WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, davacının davalı şirkette ortak olduğu ve şirkete karşı alacak davaları açarak hisse bedelinin iadesi yönünde taleplerde bulunduğu, açılan davaların ... m. 405/... uyarınca "pay sahipleri sermaye olarak şirkete verdiklerini geri istemeyezler şeklindeki yasal düzenlemeye dayalı reddedildiği, davacının yabancı mahkemede dava açarak talebini hüküm altına aldırdığı davaya konu yabancı mahkeme kararının sonuçları ile Türk yargı kararlarının çeliştiği, eşitsizliğe ve istikrarsızlığa yol açacağı, kamu düzenine aykırı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir. Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup, mahkemece 5718 sayılı MÖHUK'nun 54. maddesinin (c) bendi uyarınca, yabancı mahkeme hükmünün Türk kamu düzenine açıkça aykırı olduğu gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir....

    Tasfiye payına mütaallik hakları mahfuzdur." şeklindeki yasal düzenlemeye dayalı reddedildiği, kararların da onandığı, davacıların ise yabancı mahkemede dava açarak talebini hüküm altına aldırdığı, davaya konu yabancı mahkeme kararının sonuçları ile Türk yargı kararlarının çeliştiği, eşitsizliğe ve istikrarsızlığa yol açacağı, kamu düzenine aykırı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir. Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup, mahkemece 5718 sayılı MÖHUK'nın 54. maddesinin (c) bendi uyarınca, yabancı mahkeme hükmünün Türk kamu düzenine açıkça aykırı olduğu gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir. Yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak alınmış ve kesinleşmiş ilamlar hakkında, yetkili mahkemenin tenfiz kararı verebilmesi için 5718 sayılı MÖHUK'nın 54/c maddesi uyarınca, hükmün kamu düzenine açıkça aykırı bulunmaması gereklidir....

      Yargı kararlarından alınacak harçlar ise 492 sayılı Harçlar Kanununda düzenlenmiş olup, Kanunun "Hakem Kararları" başlıklı 3. maddesi; "Hakem kararlarının infazı lazım geldiğine dair mahkeme başkanı veya hakim tarafından verilen şerhlerden, hakem kararının mahiyetine göre, karar ve ilam harcı alınır. Yabancı hakem kararları ile, kanun gereğince tahkim yolu ile halli mecburi olan davalardan da aynı suretle harç alınır" hükmünü taşımaktadır. "Yabancı Mahkeme İlamları" başlıklı 4. maddesinde ise; "Yabancı bir mahkeme tarafından verilen ilamların tenfizi için açılacak davalardan, bu ilamlarda hükmolunmuş şeyin değeri, nevi ve mahiyetine göre (1) sayılı tarife gereğince harç alınır" hükmü öngörülmüştür....

        Bu nedenle dairemizce dosya üzerinden yapılan incelemede: Dava vesayet kararına ilişkin yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizine ilişkindir. 5718 sayılı MÖHUK’da yabancı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi için uyulması gerekli usulî işlemlere ilişkin olarak, 50 ilâ 53. ve 55 ilâ 57. maddeler arasında esas itibarıyla tenfiz usulünün kapsamlı olarak düzenlendiği, tanımaya ilişkin usulî işlemlerin ise tenfize ilişkin hükümlere tabi tutulduğu anlaşılmaktadır (MÖHUK m. 58/1)....

        CEVAP Davalılar vekili cevap dilekçesinde; yabancı mahkeme ilamına konu davanın Türk mahkemelerinin münhasır yetkisi içinde kaldığını, yabancı mahkeme ilamının Türk kamu düzenine aykırı olduğunu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın Türk hukuk kurallarına göre çözümlenmesi gerektiğini, olayda yabancılık unsurunun bulunmadığını, uyuşmazlığa Alman hukukunun uygulandığının belirtildiğini, davacının yabancı Mahkemede açtığı davadaki talebinin anonim şirkette bulunan ortaklık payının iadesine ilişkin olduğunu, oysa davacının müvekkili şirketin ortağı olmadığını, müvekkili şirketin ortağı olmayan bir kişinin ortaklık payının iadesine karar verilemeyeceği gibi bu kararın tenfizine de karar verilemeyeceğini, davacının kanuna karşı hile yoluna giderek davasını Almanya'da açmak suretiyle sonuca ulaştığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. III....

          MAHKEME KARARLARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ: A.Mahkemece Verilen İlk Karar Mahkemece 17.06.2010 tarih, 2009/677 E. ve 2010/204 K. sayılı kararı ile davacının davalı şirkette ortak olduğu ve şirkete karşı alacak davaları açarak hisse bedelinin iadesi yönünde taleplerde bulunduğu, açılan davaların 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 405 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca "pay sahipleri sermaye olarak şirkete verdiklerini geri istemeyezler" şeklindeki yasal düzenlemeye dayalı reddedildiği, davacının yabancı mahkemede dava açarak talebini hüküm altına aldırdığı, davaya konu yabancı mahkeme kararının sonuçları ile Türk yargı kararlarının çeliştiği, eşitsizliğe ve istikrarsızlığa yol açacağı, kamu düzenine aykırı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilince temyiz edilmiştir. B....

            Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafından MÖHUK’ün 53. maddesinde belirtilen belgelerin sunulduğu, yine aynı Kanun’un 54. maddesinde belirtilen şartların bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile Federal Almanya Cumhuriyeti LG Neukölln Eyalet Mahkemesinin 10 C 206/10 sayılı ve OLG Berlin Mahkemesinin 83 S 50/12 sayılı kararlarının tanınmasına karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, yabancı mahkeme kararının tanınması istemine ilişkin olup, mahkemece, yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, 5718 sayılı MÖHUK’un 58. maddesi gereğince yabancı mahkeme ilamının kesin delil veya kesin hüküm olarak kabul edilebilmesi yabancı ilamın tenfiz şartlarını taşıdığının mahkemece tespitine bağlıdır....

              AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 24/11/2022 NUMARASI : 2022/357- 2022/970 DAVA KONUSU : Yabancı Mahkeme Kararlarının Tenfizi-Tanınması İstemli KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ve davalının, Hollanda Gelderland Mahkemesinin 06/11/2019 tarihli, C/05/343274/ES RK 18- 535 dosya numaralı sayılı kararı ile boşandıklarını, boşanma kararının 17/01/2019 tarihinde kesinleştiğini, davanın kabulü ile yabancı mahkeme kararının tanınmasına ve tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, dairemizce "… …. 2675 Sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Kanunun 42/1. maddesi "yabancı mahkeme ilamının kesin delil veya kesin hüküm olarak kabul edilmesi yabancı ilamın tenfiz şartlarını taşıdığının mahkemece tespitine bağlıdır.Tanımada 38 nci maddenin (a) ve (d) bentleri uygulanmaz" hükmünü içermekte olup, 42/2. maddesi ise " ihtilafsız kaza kararlarının tanınması da aynı hükme tabidir" demektedir. Bu durumda ihtilafsız kaza kararlarının tanınması imkan dahilindedir....

                Davanın açılması, tebligatların yapılması, delillerin toplanıp değerlendirilmesi hükmün verilmesi ve kesinleştirilmesi hakimin kanunununa tabidir. 5718 Sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunun 60-63. maddelerinde yabancı hakem kararlarının tenfizi düzenlenmiştir. Buna göre, “kesinleşmiş” ve “icra kabiliyeti kazanmış” veya “taraflar için bağlayıcı olan” yabancı hakem kararlarının tenfiz şartlarını, yabancı mahkeme kararlarının tenfizi şartlarından farklı olarak ayrıntılı olarak düzenlenmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu