İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin 09.03.2017 tarihli ve 2016/426 Esas, 2017/159 Karar sayılı kararıyla; 02.12.2009 tarihli yönetim kurulu kararında toplantıya iki üyenin katıldığı, toplantı nisabı sağlanmadığından yok hükmünde olacağını, bu karar ile davalıya yapılan üyelik devrinin de geçersiz ve yok hükmünde olduğunu, 17.10.2010 tarihi yönetim kurulu kararında ise yönetim kurulu üyesi olarak davalının imzası bulunduğundan bu kararın da yok hükmünde olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile iki ayrı daire için davalının davacı kooperatife üye olmadığının tespitine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....
, şirketin T5 yönetim kurulu üyesi seçimine dair yönetim kurulu kararının yok hükmünde olduğunun tespiti ile ticaret sicil kaydının terkinine ve yeni yönetim kurulu tarafından alınan genel kurul çağrı kararının yok hükmünde olduğunun tespiti ile bu kararının ticaret sicilinden terkinine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini dava ve talep etmiştir....
olduğunun ve hisselerin mirasçılara intikal ettiğinin, ayrıca davalı şirketin 26.03.2003 tarihli 2003/4 sayılı yönetim kurulu kararının yok hükmünde olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Dava, yönetim kurulu kararının yok hükmünde olduğunun tespiti ile bu yönetim kurulu kararlarına dayanılarak yapılan genel kurul toplantısında alınan kararların yok hükmünde olduğunun tespitine ilişkindir. Davalı ... A.Ş'nin altı ortaklı bir şirket olup davacı ...'in hisse oranı %12 dir. Davalı şirketin yönetim kurulu 5 kişiden oluşmaktadır. Yönetim Kurulu Üyeleri ..., ..., ..., ... ve ...'tir. İptali istenen 05/10/2020 tarihli 2020/005 sayılı yönetim kurulu kararı, yönetim kurulu üyeleri ..., ... ve ...'in katılımları ile alınmıştır. Bu kararda 2019 yılı olağan genel kurul toplantısının 26/10/2020 tarihinde şirket merkezinde yapılmasına karar verilmiştir. Ancak bu karar alınırken diğer yönetim kurulu üyelerinin bu toplantıya davet edildiği veya haberdar edildiği yönünde dosyaya hiçbir bilgi ve belge sunulmamıştır. Yine iptali istenen 04/11/2020 tarihli ve 2020/007 yönetim kurulu kararı, yönetim kurulu üyeleri ..., ..., ... ve ...'in katılımları ile alınmıştır....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/443-2010/449 sayılı kararı ile yok hükmünde olduğunun tespit edildiğini ileri sürerek, yok hükmünde olduğu kesinleşen genel kurul toplantısında alınan karar ile atanan yönetim kurulu üyelerince alınan 11.11.2009 tarihli yönetim kurulu kararının yok hükmünde olduğunun tespitine karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne dair verilen kararın bir kısım davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesi'nin 21.06.2016 tarihli ve 2015/12465-2016/9978 sayılı kararı ile iptali istenen yönetim kurulu kararına karşı dernek içi denetim yollarının tüketilmemiş olmasından bahisle, bozulmasına karar verilmiş, bozma sonrası davacı vekilinin ve bir kısım davalıların davayı takip etmemesi üzerine mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. 1. Yargıtay (Kapatılan) 18....
kararının "genel kurula çağrı kararının yok hükmünde olduğunun tespiti talebinin reddine" ilişkin kısmının kaldırılmasına ve esas hakkında yeniden hüküm tesis edilmek suretiyle, davalı şirketin 2017 yılı olağan genel kurul toplantısının 27/04/2018 tarihinde yapılmasına ilişkin 03/04/2018 tarihli yönetim kurulu kararının yok hükmünde olduğunun tespitine karar verilmiştir....
, davanın şirket müdürü tarafından açıldığı, davacının pay sahipliği sıfatının bulunmadığı, ayrıca davanın 2008 yılında alınan yönetim kurulu kararına karşı MK madde 2'de öngörülen makul süreden sonra açıldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. (1) Dava, yönetim kurulu kararının yok hükmünde olduğunun tespiti istemine ilişkindir....
İlk derece mahkemesince, 02.12.2009 tarih 175 sayılı yönetim kurulu kararında toplantıya iki üyenin katıldığı, toplantı nisabı sağlanmadığından yok hükmünde olacağını, bu karar ile davalıya yapılan üyelik devri de geçersiz ve yok hükmünde olduğunu, 17.10.2010 tarih 188 sayılı yönetim kurulu kararı ise 02.12.2009 tarih 175 sayılı karara atfen alınmış olup, bu kararı yönetim kurulu üyesi olarak ...ve ... imzaladıkları, yönetim kurulu üyesi olan ...'in bu karar ile lehine işlem yapılan kişi olup, şahsi menfaatlerini ilgilendiren hususların görüşülmesi sırasında toplantıya katılamayacağından bu kararda yok hükmünde olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekilinin yaptığı istinaf başvurusunu inceleyen bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, davalının kooperatif kayıtlarında gözüken iki adet daire için kooperatif üyesi olmadığının tespiti istemine ilişkindir....
nın açtığı davada davalılardan yabancı uyruklu tüzel kişilerin vakfın kurucular kurulu üyesi sıfatlarının bulunmadığının ve bunların katıldıkları 19.12.2007 günlü kurucular kurulu toplantısı ile bu toplantıda alınan kararların "yok hükmünde" olduğunun tespiti ve bu konuda davalıların yarattığı muarazanın önlenmesi; karşı davada ise, istifa ederek vakıf kurucular kurulu üyelikleri sona eren kişilerin de katılımı ile yapılan 19.12.2007 günlü kurucular kurulu toplantısının ve bu toplantıda alınan kararların iptali ve davalı-karşı davacıların vakfın kurucular kurulu üyesi olduklarının tespiti istenilmiştir....
aykırı toplanan 17.10.2007 tarihli genel kurulun ve aldığı kararların yokluğunun tespit edilmesine, bu genel kurulda alınan sermaye artırım kararının iptaline ve dava dilekçesinde belirtilen usulsüz hisse devirlerini onaylayan yönetim kurulu kararının yok hükmünde olduğunun tespiti ile yapılan satışların pay defterinden silinmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....