Bu düzenleme ile yükleniciden bağımsız bölüm satın alan davacılar da dahil, yüklenicinin bağımsız bölüm sattığı kişilere tapuda pay devri, satın alanların inşaatın kalan kısmının tamamlanması bedeline hisseleri oranında katkıda bulunma koşuluna bağlanmıştır. Davacılar da yüklenicinin halefi olduklarından fesihnamede kararlaştırıldığı üzere eksik kalan imalât tamamlama bedelinden sorumludurlar. Ancak yerel mahkemece taraf iradeleri bölünerek, yalnızca fesihnamedeki devir yükümlülüğü dikkate alınıp, eksik imalâta katılma bedeli yükümlülüğünün gözardı edilmesi hatalı olmuştur....
Dava yükleniciden bağımsız bölüm satın alımına ilişkin tapu iptal ve tescil veya tazminat isteğine ilişkindir. HMK'nun 355.maddesi gereğince istinaf incelemesi; belirtilen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile ilgili konularla sınırlı olarak yapılmıştır....
Ancak bu şekilde açılan bir davada, yöneticinin aynı apartmanda arsa sahibi ve kat maliki bulunması veya arsa sahibinden bağımsız bölüm satın alıp, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı kişisel hakları ayrıca temlik alması ya da yükleniciden bağımsız bölüm satın almış olması durumunda, çoğun içinde azın da bulunduğu ilkesinden hareketle, bina ve ortak alanlarındaki eksik iş ve ayıptan doğan zarardan yöneticinin arsa sahibi-kat maliki veya kat maliki - temlik alan ya da kat maliki- yükleniciden bağımsız bölüm satın alan sıfatlarıyla arsa payı oranında dava açmakta hukuki yararı bulunduğunun kabulü gerekir. Bu durumda mahkemece, davacı ...'...
Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile "tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine...
Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile "tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine...
Kat, 8 Bağımsız Bölüm numaralı taşınmazın ve eklentilerinin davalı T3 adına kayıtlı olan tapu kaydının (malik hanesinin) iptali ile; taşınmazın tamamının davacı T1 adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. Kararı, davalı T3 vekili istinaf etmiş, istinaf dilekçesinde özetle; Gaziantep 1. Tüketici Mahkemesinin 2015/3082 esas 2019/114 karar sayılı ilamının kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir. Dava yükleniciden bağımsız bölüm satın alımına ilişkin tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. HMK'nun 355.maddesi gereğince istinaf incelemesi; belirtilen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile ilgili konularla sınırlı olarak yapılmıştır....
Davalı vekili, davadışı yükleniciden dava konusu taşınmazı harici sözleşme ile satın aldığını, iskân izni alınmasına engel bir durum olmadığı halde davacının iskân izni için imza vermediğini, müvekkilinin işgalci olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; dava konusu edilen 3 no'lu bağımsız bölümün mahkemenin 2013/91 E. sayılı davasına konu olan 19 no'lu bağımsız bölüm ile birlikte iskâna teminat olarak bırakılan 2 daireden biri olduğu, sonucu beklenen .......
Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile “tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan 2015/18249 - 2017/2263 -2- sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması...
Ancak, bilirkişi kurulu tarafından dava konusu taşınmazda eksik işler adı altında; davaya konu 9 numaralı bağımsız bölüm malikleri olan davalı arsa sahiplerinin yanısıra kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olan ancak davaya konu taşınmazda paydaş olmayan tüm arsa sahiplerinin yüklenici ile aralarında devam eden veya kesinleşmiş davalarda yükleniciden tahsiline karar verilen eksik iş bedeli, kira kaybı tazminatları, işlemiş faizler, yüklenicinin sorumlu olduğu yargılama giderleri ve vekalet ücretleri, iskanın alınması için ödenmesi gereken harçlar bir bütün olarak hesaplanmış, davacının yükleniciden temlik aldığı davaya konu bağımsız bölüme dair kişisel hakkı sebebiyle üzerine düşen eksik işlerin nelerden ibaret olduğu araştırılmamıştır....
Bozmadan sonra alınan 31.07.2015 tarihli bilirkişi raporunda, dava konusu dairenin kapıcı dairesi olmayıp, 8 numaralı bağımsız bölüm olduğu, binanın inşaat aşamasında 8 nolu bağımsız bölüm ile 5 nolu bağımsız bölüm arasında kapıcı dairesi yapılması gerekirken yapılmayıp, 8 nolu bağımsız bölüme katıldığı, bu haliyle imar kurallarına aykırı davranıldığını bildirmiştir. Nitekim, ... Belediyesi ve Tapu Sicil Müdürlüğü'ne yazı yazılarak parsel üzerindeki binanın geçerli projesinin istenip bu projelerin karşılaştırılması ve geçerli projenin uygulanmasıyla sorunun çözüleceği bildirilmiş, ancak bu noksanlık tamamlanmadan hüküm kurulmuştur. Oysa yüklenicinin iş bedeline hak kazanabilmesi için imalâtın da yasal olması zorunludur. Dolayısıyla davacı satın alanın da alacağın temliki hükümlerine göre, yüklenicinin hak kazandığını kanıtlaması zorunlu olup, aksi halde tescil isteminin reddi ve yükleniciden taşınmazın rayiç bedelini talep edebileceği kabul edilmelidir....