Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

kararının aslı ve onaylı tercümesi ile Yabancı Mahkemede açılan dava dilekçesi ile yabancı Mahkeme kararının adli yoldan tebliğine dair evrakın dosyada bulunması dava şartlarından olup bu belgeler savunma hakkının ve karara karşı temyiz ve itiraz hakkının kullanılmasının, bu hakkın kullanılması ile kararın kesinleşmesinin ön şartı olduğunu, belirtilen belgeler dosyada mevcut olmadığından tenfiz kararı verilmesi mümkün olmadığını, ayrıca davacı tarafından dosya kapsamında bahsi geçen belgelerin arasında tenfizi talep edilen yabancı mahkemede açılan dava dilekçesi ile yabancı mahkeme kararının davalıya adli yoldan tebliğ edildiğine dair herhangi bir evrakın varlığından bahsedilmediğini, yabancı mahkeme kararlarının tanıma ve tenfizi kurumu MÖHUK 54 vd....

Buna göre, yabancı mahkeme kararının verilmesinde uygulanan hukuk ve bunun hangi ölçütlere göre uygulandığı değil, yabancı mahkeme kararının Türkiye’de icra edilmesi hâlinde meydana gelecek sonuçların Türk kamu düzenini ihlal edip etmeyeceğinin araştırılması gerekir. 10.02.2012 tarih ve 2010/1 Esas 2012/1 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, esasa uygulanan hukukun Türk Hukukundan farklı olması ya da Türk Hukukunun emredici kurallarına aykırı olması gibi nedenlerle yabancı mahkeme kararının tenfizi reddedilemez. 5718 sayılı Kanun (MÖHUK) nun 54/1-b maddesinde ise tenfiz kararı verilebilmesi için yabancı mahkeme ilâmının, Türk mahkemelerinin münhasır yetkisine girmeyen bir konuda verilmiş olması gerektiği düzenlenmiştir....

    Sonuç: Borçlu vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 28.09.2009 tarih ve 2009/10853 E., 2009/17033 K. sayılı onama ilamının kaldırılarak mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK'nın 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 23.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      , sonuç itibariyle tenfizi istenen yabancı mahkeme ilamının dava dilekçesinin ve gıyabi kararın diplomatik yolla tebliğine ilişkin tebliğ evrakı olmadığı için 1972 tarihli Almanya ve Türkiyenin de taraf olduğu Uluslararası Tebligatların Usulüne İlişkin Sözleşmenin 10. maddesindeki adi posta yoluyla tebliğine, Türkiye'nin ihtirazi kayıt koyduğu adi posta yolu ile tebliği benimsemediği gerekçesiyle yabancı mahkeme ilamının tenfizi şartları oluşmadığı için davanın reddine karar verilmiştir....

        Mahkemesinin 12 Haziran 2019 tarih ve ... dava numaralı dosyasında verilen kararın taraflarca itiraz edilmeksizin kesinleştiğini, yabancı mahkeme tarafından verilen kararın Türkiye'de tenfiz edilebilmesi için gerekli şartların 5718 sayılı MÖHUK'ta düzenlendiğini, Hollanda ile Türkiye arasında ilamların tenfizi konusunda karşılık bulunmakta olup, Lahey sözleşmesine taraf olduklarını, yabancı mahkeme kararının Türk Mahkemelerinin münhasır yetkisine girmeyen bir konuda olduğunu, keza söz konusu yabancı mahkeme kararının kamu düzenine de aykırı olmadığını beyanla, davacı şirketin 1.110.706USD+ 14.224,83Euro vadesi gelmiş alacağına takdiren teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı tesis edilmesini, ... Mahkemesinin 12 Haziran 2019 tarihli kararının tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Yabancı hakem kararlarının tenfizine ilişkin mahkeme kararından hakem kararının mahiyetine göre (Türk Hakem Kararları gibi) karar ve ilam harcı alınır. Bu durumda yabancı hakem kararının tenfizini isteyen taraftan başvurma harcı ve nispi harca tabi davalarda nispi karar ve ilam harcı alınır. (Prof.Dr.Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, Altıncı Baskı, cilt VI, 2001, sayfa 6210,6211) Somut olayda tenfizi istenen yabancı hakem kararının taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle yıllık %12 oranında basit faizle birlikte 42.192.12 USD’nin eldeki dosya davalısından alınıp, davacıya verilmesine ilişkin olduğu anlaşıldığından ve bu suretle davanın kabulü halinde nispi karar ve ilam harcına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde maktu karar ve ilam harcına karar verilmesi doğru değildir....

            Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Kanunu'nda kabul edilen sisteme göre, tenfiz hâkimince, yabancı mahkeme kararı esastan incelenemez ve hukuka uygunluğu denetlenemez. Şu durumda tenfiz hâkiminin, tenfiz şartları dışında, ilamın içeriği üzerinde incelemede bulunma hak ve yetkisi bulunmamaktadır. Tanınması ve tenfizi istenen kararın kesinleşme şerhini gösterir ... şerhli aslı ve onanmış örneğinin bulunup bulunmadığı mahkemece değerlendirilip karar verilmesi gerekir.Somut olaya bakıldığında; davacı tarafından tanınması ve tenfizi istenen kararların esas numaraları aynı olmakla birlikte tarihlerinin ve içeriklerinin farklı olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda her bir kararın ayrı ayrı aslı ve onaylanmış tercümesi ile kesinleşmesinin ve ... şerhinin olup olmadığı dosya kapsamından tespit edilememektedir....

              "İçtihat Metni" Daire : SEKİZİNCİ DAİRE Karar Yılı : 1989 Karar No : 480 Esas Yılı : 1987 Esas No : 915 Karar Tarihi : 06/06/989 ORTODONTİ DALINDA UZMANLIK BELGESİ ALAN DAVACININ, ORTODONTİ DALINDA DOKTORASINI ALMADIKÇA MERKEZİ SİSTEMLE DÜZENLENEN DOÇENTLİK YABANCI DİL SINAVINA ALINMAMASINDA İSABETSİZLİK OLMADIĞI HK. Davada, … Hekimliği Yüksek Okulunu bitirdikten sonra Ortodonti dalında uzmanlık eğitimini … Tıp Akedemisinde yapan davacının doçentlik sınavlarına alınma isteminin reddine ilişkin Üniversitelerarası kurul kararının iptali istenilmektedir. Doçentlik sınavlarına katılabilme koşullarını düzenleyen 2547 sayılı Yasanın 24.maddesinin b fıkrasında, bir lisans diploması aldıktan sonra doktora veya tıpta uzmanlık ünvanını veya Üniversitelerarası Kurulun önerisi üzerine Yükseköğretim Kurulunca saptanan belli sanat dallarının birinde yeterlik kazanmak kuralı yer almaktadır....

                "İçtihat Metni"Daire : DÖRDÜNCÜ DAİRE Karar Yılı : 1998 Karar No : 1257 Esas Yılı : 1997 Esas No : 999 Karar Tarihi : 30/03/998 YABANCI PARA CİNSİNDE DÜZELENEN BORÇ SENETLERİ BORSA RAYİCİYLE DEĞERLENDİRİLDİĞİNDEN, AYRICA REESKONTA TABİ TUTULMALARINA GEREK BULUNMADIĞI HK....

                  Davalı vekili, davacının daha önce İstanbul 3.Asliye Hukuk Mahkemesinde 2004/359 esaslı davayı açtığını ve bu dosyanın derdest olduğunu, tenfizi istenen ilamın zamanaşımına uğradığını, yabancı mahkeme kararlarının aynen tenfizinin istenebileceğini, ayrıca davacının gerçek kişi mi, tüzel kişilik mi olduğunun anlaşılamadığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının MÖHK’un 38.maddesindeki şartları taşıdığı gerekçesiyle davanın kabulüne, Fransa Lyon 3.İstinaf Mahkemesinin 1999/08168 ve 11.07.2001 tarihli mahkeme kararının aynen tenfizine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 750.00....

                    UYAP Entegrasyonu