Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki yaş tashihine ilişkin davada ..... Asliye Hukuk ve ..... 1. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, nüfus kaydında yaş tashihi istemine ilişkindir. ..... Asliye Hukuk Mahkemesince, yaşının tashihi istenen küçüğün velisinin nüfus kaydındaki yerleşim yeri adresinin "...." olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. ..... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise, kolluk araştırmasına göre yaşının düzeltilmesi istenilen küçüğün yerleşim yeri adresinin “.. .....” olduğu, gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Somut olayda, davaname ile küçük ...'...

    nın yaş tespitine ilişkin raporu düzeltilmek istenen doğum tarihini kesin olarak doğrulamadığı, ayrıca 25 yaşından sonra yaş tespitinin mümkün olmadığı gibi, kayden 25 yaşın üzerinde olan davacının yaşının düzeltilmesi için bu bilgi ve belgelerin yeterli sayılamayacağı gözetilerek davanın bu gerekçe ile reddi gerektiğinden sonucu itibariyle doğru olan red kararının gerekçe değiştirilerek ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 24.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan zamanaşımı süresi içerisinde işlem yapılması olanaklı kabul edilmiş, suça sürüklenen çocuk hakkında yaş küçüklüğü nedeniyle indirim uygulanırken ilgili hüküm fıkrasında suça sürüklenen çocuğun yaş aralığı ve uygulanan indirim oranı doğru olarak gösterilip hesaplandığı halde uygulama maddesinin TCK'nın 31/2. maddesi yerine TCK'nın 31/3. maddesinin yazılması, mahallinde düzeltilmesi mümkün maddi hata kabul edilmiştir. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, 18.11.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Yağma HÜKÜM : Hükmün açıklanması; mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: 15-18 yaş grubunda bulunun sanık ... hakkında yaş küçüklüğü nedeniyle indirim yapılırken uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK’nin 31/3. maddesi yerine 31/2. olarak gösterilmesi yerinde düzeltilmesi maddi hata olarak kabul edilip; TCK’nin 168. maddesinin 31. maddesinden önce uygulanması suretiyle aynı kanunun 61. maddesine aykırı davranılması, sonuç cezaya etkili olmadığından; anılan hususlar bozma nedeni yapılmamıştır....

          Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Bina içerisinde muhafaza altına alınmış eşya hakkında hırsızlık suçundan hüküm kurulurken, uygulama maddesinin TCK'nın 142/1-b yerine 142/1-e olarak yazılması ve suç tarihi itibarıyla 15-18 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuk ... ... hakkında yaş küçüklüğü nedeniyle indirim yapılırken kanun maddesinin TCK'nın 31/3. maddesi yerine 31/2. maddesi olarak yanlış yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hataları olarak kabul edilmiştir. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre suça sürüklenen çocuklar ... ... ve ... ... müdafiinin temyiz itirazı yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye aykırı olarak ONANMASINA, 07.06.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli cinsel saldırı HÜKÜM : Mahkûmiyet İlk derece mahkemesince bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle, 28.06.2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda değişiklik yapan 6545 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemeler de gözetilip dosya incelenerek gereği düşünüldü: Mahkemece suç tarihinde oniki-onbeş yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında atılı suçtan mahkumiyet hükmü kurulurken belirlenen ceza üzerinden yaş nedeniyle indirim yapıldığı sırada uygulama maddesinin TCK'nın 31/2. yerine 31/3. maddesi gösterilmesi mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası kabul edilmiştir....

              İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince; 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu'na tabi olarak çalışmakta iken 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun yürürlüğe girmesi ile bu Kanun'un 4. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında kabul edilen iştirakçilerin yaş haddinden emekliye sevk edilmelerinde, aynı Kanun'un 57. maddesinin uygulanması gerekeceği, buna göre yaş haddinin hesabında ilgililerin ilk defa malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tâbi olduğu tarihte, nüfus kütüğünde kayıtlı bulunan doğum tarihlerinin esas alınacağı, ilk defa çalışmaya başlanılan tarihten sonraki yaş düzeltmelerinin ise dikkate alınmayacağı, dava konusu uyuşmazlıkta ise, memuriyete ilk defa 27/08/1974 tarihinde açıktan atama yoluyla başlayan davacı hakkındaki yaş tashihinin, bu tarihten önce 15/06/1967 tarihli yargı kararı ile yapıldığı göz önüne alındığında, davacının yaş haddinin hesabında tashih edilmiş doğum tarihinin esas alınmasının...

                Esasen Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun kararlarında da aynı yaklaşım belirlenmiş olup, HGK'nın 09.10.2002 tarih ve 2002/761- 777 sayılı, 02.06.2004 tarih ve 2004/316- 322 sayılı, 14.04.2010 tarih ve 2010/21- 194 E. 2010/219 K. sayılı kararlarında da bu yaklaşım aynen; “sigortaya ilk tescil tarihinden sonra kesinleşen mahkeme kararı ile yapılan yaş tashihinin yaşlılık aylığı bağlanmasında nazara alınamayacağı, bu hallerde mahkeme kararının kesinleşme tarihinin dikkate alınması gerektiği" belirtilmiştir. Ancak, sigortalının yaşı ile ilgili gerçek kayıtlar esas alınıp doğum tarihinin mahkeme kararı ile düzeltilmesi halinde bu dava, gerçek yaşın kayda yansıtılması ile ilgilidir ve nüfusa asıl doğum günü yazılmayıp da küçük veya büyük yazılan kişi tarafından açılan ve doğum gününün düzeltilmesi sonucunu doğuran klasik yaş tashihi davası değildir....

                Bu durumda, 5434 sayılı Kanun'un 105. maddesi uyarınca 18 yaşından sonra yapılan yaş tashihinin, emeklilik işlemleri yönünden dikkate alınması mümkün olmadığından, yaş tashihine ilişkin olarak daha önce alınan 23/12/2014 tarihli onayın iptal edilerek, davacının doğum tarihinin kadro, sicil ve maaş kayıtlarına 03/08/1952 olarak işlenmesi yönünde tesis edilen işlemde hukuka aykırılık, bu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır....

                  DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, yaş tashihine yönelik nüfus kaydının düzeltilmesi talebine ilişkindir. Davacılar, müşterek çocukları olan küçük Serkan'ın 17.12.2002 tarihinde doğmuş olmasına rağmen nüfustaki doğum tarihinin 17.12.2004 olduğunu ve bu durumun gerçeği yansıtmadığını belirterek oğullarının doğum tarihinin gün ve ay baki kalmak kaydıyla 17.12.2002 olarak düzeltilmesini talep etmişlerdir. Yaşının düzeltilmesi istenen küçük Serkan hakkında Ömer Halisdemir Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından tanzim edilen 28.12.2018 tarihli sağlık kurulu raporunda küçüğün kemik yaş standartlarına göre 14- 15 yaş ile uyumlu olduğu belirtilmiştir. Yaşının düzeltilmesi istenen küçük Serkan'ın dosya arasında bulunan doğum tutanağının yapılan incelemesinde; doğum oluş şekli diğer olarak belirtilmiş olup 18.02.2005 tarihinde nüfusa tescilinin sağlandığı anlaşılmaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu