İş Mahkemesi Dava, yaşlılık aylığına konan haczin kaldırılması ve kesintilerin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 29.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, 3 icra takip dosyasından yaşlılık aylığına konan haczin kaldırılması ve kesintilerin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 24.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Asliye Hukuk(İş) Mahkemesi Dava, yaşlılık aylığına konan haczin kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde feragatten davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 20.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, yaşlılık aylığına konan haczin kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 16.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi. ........
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, yaşlılık aylığına konan haczin kaldırılması ve yapılan kesintilerin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 22.09.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, yaşlılık aylığına konan haczin kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 10.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, davacının 29.07.2008 tarihi itibariyle emekliliğe hak kazandığının tespitine ve bu tarih itibariyle yaşlılık aylığı bağlanmasına karar verilmiştir. 506 sayılı Yasa'nın 62/1 maddesine göre sigortalı olarak çalıştığı işten ayrıldıktan sonra yazılı istekte bulunan ve yaşlılık aylığına hak kazanan sigortalıya bu isteğinden sonraki aybaşından başlanarak yaşlılık aylığı bağlanır. Somut olayda, 29.07.2008 yazılı istek tarihine göre davacının yaşlılık aylığına hak kazandığının ve 01.08.2008 tarihinden itibaren davacıya yaşlılık aylığının bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken yaşlılık aylığının başlangıç tarihinin 29.07.2008 olduğuna karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K.’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır....
Davacının 07.04.2008 tarihli tahsis başvurusu üzerinde, 01.05.2008 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanmıştır. Davacı, İsviçrede gerçekleşen 27 yıllık çalışma süresinin 506 sayılı Yasa kapsamında değerlendirilmesi sonucu yaşlılık aylığına hak kazandığı tarihin 01.01.2007 olduğunun tespitini istenmektedir. Mahkemece, davacının 13.03.2007 tarihinde yurtdışı hizmet borçlanma müracaatında ayrıca tahsis talebini belirtmemesinin şablon evraklarda buna ilişkin bir ibare bulunmamasından kaynaklandığı, davacıya yaşlılık aylığı bağlanması için yeniden tahsis talebi aranmasının hakkaniyet ilkesi ve sosyal güvenlik ödevinin zorunlu sonucu olan yaşlılık aylığı bağlanması kuralına uygun olmadığından bahisle, 08.10.2007 tarihi itibariyle yapılan tahsis şartları değerlendirilmesiyle 01.11.2007 tarihinde yaşlılık aylığına hak kazandığı tespit edilmiştir. Davanın yasal dayanağı, 506 sayılı kanunun 62. maddesidir....
KARAR Davacı, dava dışı Hasan’ın davalı bankadan çekmiş olduğu tarımsal krediye kefil olduğunu, asıl borçlu borcunu ödemeyince davalı bankaya yatırılan emekli maaşına yasalara aykırı olarak bloke konulduğunu, tek geçim kaynağı olan emekli maaşına konulan blokenin kaldırılmasını ve bloke konulan bedelin tarafına ödenmesini talep etmiştir. Davalı banka, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı eldeki dava ile dava dışı Hasan’ın kullanmış olduğu tarımsal krediye kefil olduğunu, 13/10/2010 tarihinde kredi çekilebilmesi için banka tarafından kendisine imzalatılan taahhütnamenin geçersiz olduğunu bu nedenle emekli maaşına konulan blokenin kaldırılmasını ve bloke konulan bedelin tarafına ödenmesini talep etmiştir....
İlk Derece Mahkemesince verilen “Davanın Kısmen Kabulü ile Davalı ... tarafından davacının yaşlılık aylığına 2000/490 sayılı takip dosyasında 18/02/2013 tarihli haciz bildirgesi ile uygulanan haczin kaldırılması ve yaşlılık aylığına yapılan kesintilerin kesinti yapılan aydan itibaren ay ay işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesi gerektiğinin tespitine, Davacının % 20' den az olmamak üzere tazminat talebinden feragatı nedeniyle tazminat talebinin reddine” dair hüküm kısmen kabul kısmen ret hükmündedir. Bu halde davacı ve davalı lehine yargılama giderlerine hükmedilmesi gerekirken yargılama giderlerine tam kabul gibi hükmedilmiş olması isabetsizdir. Davalı vekili de bu hususu temyiz dilekçesinde dile getirmiştir. Ne var ki bu konuların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır....