Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda sözleşmenin devri veya alacağın temliki durumu söz konusu olmayıp sadece yükleniciden bağımsız bölüm satın alınması nedeniyle arsa sahibi kooperatifin sözleşmedeki haklarını usulüne uygun kullanıp kullanmaması yükleniciden pay satın alan 3. Kişi konumunda olan ... ve ...'e kooperatiften bir tazminat talep etme hakkı sağlamayacaktır. Kooperatifin yüklenici ile birlikte hareket ederek kasıtlı olarak ... ve ...'i zarara uğratmak için hareket ettiği de ispat edilemediğinden ilk derece mahkemesince karşı davaların ispat edilemedikleri gerekçesiyle reddine karar verilmiş olması da yerinde olmuştur....

    Dava yükleniciden bağımsız bölüm satın alımına ilişkin tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. HMK'nun 355.maddesi gereğince istinaf incelemesi; belirtilen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile ilgili konularla sınırlı olarak yapılmıştır....

    Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, yükleniciden haricen satın alanın bağımsız bölüme ilişkin tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 97 nci maddesi, 2. Yükleniciden haricen satın alınan bağımsız bölüme ilişkin olan 30.09.1988 tarih ve 1987/2 Esas, 1988/2 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı uyarınca da, kat mülkiyetine tabi taşınmazlarda yükleniciden haricen bağımsız bölüm satın alınması halinde taraflar edimlerini karşılıklı olarak yerine getirmiş olmaları halinde artık sözleşmenin şekle aykırılığının ileri sürülmesi iyi niyet kurallarına aykırı olduğu belirtilmiştir. 3. Değerlendirme 1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....

      Davalı ... vekili, müvekkilinin yükleniciden bağımsız bölüm satın aldığını ve iyiniyetli olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Davalı ... vekili, müvekkilinin iyiniyetli üçüncü kişi olup, tapu kayıtlarına güvenerek bağımsız bölüm satın aldığını savunarak, davanın reddini belirtmiştir. Davalı ..., yükleniciden iki bağımsız bölüm satın aldığını ve iyiniyetli olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....

        KARAR Davacı, davalı yükleniciden 3 sözleşme ile toplam 6 adet bağımsız bölüm satın aldığını, taşınmazların 30.07.2014 tarihinde teslimi gerekirken teslim edilmediğini ileri sürerek şimdilik 6 daire için toplam 5.400.00.TL geç teslimden dolayı kira kaybı bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, görevli mahkemenin .... Sulh Hukuk Mahkemesi olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Her ne kadar mahkemece, HMK' nun 4/a....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yükleniciden temliken satın alınan bağımsız bölümün tapu kaydının iptâli ve tescili, mümkün olmadığı taktirde taşınmaz için ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Davacı vekili , müvekkilinin, 32 bağımsız bölüm numaralı daireyi , yüklenici Turan Öztopçu'dan satın aldığını, arsa sahibinin de bu satış sözleşmesinde şahit olarak imzasının bulunduğunu belirterek satın alınan bağımsız bölümün tapu kaydının iptâli ve tescili, mümkün olmadığı taktirde taşınmaz için ödenen bedelin iadesini talep etmiştir....

          Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile “tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine...

            Yukarıda açıklanan "alacağın temliki" hükümlerinin uygulanmasını gerektiren halefiyet durumunun doğal bir sonucu ve uzantısı olarak da; yükleniciden bağımsız bölüm satın alan üçüncü kişinin bu taşınmazı bir başkasına satması halinde de, yeni alıcı satıcının halefi olarak ihbar ve zamanaşımı sürelerine uymak koşulu ile yükleniciye müracaat edebilir. Diğer bir deyişle; ikinci alıcı da alacağın temliki hükümlerinden yararlanarak, örneğin ayıbın giderilmesini yükleniciden isteyebilir. Bu açıklamalara göre somut olaya gelince: Davacılar; T12, T4 ve Ayhan Işık'ın halen ana taşınmazda herhangi bir bağımsız bölüm maliki olmadıkları, bunlardan ilkinin dava tarihinde malik olmasına rağmen yargılama sırasında bağımsız bölümünü davada yer alan diğer davacı T3 devrettiği, dolayısıyla bu davacının yerini adı geçen davacının aldığı, ikincisinin ise bağımsız bölüm payını davadan önce davacı T2 devrettiği, Ayhan Işık'ın hiç malik olmadığı, incelenen tapu ve satış belgelerinden anlaşılmıştır....

            Asıl dava yükleniciden bağımsız bölüm satın alımına ilişkin tapu iptal ve tescil veya tazminat, karşı dava ise haksız kullanımdan kaynaklı tazminat isteğine ilişkindir. HMK'nun 355.maddesi gereğince istinaf incelemesi; belirtilen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile ilgili konularla sınırlı olarak yapılmıştır....

            Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında, davalı yüklenici tarafından yapılacak binalardan 14 ayrı dairenin inşaat ruhsatı alındıktan sonra 24 ayda bitirilerek davacılara verileceğinin kararlaştırıldığı, dava tarihine kadar 2 yıldan fazla süre geçtiği halde davalı şirketin sözleşmeye uymayarak taahhüdünü yerine getirmediği, yapıların %51 oranında tamamlandığı, bir kısım davalılar, davalı yükleniciden satın aldıkları bağımsız bölümlerle ilgili iyiniyet iddiasında bulunmuşlar ise de, yükleniciden satın alan üçüncü kişilerin satın aldıkları bağımsız bölümlere hak kazanabilmesi için yüklenicinin, öncelikle kendisinin bu bölümlere hak kazanmasının gerektiği, davalı üçüncü kişilerin, yükleniciden bağımsız bölüm satın aldıklarından ve bu durumu bilmeleri gerekeceğinden iyiniyet savunmalarına itibar edilemeyeceği gerekçesiyle, davanın kabulü ile davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile davacılar adına hisseleri oranında tapuya...

              UYAP Entegrasyonu