Genel kurul kararlarının yok veya mutlak butlanla hükümsüz sayıldığı durumlar saklıdır.” Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davalı derneğin 23.10.2009 tarihinde genel kurulunun toplandığı ve bu toplantıda davalı derneğin tüzüğünde değişiklik yapıldığı anlaşılmaktadır. İptali istenen genel kurul kararlarının alındığı 23.10.2009 tarihi itibariyle davacının davalı derneğin üyesi olduğu ve tüzüğün kendisi hakkında da uygulanacağı buna göre davacının dava açma hakkının bulunduğu; kendisine iptali istenen genel kurulda alınan kararlara ilişkin bir tebligat yapılmadığı gibi Türk Medeni Kanununun 83. maddesinde öngörülen genel kurul tarihinden itibaren 3 aylık süre de geçmediğinden mahkemece işin esası incelenmek suretiyle toplanacak deliller doğrultusunda bir karar verilmesi gerekirken, davacının genel kurul toplantı tarihinden bir gün öncesinden basına demeç vermiş olması ve davalı derneğin ......
Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 1- 28.09.2009 günlü genel kurul kararı ve hazirun listesi, toplantıya çağrı belgeleri ile 22.12.2006 ve 22.12.2008 günlü genel kurul kararlarının hazirun listelerinin aslı veya onaylı örneklerinin, 2- Davacıların ayrı ayrı mütevelli heyeti üyeliğine seçildiği genel kurul kararlarının ve varsa mütevelli heyeti üyeliğinden çıkarıldığına dair genel kurul kararlarının ve hazirun listelerinin, 3- ... Üniversitesi Vakfı Yönetim Kurulu Başkanlığının 31.08.2009 tarih ve 0765 sayılı yazısının ayrı ayrı davacılara bildirim belgelerinin, Dosyaya getirtilmesinden sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 12.07.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
genel kurul kararlarının iptali 6762 sayılı TTK'nın 381 vd maddelerinde düzenlenmiştir, TTK 381 (6102 sayılı TTK 445.)...
Genel kurul iptali davalarında TTK’nın 445. maddesi gereğince, alınan kararların yasaya, anasözleşmeye veya objektif iyiniyet kurallarına aykırı olduğunun da iddia ve ispat edilmesi gerekmektedir. Somut olayda davacı ortağın kısıtlanıp vasi atandığı, davacı kısıtlı yönünden genel kurula toplantıya ilişkin vasi yada mahkemeye bildirim yapılmadığını, buna göre davacı ortağa usule uygun davet yapılmadan alınan genel kurul kararlarının iptali gerektiğini ileri sürülmüştür. Salt çağrı usulsüzlüğü tek başına alınan kararların iptalini gerektirmeyip, çağrı usulsüzlüğünün davaya konu genel kurul kararlarının alınmasında doğrudan etkili olması gerekir. TTK'nın 446/1.b hükmü uyarınca, çağrı usulsüzlüğünün genel kurul kararlarının alınmasında etkili olup olmadığı hususu yargılama sonucu anlaşılacaktır....
ın vefat ettiğini, ancak mirasçılarının toplantıya çağrılmadığını, 13/04/2021 tarihinde yapılan genel kurula çağrının usulsüz olduğunu, 20/10/2020 tarihinde yapılan genel kurulunda alınan kararların iptali için açtıkları davada tedbir kararı verilmesine rağmen genel kurul toplantısı yapıldığını, ...'ün kendisini müdür seçtiğini,TTK 596.maddesi uyarınca pay geçmesi işleminin süresi geçtikten sonra reddedildiğini ileri sürerek, 13.04.2021 tarihli Genel Kurul Kararlarının iptaline, kararların icrasının ve ticaret sicil gazetesinde yayınlanmasının tedbiren durdurulmasına, şirket yönetimine tedbiren kayyım atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, Davanın genel kurul kararlarının iptali davası olup, şirket yönetimi ile ilgili bir dava olmadığı gibi dava sonunda elde edilecek faydayı sağlar nitelikte tedbir kararı verilemeyeceğinden yerinde görülmeyen tedbir talebinin reddine karar Karara karşı, davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur....
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; genel kurul kararlarının salt çağrı noksanlığı nedeniyle iptali gerekmeyip, bu hususun ancak iptal edilebilirlik nedeni olarak nitelendirilebileceği, iptali talep edilen genel kurul kararlarının kanuna, anasözleşme hükümlerine ve iyi niyet esaslarına uygun olduğu, davaya konu genel kurul toplantısı yönünden yokluk veya iptali gerektiren bir hususun bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2017/347 Esas KARAR NO : 2018/718 DAVA : Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) DAVA TARİHİ : 10/04/2017 KARAR TARİHİ : 05/07/2018 KARARIN YAZILMA TARİHİ : 13/07/2018 Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA Davacı vekili tarafından sunulan 10/04/2017 tarihli dava dilekçesinde ÖZETLE; Davalı şirketin 09/03/2017 tarihli genel kurul kararlarının 6. Maddesinde ana sözleşmesinin 8.maddesinin tadili ile ilgili alınan kararların öncelikle yürütmenin geri bırakılmasına, yapılacak yargılama sonrasında iptaline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Dairemizin 30.06.2020 gün 2016/6648 E. 2020/2341 K. sayılı bozma ilamında “Birleşen davalarda, davacıların ihraç kararlarının, dava konusu edilen 22.04.2007 tarihli genel kurulda görüşülerek, yönetim kurulunca haklarında verilen ihraç kararlarının tasdik edildiği” belirtilmiş ise de dava konusu ihraç kararlarının 10.10.2007 tarihinde alınmış olduğu anlaşılmış olup, genel kurul tarihi itibariyle ihraç olgusunun gerçekleşmesi mümkün bulunmadığından bozma ilamına maddi hataya dayalı olarak yazıldığı sabittir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, 6102 sayılı TTK'nın 622. maddesi yollamasıyla kıyas yoluyla limited şirketlere de uygulanması gereken 445 vd maddeleri gereğince açılan genel kurul kararlarının iptali/yokluğunun tespiti talebine ilişkin olup, uyuşmazlığın davacının genel kurula çağrısının usulüne uygun yapılıp yapılmadığı, 24/06/2022 tarihli genel kurul kararının butlan/iptali şartlarının bulunup bulunmadığı hususlarına ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Genel Kurul kararlarının butlanı ve iptal edilebilirliği meseleleri, huzurdaki uyuşmazlık bakımından uygulama alanı bulacak olan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda açıkça düzenlenmektedir....
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı vekili, asıl davada 30.06.2005 tarihli genel kurulun 12. maddesinde ve birleşen davada 30.06.2006 tarihli genel kurulun 8. maddesinde alınan, eski yüklenici olan ve 2004'de yönetici olan A. ... ...’a eski alacaklarına karşılık iki adet dükkanın verilmesi kararlarının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, anılan genel kurul kararlarının iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın süresinde açılmadığını ve kararlarının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davaların reddini istemiştir. Mahkemece, genel kurul kararına konu yüklenici firmanın ilgili dönemlerde tahakkuk eden bir alacağının bulunmadığı, bu nedenle kararların usul ve kanuna uygun olmadığı, batıl olduğu gerekçeleriyle, asıl ve birleşen davanın kabulüne, anılan iki ayrı genel kurulda verilen 12. ve 8. maddelerin iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....