WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tenfizin reddi sebepleri aynı şekilde 1958 tarihli Yabancı Hakem Kararlarının Tanınması ve Tenfizi Hakkında Newyork Sözleşmesi'nin 5. maddesinde ve Türkiye Cumhuriyeti ile Çin Halk Cumhuriyeti arasında imzalanan Hukuki, Ticari ve Cezai Konularda Adli Yardım Anlaşmasının 23. ve 26. maddelerinde de benzer şekilde düzenlenmiştir. Yabancı Hakem Kararlarının Tanınması ve İcrası Hakkında 10 Haziran 1958 Tarihinde New York'ta Yapılan Sözleşme'nin 5. maddesinde; "1....

    Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı vekili, yabancı mahkeme ilamına konu alacağın tevdi mahalli kararı ile mahkemece belirlenen hesaba yatırıldığını belirterek; davanın konusuz kaldığını ve davacının bu davayı açmada hukuki yararı bulunmadığını ileri sürmüş ise de; tevdi mahalli kararının depo edilen paranın davalıya ödenmesine ilişkin bir hüküm içermediği ayrıca anılan kararın infaz kabiliyeti bulunmadığı, bu nedenle davacının yabancı mahkeme ilamının tanınması ve tenfizini istemekte hukuki yararının olduğu, tenfizi istenilen yabancı mahkeme ilamının tanınma ve tenfizine ilişkin tüm yasal şartları içerdiği gerekçesiyle davanın kabulüne, ... Mahkemesi Özel Hukuk Dairesinin 05/08/2014 tarih ve CV- 13-5999, F NO:246 sayılı kararının tanınmasına ve tenfizine karar verilmiştir....

      Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, tenfizi istenen kararın TTK’nun 329 ve 405/2. maddesine aykırı olduğu, benzer nitelikteki Türkiye’de açılan davaların bu nedenle reddedildiği, bu durumun açıkça kamu düzenine aykırılık oluşturduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili ve katılma yolu ile davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin katılma yolu ile yapmış olduğu temyiz temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup, mahkemece, tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının kamu düzenine ilişkin TTK’nun 329 ve 405/2. maddelerine aykırı olduğu gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm tesis edilmiştir. Davaya konu ......

        Ancak tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının davalılardan Haşim’e nasıl ve ne zaman tebliğ edildiğine ilişkin dosya içinde bir bilgi veya belge mevcut değildi. Gerçekten de, yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak alınmış ve kesinleşmiş ilamlar hakkında, yetkili mahkemenin tenfiz kararı verebilmesi için 5718 Sayılı Kanun'un 54/c maddesi uyarınca, hükmün kamu düzenine açıkça aykırı bulunmaması gereklidir. Kanunda kamu düzeni kavramının zamana ve yere göre değişebilen niteliği gereği bir tanımlama yapılmaktan kaçınılmış ve konunun hakimin takdirine bırakılması tercih edilmiş, ancak kamu düzenine aykırılığın “açıkça” olmasının aranmasıyla bu konuda takdir hakkı bulunan hakime bir sınırlama getirilmek istenmiştir. Bu düzenleme, Türk tenfiz hukukunda, kamu düzeni kavramının izin verdiği ölçüde, yabancı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi lehine bir eğilimin bulunduğunu göstermektedir....

          İhtilâfsız kaza kararlarının tanınması ve tenfizi de aynı hükme tâbidir. Hasımsız ihtilâfsız kaza kararlarında tebliğ hükmü uygulanmaz. İstem, basit yargılama usulü hükümlerine göre incelenerek karara bağlanır. (2) Karşı taraf ancak bu bölüm hükümlerine göre tenfiz şartlarının bulunmadığını veya yabancı mahkeme ilâmının kısmen veya tamamen yerine getirilmiş yahut yerine getirilmesine engel bir sebep ortaya çıkmış olduğunu öne sürerek itiraz edebilir." hükmünü düzenlemiştir....

            ın tek mirasçım olduğunu, benim defnim ile ilgili ve diğer işleri ve işlemleri yürütmekle ilgilenmesini vasiyet ederim." içeriğindeki el yazılı vasiyetnamenin Leverkusen Asliye Hukuk Mahkemesince açılıp okunduğundan bahisle, öncelikle söz konusu vasiyetnamenin açılıp okunduğunun tespitine ilişkin yabancı mahkeme kararının tanınmasını ve ikinci olarak da söz konusu vasiyetnamenin tenfizini (yerine getirilmesi) talep ettiği anlaşılmaktadır. Davacının terditli talebi karşısında mahkemece öncelikle vasiyetnamenin açılıp okunduğunun tespitine ilişkin yabancı mahkeme kararının tanınması talebi yönünden yargılama yapılarak bir karar verilmesi gerekmektedir. Davacının ikinci talebi olan vasiyetnamenin tenfizi (yerine getirilmesi) talebi ancak vasiyetnamenin açılıp okunduğunun tespitine ilişkin yabancı mahkeme kararının tanınması hali için söz konusu olabilecektir....

              Bu düzenleme, Türk tenfiz hukukunda, kamu düzeni kavramının izin verdiği ölçüde, yabancı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi lehine bir eğilim bulunduğunu göstermektedir. Doktrinde de bu konuda hakime yardımcı olması bakımından bazı kriterler verilmiştir. Buna göre örneğin Türk tenfiz hakimi "kural olarak" yabancı mahkeme kararının doğruluğunu inceleyemez (revizion au fond yasağı). Zira aksinin kabulü, aynı davanın Türk mahkemesinde tekrar görülmesi ve yeni bir Türk mahkemesi kararının ortaya çıkması sonucunu doğurur. Ancak örneğin Türk hukukunun vazgeçilmez kabul ettiği temel prensiplerini ihlal eden veya milletlerarası alanda geçerli olan ortak ilkelere aykırı bulunan yabancı mahkeme kararları tenfiz edilemez. Tenfiz hakimi takdir hakkını kullanırken, her somut olayın kendine mahsus özelliklerini de dikkate almalıdır....

                Mahkemece, aynı yabancı mahkeme ilamının tenfizine ilişkin 2009/137 Esas-2011/388 Karar sayılı kesinleşmemiş dava ile eldeki davanın aynı olduğu gerekçesiyle derdestlik nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ise de, 2009/137 Esas sayılı dosyadaki dava dilekçesinde sadece yabancı mahkeme ilamının tenfizi istenmiş, oysaki eldeki davanın dava dilekçesinde hem asıl karar hem de 2 adet masraf tespit kararının tenfizi istendiğine göre masraf tespit kararlarının tenfizi yönünden derdestlik sözkonusu olmadığından masraf tespit kararlarının tenfizi talebinin de derdestlik nedeniyle reddi doğru olmamış, kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 10.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Bu düzenleme, Türk tenfiz hukukunda, kamu düzeni kavramının izin verdiği ölçüde, yabancı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi lehine bir eğilimin bulunduğunu göstermektedir. Doktrinde de bu konuda hakime yardımcı olması bakımından bazı kriterler verilmiştir. Buna göre örneğin Türk tenfiz hakimi “kural olarak” yabancı mahkeme kararının doğruluğunu inceleyemez (revision au fond yasağı). Zira aksinin kabulü, aynı davanın Türk mahkemesinde tekrar görülmesi ve yeni bir Türk mahkemesi kararının ortaya çıkması sonucunu doğurur. Ancak, örneğin Türk hukukunun vazgeçilmez kabul ettiği temel prensiplerini ihlal eden veya milletlerarası alanda geçerli olan ortak ilkelere aykırı bulunan yabancı mahkeme kararları tenfiz edilemez. Tenfiz hakimi takdir hakkını kullanırken, her somut olayın kendine mahsus özelliklerini de dikkate almalıdır. O halde dava konusu uyuşmazlık yönünden de somut olayın özelliklerine göre bir inceleme ve değerlendirme yapılmalıdır....

                    hükmünü içermekte olduğu, 54/b maddesinin ise yabancı mahkeme ilamının tenfizinde Türk Mahkemelerinin münhasır yetkisine girmeyen bir konuda verilmesi koşulunu getirdiğini, Yabancı mahkeme ilamının tanınması veya tenfizine karar verilebilmesi için ilamın taraflarının veya en az birinin Türk vatandaşı olmasına gerek bulunmadığını,Taraflar Türk vatandaşı olmasalar bile hukuki menfaatlerinin bulunması koşuluyla yabancı ilamın tenfizini veya tanınmasını isteyebilecekleri, Davacı tarafın dava konusu yaptığı yabancı mahkeme ilamının davalı tarafın Türk vatandaşı olup mahkeme kararının tanıma ve tenfiz şartlarını taşıdığı gerekçesi ile davanın kabulüne,İran İslam Cumhuriyeti Adliyesi Karaj Umumi Hukuk Mahkemesi 20. Şubesinin karar no 00180, esas no 00628, şube arşiv no 930687, düzenleme tarihi 18/05/2016 olan kararın tanınmasına ve tenfizine, " şeklinde karar verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu