunma" kabahatini oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- Kabule göre de; 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Özel belgede sahtecilik, resmi belgede sahtecilik, memura yalan beyanda bulunma HÜKÜM : Mahkumiyet I-Sanık hakkında resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak suçundan yapılan yargılama sonucunda; toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, II-Sanığın ...'a ait sürücü belgesini geri alabilmek amacıyla kendisini ... olarak tanıtıp onun adına kurs belgesini imzalayarak bu belgeyi kurs müdürlüğünden teslim aldıktan sonra ...'...

        savunmanının temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin ONANMASINA, 3-Sanık ... hakkında görevli memura mukavemet ve kimliği hakkında yalan beyanda bulunma suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde: Sanığa yüklenen ve 765 sayılı TCK'nın 343/2, 260. maddelerine uyan suçların gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre; aynı Yasanın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık zamanaşımının suç tarihi olan 07.08.2004 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazı yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK.nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 04.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, yalan beyanda bulunma HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: 1-Sanık ... hakkında ,yalan beyanda bulunmak suçundan kurulan hükmün yapılan temyiz incelemesinde ; Sanık ...'...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs, yalan beyanda bulunma HÜKÜM : ...'yi öldürmeye teşebbüs suçundan; TCK.nin 81/1, 35/2, 29/1, 53, 63 maddeleri uyarınca 8 yıl 4 ay hapis cezası, 2- Yalan beyanda bulunmak suçundan; TCK.nin 206/1, 62/1, 52. maddeleri uyarınca 2000 TL adli para cezası. Sanık ... hakkında; yalan beyanda bulunmak suçundan doğrudan verilen adli para cezası miktar itibariyle kesin olup, temyiz kabiliyeti bulunmadığından, temyiz talebinin CMUK'un 317. maddesi uyarınca REDDİNE karar verilmiştir. Mahkemece ortaya konulan kabul ve gerekçeye göre, sanık hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan hüküm kurulmasında isabetsizlik görülmemiş, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...'in, mağdur ...'...

              SUÇ : Hırsızlığa teşebbüs, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: 1-Suça sürüklenen çocuk hakkında resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; Anayasa Mahkemesi’nin 07.10.2009 günlü RG’de yayınlanan, 2006/65 esas ve 2009/114 karar sayılı, 1412 sayılı CMUK’nun 305. maddesinin 2. fıkrasının 1. bendine ilişkin iptal kararının 07.10.2010 tarihinde yürürlüğe girdiği, bu itibarla anılan tarihe kadar 5237 sayılı TCK’nın 50 ve 52. maddeleriyle, 1412 sayılı CMUK’nun 305. maddesinin 2. fıkrasının 1. bendi uyarınca; Doğrudan verilen 2.000 (dahil) TL’ye kadar adli para cezaları ile 5237 sayılı TCK’nın 50. maddesi uyarınca hapisten çevrilen 2.000 (dahil) TL’ye kadar adli para cezalarının kesin olduğu da gözetildiğinde; Hükmolunan cezanın miktar ve türüne göre; 21/07/2004 tarihinde yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanunun 3-B maddesiyle değişik...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Hırsızlık ve kimliği hakkında yalan beyanda bulunma HÜKÜMLER : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: I- Sanık hakkında katılan ...’a yönelik kimliği hakkında yalan beyanda bulunma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanık ...’in temyiz itirazı yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, II- Sanık hakkında katılan ...’na yönelik hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesine gelince; Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Kamu kurumu aleyhine dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik, memura yalan beyanda bulunma HÜKÜM : Mahkumiyet, beraat Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunun 29.12.2011 gün ve 2011/Bşk-42-42 Esas-Karar sayılı kararında belirlendiği gibi; 2797 sayılı Yargıtay Kanununun görevlerini düzenleyen 14. maddesinin 3. fıkrasının (a) bendinde; “Daireler arasında işbölümünün belirlenmesinde dava açılan belgedeki nitelendirme esas alınır. Açıklama ile sevk maddelerinin uyumsuz olduğu durumlarda, açıklamaya itibar edilir,” (b) bendinde de; “Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir” hükmüne yer verilmiştir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma HÜKÜM : Mahkumiyet Sanık ...’ın hüküm tarihinde başka suçtan tutuklu olarak cezaevinde bulunduğu anlaşıldığından; hüküm fıkrasına 5271 sayılı CMK’nin 263/1. maddesi gereğince, tutuklu bulunduğu ceza infaz kurumu ve tutukevi müdürüne beyanda bulunmak suretiyle veya bu hususta bir dilekçe vererek kanun yollarına başvurabileceği hususunun yazılmamış olması nedeniyle, 20.10.2014 tarihinde verdiği temyiz dilekçesinin süresinde olduğu kabul edildiğinden tebliğnamedeki temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerektiğine ilişkin görüşe iştirak edilmemiştir. 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür....

                      UYAP Entegrasyonu