Bozmadan sonra alınan 31.07.2015 tarihli bilirkişi raporunda, dava konusu dairenin kapıcı dairesi olmayıp, 8 numaralı bağımsız bölüm olduğu, binanın inşaat aşamasında 8 nolu bağımsız bölüm ile 5 nolu bağımsız bölüm arasında kapıcı dairesi yapılması gerekirken yapılmayıp, 8 nolu bağımsız bölüme katıldığı, bu haliyle imar kurallarına aykırı davranıldığını bildirmiştir. Nitekim, ... Belediyesi ve Tapu Sicil Müdürlüğü'ne yazı yazılarak parsel üzerindeki binanın geçerli projesinin istenip bu projelerin karşılaştırılması ve geçerli projenin uygulanmasıyla sorunun çözüleceği bildirilmiş, ancak bu noksanlık tamamlanmadan hüküm kurulmuştur. Oysa yüklenicinin iş bedeline hak kazanabilmesi için imalâtın da yasal olması zorunludur. Dolayısıyla davacı satın alanın da alacağın temliki hükümlerine göre, yüklenicinin hak kazandığını kanıtlaması zorunlu olup, aksi halde tescil isteminin reddi ve yükleniciden taşınmazın rayiç bedelini talep edebileceği kabul edilmelidir....
Davalı ... ile ... kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olmayıp, davalı yükleniciden bağımsız bölüm satın alan 3. kişilerdir. Davacı arsa sahibi ile davalı yüklenici arasındaki sözleşme geriye etkili olarak feshedilmiştir. Tapuda pay devri yapılmış olsa dahi bu devirler gerek yüklenici gerekse ondan bağımsız bölüm satın alan 3. kişiler yönünden avans niteliğindedir. Sözleşmenin geriye etkili feshi halinde tapu payları BK’nın 108/I. maddesi uyarınca talep halinde arsa sahibine döner. Arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmelerinde yüklenici ve ondan bağımsız bölüm satın alan şahısların temlik nedeniyle arsa payına hak kazanabilmeleri için yüklenicinin inşaatı sözleşme ve eklerine, tasdikli projesine, imara, fen ve tekniğine uygun biçimde tamamlayıp arsa sahibine teslim etmesi, yani edimini ifa etmiş olması gereklidir....
Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile “tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine...
karşın gerçekte tarafının davalı yüklenici olduğu, davacıların kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan edimlerini yerine getirmeleri için yükleniciye düşen bağımsız bölümlerin satış yetkisini verebilecekleri gibi, yüklenicinin talimatı ile satışı yaptırabilecekleri, bu durumun yükleniciden bağımsız bölüm satın alanlara ilişkin yukarıda tespit edilen hukuki durumla benzer bir sonuç doğuracağı, arsa sahibinden bağımsız bölüm satın alan davalılar yönünden farklı bir değerlendirme yapılmasına gerek olmadığı, bu nedenle davacılardan bağımsız bölüm satın alan davalılar yönünden de davanın kabulü gerektiğinin anlaşıldığı, dava konusu olayda geriye etkili fesih nedeniyle yükleniciden bağımsız bölüm satın alan üçüncü veya dördüncü kişilerin yapabileceği şeyin bağımsız bölümün arsa sahibine iadesi sebebiyle uğradığı zararı satım sözleşmesinin tarafı olan yükleniciden veya satıcıdan talep etmek olduğu, yüklenicinin de dönme halinde arsa sahibinden sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca inşaat...
Şti.’den 20.03.2012 tarihli yazılı sözleşme ile 7 nolu bağımsız bölümü satın aldığını, inşaatın yüklenici tarafından tamamlanmasına rağmen davalı arsa sahipleri tarafından satın aldığı bağımsız bölümün tapusunun verilmediğini belirterek davalı arsa sahipleri adına kayıtlı olan tapu kaydının iptâli ile adına tesciline, mümkün olmaması halinde ise ödediği 75.000,00 TL'nin davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep etmiş, birleşen dosyada ise davacı ... Kaya yine davalı şirketten satın aldığı 1 nolu bağımsız bölümün davalı arsa sahipleri adına kayıtlı olan tapu kaydının iptâli ile adına tesciline, mümkün olmaması halinde ise ödediği 70.000,00 TL'nin davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
Dava yükleniciden bağımsız bölüm satın alımına ilişkin tapu iptal ve tescil veya tazminat isteğine ilişkindir. HMK'nun 355.maddesi gereğince istinaf incelemesi; belirtilen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile ilgili konularla sınırlı olarak yapılmıştır....
Yüklenicinin, arsa payı karşılığı inşaat yapmakta olduğu veya arsa sahibinin aynı zamanda yüklenici sıfatıyla hareket ederek (Yapsatçı konumunda) inşa etmekte olduğu binalardan bağımsız bölüm satın alınması halinde Türk Borçlar Kanununun 184. maddesi gereğince üçüncü kişiye yapılacak temlikin yazılı olması yeterlidir. Somut olayda; 1) Davacı vekili; yapsatçı olduğunu iddia ettiği dava dışı ... İnş. Tic. A.Ş'den, 17.08.2000 tarihli adi yazılı sözleşme ile 3634 parselde kayıtlı taşınmazda bulunan 348 numaralı bağımsız bölümü müvekkilinin satın aldığını, o tarihten itibaren de oturduğunu ancak müvekkili adına tescilin gerçekleşmediğini, dava dışı şirketin borcu nedeniyle de davalı ...'in taşınmazı cebri icra yolu ile satın aldığını fakat satışın da muvazaalı olduğunu belirterek, davalı adına kayıtlı tapunun iptali ile davacı adına tescili talebinde bulunmuştur....
Yükleniciden bağımsız bölüm satın alan ... tarafından yüklenici ..., arsa sahibi ... ve 3.şahıs Kadir aleyhine Kumluca Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/395 Esasına kayden açılan davada 3 nolu bağımsız bölümün şahsi hakka ve muvazaaya dayalı olarak Kadir adına olan tapu kaydının iptali ve davacı adına tescili, bunun mümkün olmaması halinde bedelinin davalılardan tahsili talep edilmiştir. İş bu dava 04.04.2002 tarihli kararla HUMK’nun 45. maddesi uyarınca fiili ve hukuki irtibat nedeniyle asıl dava dosyasıyla birleştirilmiş ve yargılama sürecinde tefrik kararı verilmemiştir. Birleştirilmiş olsa dahi müstakil dava niteliğini muhafaza ettiğinden açılıp birleşen bu dava hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar vermesi gerekirken tarafların karar başlığında gösterilmemesi ve bu dava ile ilgili herhangi bir hüküm kurulmaması usul ve yasaya aykırı olduğundan kararın bozulması gerekmiştir....
Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı YİBBGK Kararı ile “tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine göre (4721...
"İçtihat Metni"Davacı ... ile davalılar ... vs. arasındaki davadan dolayı ... 1.Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 08.12.2009 gün ve 2007/667-2009/682 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: K A R A R - Davacı, davalı yükleniciden bağımsız bölüm satın alan 3. kişi olup, açmış olduğu davada satın aldığı bağımsız bölümlere yönelik tapunun iptâli ile adına tescilini talep ve dava etmiştir. Yanlar arasında eser sözleşmesi ilişkisi mevcut değildir. Mahkemece yanlar arasında eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğuna dair bir nitelendirme de yapılmamıştır. Davacının istemi şahsi hakka dayalı tapu iptâli ve tescil istemine ilişkin bulunduğundan kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 14. Hukuk Dairesi'ne aittir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dava dosyasının temyiz itirazlarını incelemekle görevli Yargıtay Yüksek 14....