WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde genel kurul kararlarının iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm taraf vekilince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacılar vekili dava dilekçesinde, davalı site yönetiminin 05/09/2009 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararlar ile davacıların site üyeliğinden istifa etmeleri, denetçilik görevinin sona ermesi ve artezyen kuyusundan yararlandırılamayacağına ilişkin karar verildiğini, alınan kararların yok hükmünde olmaları nedeniyle genel kurul kararlarının iptali talep etmiştir.Davalı vekili cevabında, davacıların site de huzursuzluk çıkardıkları için diğer maliklerin istemediğini beyan etmiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hükmü taraf vekilleri temyiz etmiştir....

    TTK'nun 445.maddesinde genel kurul kararlarına karşı iptal dava açma süresi 3 ay olarak gösterilmiş ise de işbu davadaki iptal sebebi genel kurul kararlarının kısıtlının katılmış gibi gösterilerek imzasının alınması suretiyle usulsüz olmasına ilişkindir. Gerçekten dava konusu yapılan genel kurul kararları incelendiğinde kısıtlı ...'ın ortak olarak imzasının bulunduğu görülmektedir. Oysa genel kurul kararlarından önce ... mahkeme kararıyla kısıtlanmıştır. Bu durumda vasisi olmadan genel kurul kararlarına katılması mümkün değildir. Söz konusu usulsüzlük kamu düzenine ilişkin olduğundan süreye ilişkin kısıtlamaların burada uygulanmaması gerekmektedir. Yukarıda açıklandığı üzere iptale konu genel kurul kararları kısıtlanma tarihinden sonra gerçekleştirilmiş olmakla, ortak ...'...

      Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. 1--Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2- Dava kooperatif genel kurul kararlarının iptali ve bu kararlardan kaynaklı tazminat talebine ilişkindir. Davaya konu 23.06.2007 tarihli genel kurul kararların iptali yönünde verilen karar hakkında Yargıtay 23. Hukuk dairesinin 18.09.2019 tarih 2014/3211 esas 2019/3691 karar sayılı ilamında sair temyiz itirazları red edilerek yapılmış bir bozma kararı söz konusu olmayıp, eksik inceleme ve araştırmanını tamamlanması yönünde bir bozma kararı verilmiştir. Bu nedenle genel kurul kararları ayaktadır. Mahkemece bozmaya yanlış anlam yüklenerek genel kurul kararlarının iptalinin, bozma kapsamı dışında kaldığı gerekçesi hatalıdır....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/68 KARAR NO : 2023/30 DAVA : Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali Mahkememize tevzi edilen Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali davasının tensiben yapılan incelemesi sonunda, GEREKÇE : Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde; müvekkilinin ... tarihinde Sınırlı Sorumlu ... Konut Yapı Kooperatifi üyesi ... 'e ait ... ve ... nolu hak ve hissesinin tamamını devralarak hisse devrinin akabinde üye kaydı yapılarak tescil edildiğini, ... tarihli ilk genel kurul toplantısında ... İli, ... İlçesi, ... Mh, ... Mevki, ... Ada, ......

          Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; yerleşmiş Yargıtay uygulamasına göre usulsüz çağrının genel kurul kararlarının iptali için başlı başına yeterli bir neden olmadığı, usulsüz çağrı çağırılmayan ortağa, genel kurulda alınan kararlara muhalif kalıp, keyfiyeti tutanağa geçirtme koşulları aranmaksızın iptal davası açma hakkını bahşettiği çağrı usulsüz olsa bile genel kurul kararlarının iptali davasının bir ay içinde açılması gerektiği. 1163 sayılı Yasa'nın 53. maddesindeki bu süre hak düşürücü süre olup, davacıların genel kurulda bulunmamaları sürenin başlamasına engel olmadığı eldeki dava 15.07.2014 tarihinde açılmış olup iptali istenen genel kurul ise 07.06.2014 tarihinde toplandığından, bu hali ile davanın yasal bir aylık süre içerisinde açılmadığı gerekçesiyle, davanın usulden reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

            Davalı vekili, TTK.nun 445. maddesi uyarınca anonim şirketin genel kurul kararlarının iptali için dava açma süresinin karar tarihinden itibaren 3 ay olduğu, davanın zamanında açılmadığı, davacının 19.12.2012 tarihli genel kurula katıldığı, kararları herhangi bir itiraz olmaksızın imzaladığı gerekçesiyle davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı uyarınca davalı şirketin 2000 ila 2011 yıllarına ilişkin tüm genel kurul kararlarının iptali talebinin hak düşürücü süre içinde yapılmadığı, bu genel kurul kararları bakımından yokluk ve butlan sebeplerinin de bulunmadığı, davacının 19.12.2012 tarihli genel kurul toplantısına ilişkin hazirun cetvelinde "itirazı" bulunduğu, toplantıda alınan kararlara olumsuz oy kullandığı ancak genel kurul kararlarına vaki muhalefetini karar tutanağına geçirmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

              -K A R A R- Asıl ve birleşen dosyada davacı vekili, müvekkili davacının kooperatifin üyesi olduğunu, üyeliğini eşine devrettiğini, eşinin rahatsızlığı nedeniyle üyeliği tekrar devralmak istediğinde yönetimin kabul etmediğini, mahkemeye başvurusu üzerine de davacının eşinin üyeliğinin sona erdirildiğini, çıkarma kararına karşı dava açıldığını ve bu süreçte eşinin üyeliğinin devam ettiğini, buna rağmen genel kurullara çağrılmadığını, çağrılmadığı genel kurul kararlarının iptali için dava açıldığını ve bu davaların sonuçlandığını, 17.01.2001 tarihli genel kurul kararı ile kendilerine bildirilen borç için %15 gecikme faizi uygulandığını, bileşik faiz uygulamasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, gecikme faizine ilişkin kararın iptali ile aylık gecikme faizinin tespitine karar verilmesini, 17.06.2001 tarihli genel kurul kararı ile ilgili talebini 31.12.2000 tarihli genel kurul kararları olarak düzeltmiş, ayrıca 17.06.2007, 29.07.2007 ve 22.06.2008 tarihli genel kurul kararların iptalini...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, müvekkillerinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, genel kurul toplantılarına katılmadıkları halde genel kurul tutanakları ekindeki hazirun liseleride müvekkillerine ait imzalar bulunduğunu, bu imzaların sahte olduğunu, hazirun listelerindeki diğer imzalarında sahte olmalarının kuvvetle muhtemel olduğunu, sahte imzalar nedeniyle bu genel kurullarda alınan kararların yoklukla malul olduğunu savunarak, 2001, 2002, 2003, 2004, 2005 yıllarına ait genel kurul kararlarının ve buna bağlı alınan yönetim kurulu kararlarının iptalini talep ve dava etmiştir....

                  Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, iptali istenen genel kurul toplantısına, ortaklık koşullarını taşımadıkları halde yönetim kurulunca şeklen ortak yapılan kişilerin katılarak oy kullandıkları, bu kişilerin toplantıya katılma hakları bulunmadığı, kullanılan kabul ve ret oylarının sayısı dikkate alındığında gerçek ortak olmayan kişilerin toplantıya katılmaması halinde farklı kararlar alınabileceği gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı kooperatifin 25.09.2005 tarihli genel kurul toplantısının ve alınan genel kurul kararlarının iptaline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, genel kurul kararlarının iptali istemine ilişkindir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun toplantı yeter sayısına ilişkin 45 nci maddesindeki hüküm emredici nitelikte olduğundan, bu hükme aykırılık teşkil eden genel kurul kararları, BK’nun 19 ncu ve 20 nci maddeleri hükümleri gereğince, mutlak butlanla batıldır....

                    Dava, genel kurul kararlarının iptali istemine ilişkindir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun toplantı yeter sayısına ilişkin 45 nci maddesindeki hüküm emredici nitelikte olduğundan, bu hükme aykırılık teşkil eden genel kurul kararları, BK’nun 19 ncu ve 20 nci maddeleri hükümleri gereğince, mutlak butlanla batıldır. Somut olayda, davacıların iddiası, genel kurulda 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 45 nci maddesine göre, toplantı nisabına uyulmamış olduğu, ortaklık şartlarını taşımayan kişilerin ortaklığa kabul edilerek genel kuruldaki sayısal çoğunluğun değiştirildiği noktasında toplanmaktadır. Mahkemece, gerçek ortak olmayan kişilerin katılımıyla yapılan genel kurul toplantısı ve alınan kararların iptali yoluna gidilmiş, toplantıya katılan ortakların bir kısmının işin özünde ortaklık sıfatlarını taşımadıkları gerekçesiyle nisaba dahil edilmemek suretiyle sonuca varılmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu