Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, tenfizi istenen yabancı mahkeme kararına konu uyuşmazlık ticari nitelikte ise de, dava tarihi itibariyle 6762 sayılı TTK'nın 5. maddesinde, asliye hukuk mahkemesi ve asliye ticaret mahkemesi arasındaki ilişkinin görev ilişkisi değil, iş bölümü ilişkisi olduğu belirtilmiştir. Ayrıca, tenfizi istenen yabancı mahkeme kararına konu talebin sözleşmeden kaynaklanan maddi tazminat istemine dayandığı ve iki tarafın arzularına tabi olmayan işlerden olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece, iş bölümü itirazının ilk itiraz olarak ileri sürülmesi gerektiği ve davalının iş bölümü ilk itirazında bulunmadığı gözetilip işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir....

    Mahkemece, yabancı mahkeme kararının verildiği ülkenin usul hukuku kurallarına tabi olduğu, kararın verilmesinde uygulanan hukukun ve bunun nasıl uygulandığının önemli olmadığı, kararın tenfizi halinde ortaya çıkan sonuçların Türk kamu düzenini ihlal edip etmediğinin önemli olduğu, tenfizi istenilen yabancı mahkeme kararının verildiği ülke açısından kendi usul kurallarına göre verildiği ve usulüne uygun olarak kesinleştirildiği gerekçesiyle anılan kararın tenfizine karar verilmiştir. Türkiye ile Polonya Arasında Hukuki ve Ticari Konularda Adli Yardım Sözleşmesi’nin 18. maddesi, “Bu Sözleşmenin yürürlüğe girmesinden sonra verilmiş hukuki ve ticari konulardaki adli kararlar ve vukubulan sulhler, karar olarak kabul edilir”, düzenlemesini, 19. maddesi ise, “Akit Taraflardan herbiri, diğer Akit Tarafın ülkesinde verilmiş aşağıdaki kararları, bu Sözleşmede öngörülen şartlar altında tanıyacak ve tenfizine müsaade edecektir; a....

      Atanmış mirasçılar sulh hukuk mahkemesinden almış oldukları mirasçılık belgesi (TMK 598 f.II.) ile vasiyetname konusu taşınmazın adlarına tescilini talep edebileceklerdir.Vasiyetname ayakta kalmışsa vasiyet alacaklısı, vasiyeti yerine getirme görevlisi atanmış ise ona karşı kişisel bir istem hakkına sahip olur.Vasiyetnamenin tenfizi davası vasiyet alacaklısı tarafından açılabilir. (a.g.e.sh.1062-1064.) Vasiyetnamenin tenfizi davası, vasiyeti yerine getirme görevlisi varsa ona, yoksa yasal veya atanmış mirasçılara karşı açılır. Vasiyetnamenin tenfizi davası hasımsız olarak açılamaz. Vasiyetnamenin tenfizi davası pasif husumet ehliyeti olmayana karşı açılamaz.Vasiyetnamenin tenfizi davasına koşulları varsa müdahil olunabilir. (a.g.e.sh.1070-1071) Ancak, müdahale talebi için taraf sıfatına uyulması gerekir. Ayrıca, müdahale talebinde bulunan için hüküm ittihaz olunamaz. (Prof.Dr.Baki Kuru H.M.U.K. 2100....

        Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; tarafların boşanmalarına ilişkin yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizi şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 5718 sayılı Kanun'un 50 nci, 52 nci, 54 üncü ve 58 ... maddeleri; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 ... maddesi, 371 nci maddesi. 3....

          KANITLAR VE GEREKÇE / Dava; 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Kanunun 50 ve izleyen maddelerine dayalı olarak açılmış yabancı mahkeme kararının tenfizi davasıdır....

            Anılan maddede yer alan “Hükmün kamu düzenine açıkça aykırı bulunmaması” ifadesinden, yabancı mahkeme kararının esasına uygulanan hukukun Türk kamu düzenine aykırılığının incelenemeyeceği, sadece hükmün tenfizi neticesinde ortaya çıkan hukukî sonuçların kamu düzenine aykırı olması halinde yabancı mahkeme kararının tenfizi isteminin reddedileceği sonucuna varılmalıdır. Esasa uygulanan hukukun Türk Hukukundan farklı bulunması ya da Türk Hukukunun emredici kurallarına aykırı olması gibi nedenlerle yabancı kararın tenfiz istemi reddedilemez. (YİBGK.nun 10.02.2012 gün ve 2010/1 esas 2012/1 karar sayılı içtihatı) Buna göre, yabancı mahkeme kararının verilmesinde uygulanan hukuk ve bunun hangi kriterlere göre uygulandığı değil, yabancı kararın Türkiye'de icra edilmesi halinde meydana gelecek sonuçların Türk kamu düzenini ihlal edip etmeyeceğinin araştırılması gerekir....

            Kararı, davalı şirket vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup davalı tarafça, tenfizi istenilen yabancı mahkeme kararının kendilerine Lahey Sözleşmesi hükümlerine uygun olarak Adalet Bakanlığı aracılığıyla tebliğinden sonra hükmü veren yabancı mahkemeye yaptıkları itirazın, anılan mahkeme tarafından kararın kendilerine posta yoluyla daha önceden tebliğ edildiği ve bu tebliğden sonra davacının talebi üzerine diplomatik yoldan yapılan tebliğin davalıya yeni bir hak bahşetmeyeceği gerekçesiyle reddedildiği savunulmuş ve buna ilişkin yabancı mahkeme karar fotokopileri dosyaya ibraz edilmiştir. Yabancı bir mahkeme kararının tenfiz edilmesi için öncelikle kararın usulünce kesinleşmiş olması gerekmektedir....

              nın inceleme tarihi itibariyle ergin oldukları ve davacı tarafından yabancı mahkeme kararının boşanma, nafaka ve velayet yönünden tanınması ve tenfizi isteği haricinde usulüne uygun olarak harcı verilmek süretiyle bağımsız bir velayet davasının bulunmadığının anlaşılmasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Yabancı ilamın tenfiz edilmesinde hukuki yararı bulunan herkes tenfiz isteminde bulunabilir ( MÖHUK m. 52/1). Yabancı mahkeme kararının tenfizi istemli davada, karşı taraf davalı kendisine karşı tenfiz istenen kişi ancak tenfiz ve tanıma şartlarının mevcut olmadığı, yabancı mahkeme ilamının kısmen veya tamamen yerine getirilmiş yahut ilamın yerine getirilmesine engel bir sebebin ortaya çıkmış olduğunu öne sürerek isteğe karşı koyabilir (MÖHUK m. 55/2). Yabancı mahkeme ilamının kesin delil veya kesin hüküm olarak kabul edilebilmesi yabancı ilamın tenfiz şartlarını taşıdığının mahkemece tespitine bağlıdır (MÖHUK m. 58/1)....

                Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2018/281 esas 2019/604 karar sayılı dosyasında görülen ve şikayete konu icra takip dosyasının dayanağı olan dosyada davacının, dava dilekçesinde dava tarihinden itibaren faiz talebinde bulunduğunu, bu hususların dikkate alındığında faiz başlangıç tarihinin hatalı olduğunun görüleceğini, tanıma ve tenfizi talep edilen yabancı mahkeme kararında faiz talebinde bulunulmadığını, ayrıca tanıma ve tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının müvekkil açısından hukuki sonuç doğurabilmesi için Türk Mahkemeleri tarafından tanınması ve tenfizi gerektiğini, Türk Mahkemeleri tarafından tanıma ve tenfizi ile sonuç doğuracak olan kararın faiz başlangıcının yabancı mahkeme kararı olarak belirlenmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Uyuşmazlık ;İlamlı icra takibinde ilama aykırılık, işlemiş faiz ve faiz oranına şikayettir. Kdz....

                İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; davacı tarafça yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizi için dava açıldığı ancak yabancı mahkeme kararının kesinleştiğine dair belgenin sunulmadığı, eksikliğin tamamlanması için davacı vekiline kesin süre verildiği, verilen kesin sürede de bu eksikliğin tamamlanmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu