"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak HÜKÜM : Mahkumiyet Olay günü başka bir suçtan araması bulunan sanığın yakalandığında görevlilere kendisini "..." ismi ile tanıttığı, ancak yapılan kontrolde henüz herhangi bir tutanak düzenlenmeden önce gerçek kimliğinin tespit edildiği ve tutanakların gerçek kimlik bilgilerine göre tanzim edildiği anlaşılmakla; üzerine atılı "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak" suçunun unsurları itibariyle oluşmadığı, eyleminin 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 40/1. madde ve fıkrasında düzenlenen "kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunma" kabahatini oluşturduğunun gözetilmemesi, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak sanığın lehine bulunan ve eylemine uyan 5326 sayılı Yasanın...
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 2- Sanık ... hakkında kamu malına zarar verme, görevli memura direnme ve memura yalan beyanda bulunma, sanık ... hakkında kamu malına zarar verme ve görevli memura direnme, sanık ... hakkında görevli memura direnme ve memura yalan beyanda bulunma, sanık ... hakkında memura yalan beyanda bulunma suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sanıkların ... terminalinde bulunan çay bahçasindeki konuşmalarının çevreden vatandaşlar tarafından duyularak hırsızlık için hazırlık yaptıklarının ihbar edildiği, polislerin geldiğinde durumdan haberdar olan sanıkların kaçmaya başladıkları, polis memurlarının sanıkları durdurup kimlik sorması üzerine, sanıkların; "Bizi tutamazsınız, suçumuz ne, bunun hesabını sorarız...
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ise 22.12.2014 gün ve 147952 sayı ile; "Somut olayda; kesinleşmiş mahkûmiyet hükmünün infazından kurtulmak amacıyla belge düzenleme yetkisine sahip kolluk kuvvetlerine kendisini mağdur ... olarak tanıtan, ancak görevliler tarafından tanındığı için belge düzenlenmeden gerçek durumun belirlendiği iddia ve kabul edilen sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK'nun 206. maddesinde hükme bağlanan memura yalan beyanda bulunma suçunu mu, 5237 sayılı TCK'nun 268/1. maddesi delaleti ile 267/1. maddesinde hükme bağlanan başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçunu mu, yoksa Kabahatler Kanununun 40. maddesinde hükme bağlanan suçu mu oluşturacağı hususu, itirazımızın özünü oluşturmaktadır. 5237 sayılı TCK'nun 206. maddesinde hükme bağlanan memura yalan beyanda bulunma suçu, 765 sayılı TCK'nun 343. maddesinin karşılığıdır. 765 sayılı TCK'nun 343/2. maddesindeki nitelikli hallere yeni yasada yer verilmemiş, yalnızca 'yalan beyanda bulunma' deyimine...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesi sırasında yalan beyanda bulunma HÜKÜM : Mahkumiyet 1-Sanık hakkında 13.02.2003 ve 03.07.2004 tarihlerinde işlediği resmi belgenin düzenlemesinde yalan beyan suçundan verilen mahkumiyet hükmüne ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK'nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen zamanaşımının, suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, Cumhuriyet savcısının ve sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Kişi hüviyet veya sıfatına ilişkin yalan beyanda bulunma HÜKÜM : TCK 206/1 maddeleri gereğince; 3 ay hapis cezası....
ifadesi alınırken kollukta, Cumhuriyet Savcısına verdiği ifadede, Sulh Ceza Mahkemesindeki sorgusunda kendi kimlik bilgileri yerine abisinin ismini vermesi şeklinde gerçekleşen olayda eyleminden dolayı, TCK'nın "fikri içtima"yı düzenlenen 44. maddesi gereğince, en ağır cezayı gerektiren "iftira" suçundan hüküm kurulmasıyla yetinilmesi gerekirken, ayrıca "yalan beyanda bulunma" suçundan da hükümlülük kararı verilmesi, B-Sanığın müştekiler ... ve ...'...
"İçtihat Metni"Tebliğname No : 11 - 2011/317543 MAHKEMESİ : Perşembe(Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesi TARİHİ : 22/06/2011 NUMARASI : 2008/153 (E) ve 2011/144 (K) SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan Sanığın olay tarihinde izin belgesinde iznini geçireceği adresi “... 145/6 Edirne” olarak yanlış belirtmesi sebebiyle hakkında resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçundan açılan kamu davasında; iznini Edirne'de arkadaşı Y.. T..'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan HÜKÜM : Beraat Sanığa yüklenen; CNC Reklam Tanıtım Hizmetleri Hediyelik Eşya İmalat Sanayi Ticaret Ltd. Şti'ni temsilen vekalet veren...'in ölümünden sonra kendisinde bulunan vekaletnameyi kullanarak, şirket adına olan aracı noterde satmak suretiyle resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma eyleminden, icra müdürlüğünde şirket alacaklısı konumunda bulunan ...'nın doğrudan doğruya zarar görmediği cihetle kamu davasına katılma hakkı bulunmayıp, usulsüz verilen katılma kararı da hukuken geçersiz olup hükmü temyiz etme hak ve yetkisi vermeyeceğinden, şikayetçi adına vekillerinin vaki temyiz istemlerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE, 09.06.2014 gününde oybirliği ile karan verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan Gereği görüşülüp düşünüldü: 1) İftira suçunun özel bir halini düzenleyen TCK.nın 268. maddesinde tanımlanan "başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması" suçunun oluşabilmesi için, kişinin işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimliği veya kimlik bilgilerini kullanması gerektiği, somut olayda; sanığa isnat olunan, sürücü belgesiz araç kullanma eylemi nedeniyle idari yaptırım gerektiren trafik ceza tutanağı düzenlenmesi sırasında müştekiye ait kimlik bilgilerini kullanarak imzalamasından ibaret eyleminin, TCK.nın 206. maddesinde düzenlenen resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçunu oluşturacağı ve hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması, 2) Kabul ve uygulamaya göre de; a) Gerekçeli...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması HÜKÜM : Mahkumiyet Gereği görüşülüp düşünüldü: Sanığa atılı “Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması” suçunun oluşabilmesi için, failin işlemiş olduğu bir suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma veya kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla hareket etmesi gerektiği, suç soruşturma veya kovuşturması için düzenlenenler dışındaki diğer resmi belgelerin düzenlenmesi aşamasında görevlilere kimliği ile ilgili yalan beyanda bulunma eyleminin TCK.nun 206/1. maddesinde öngörülen suçu oluşturacağı, somut olayda, sanığın trafik ceza tutanağı düzenlenmesi sırasında müştekiye ait kimlik bilgilerini içeren sahte sürücü belgesini ibraz etmesi ve verdiği kimlik bilgilerine göre sürücü belgesi geri alma tutanağının düzenlenmesine neden olması şeklindeki eylemin TCK’nın 206. maddesinde tanımlanan “Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan” suçunu oluşturacağı...