Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda genel kurulun 2. ve 3. maddesinde alınan kararların, 4. maddesindeki yönetim kurulu üyelerinin ibrası ve 7. maddesindeki yönetim kurulu üyelerinin seçimine ilişkin kararlarla birlikte değerlendirilmesi gerekir. enel kurulun 5. maddesinde, şirketin 2010, 2011, 2012 yılları karlarının tamamı ile 2013 yılı karının 2.719.094,05 TL'sinin, 2014 yılı karının %5'inin, 2015 yılı dönem karının %5'inin dağıtılmasına, 2015 yılı karının %95'lik kısmının olağanüstü yedek akçe olarak ilgili hesaba kaydedilmesine, karların hissedarları dağıtımından önce %20'sinin Yönetim Kurulu Başkanı ...na temettü olarak verilmesine, geriye kalanın ortaklara hisseleri oranında 31.10.2017 tarihine kadar dağıtılması, 8. maddesinde de, yönetim kurulu üyelerine brüt 7.000 TL huzur hakkı ödenmesi yönünde karar alınmıştır. 5 nolu kararın,"Yönetim Kurulu Başkanına kar payı verilmesine" ilişkin kısmı gündem dışı olup, TTK md.413/2 maddesinde düzenlenen gündeme bağlılık ilkesine aykırılık teşkil etmekle birlikte gündeme...

    CEVAP : Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesi ile,09/07/2020 tarihli genel kurul toplantısının gerek toplanış şekli gerekse aldığı kararlar bakımından usul ve yasaya uygun olduğunu, iddia edildiği gibi iptali gerektiren kanuna aykırı bir durumun mevcut olmadığını, davalı şirketin yönetim kurulu başkanına ödenen huzur hakkının yıllık kar ile orantılı ve son derece makul seviyede olduğunu, yönetim kurulu başkanı olan ...'...

      DELİLLER : Arsa Tahsis Sözleşmesi , 13.09.2017 tarihli Yönetim Kurulu Kararı, 03.12.2018 tarihli ihtar yazısı , 13.04.2022 tarihli tahsisi iptal eden Yönetim Kurulu Kararı , Ödeme yapıldığına dair belgeler ve banka kayıtları , tüm dosya kapsamı....

      Yönetim Kurulu' nun 13.09.2017 tarih ve 2017/108 sayılı '' ...'de tapuda kayıtlı ... Mahallesi ... ada ... Parsel 5.637,50 m2 sanayi parseli ......

        Maddesi ile alınan kararda butlan ve yokluğu sonucunu doğuran bir hukuka aykırılık bulunmadığı, davacı tarafın gündemin 2.maddesi ile ilgili olarak, yönetim kurulu faaliyet raporu bakımından yönetim kurulu üyeleri ve denetçilerin oy kullanamayacağını iddia ettiği, Koop....

          İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı , istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davanın genel kurul kararı iptal davası olmadığını, bu davanın yönetim kurulu sorumlulu davası olduğunu, ticaret hukukuna göre sermaye artımı yapılmamasının butlan nedeni olduğunu, askıda hükümsüzlüğün hukuken tam geçerli olması için pay sahiplerinin bu konuda olur vermesine genel kurulda pay sahiplerinden onay alması gerektiğini, yönetim kurulunun sermaye artırımını iç kaynaklarından yapmaması ve genel kurul gündemine almamasının çoğunluğun yetkilerini kullanarak azınlığın veya münferit pay sahiplerinin hakkını ihlal eden bir durum olduğunu ve ortakların hakkına tecavüz olduğunu, bu davada hakimin askıda hükümsüzlüğü resen göz önünde bulundurmak zorunda olduğunu, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına, davanın butlan ve askıda hükümsüzlük nedeniyle yeniden esastan görülmesinin sağlanmasına karar verilmesini istemiştir....

            Bu durumda genel kurulun 2. ve 3. maddesinde alınan kararların, 4. maddesindeki yönetim kurulu üyelerinin ibrası ve 7. maddesindeki yönetim kurulu üyelerinin seçimine ilişkin kararlarla birlikte değerlendirilmesi gerekir....

            Müvekkilinin -------- şirketi %33 ortağı olduğu, müvekkilinin iştirak etmiş olduğu 31.05.2021 tarihli Genel Kurul toplantısında Yönetim Kurulu faaliyetlerine ve Genel Kurul toplantısında alınan huzur hakkına ilişkin karara muhalefet edilerek şerh düşüldüğü, TTK 394. maddesinde; “Yönetim kurulu üyelerine, tutarı esas sözleşme veya genel kurul kararı ile belirlenmiş olmak şartı ile huzur hakkı, ücret, ikramiye, prim ve yıllık kardan pay ödenebilir” hüküm altına alındığı, huzur hakkının anonim şirketlerde yönetim kurulu üyelerine ödediği, şirketin yapısı, faaliyet durumu ve yoğunluğu yönetim kurulu üyelerine huzur hakkı verilmesini gerektirecek nitelikte olması gerektiği, huzur hakkı ücreti için; şirketin geliri, yıllık kar oranları, yapılacak işler ve yönetim kurulu üyelerinin görevlerine bakılarak orantılı bir miktar belirlenmesi gerektiği, bu oran gözetilmediği takdirde, belirlenen fahiş miktardaki huzur hakkı ödemeleri sebebiyle yönetim kurulu üyesi olmayan diğer ortakların kar payı alma...

              Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; genel kurul kararların iptali davası 1163 sayılı Kooperatif Kanunu’nun 53. maddesine göre, 1 aylık hak düşürücü süreye tabi iken, yokluğu talebinin hak düşürücü süreye tabi olmadığı, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı, salt çağrı usulsüzlüğünün genel kurul kararlarının yokluğu sonucunu doğurmayacağı, genel kurulun 5/d maddesinde, ayrıca bir yönetim kurulu kararına gerek olmaksızın, yönetim kurulunun kooperatifin taşınmazları üzerinde tasarrufta bulunmaya dair genel kurul kararının 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 42/6. ve 59/son maddelerindeki emredici hükümlere aykırı olması nedeniyle butlan yaptırımına tabi olduğu, yine 5/d maddesinde alınan yönetim kurulu üyelerine daire satışına ilişkin kararın 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 59/6. maddesindeki yönetim kurulu üyelerinin ticari muamele yasağı kapsamında olduğu, diğer kararların iptali kabil nitelikte olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen...

                CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde;davacının iddialarının haksız olup yönetim kurulu kararının iptalini gerektirecek bir neden olmadığını, yönetim kurulunun kararının genel kurulun toplantıya davet edilmesine ve toplantı gündeminin belirlenmesine ilişkin olup icrai nitelikli bir karar olmadığını, asıl karar merci genel kurula teklif sunulmasından ibaret olduğu, yönetim kurulu kararı oluşturulurken davacının saf dışı bırakılmadığını, şirket esas sözleşmesinin 12. maddesinde üyelerin yönetim kurulu toplantısına yazılı davet edileceği öngörülmüş ise de, davacının da hiçbir zaman itiraz ileri sürmediği üzere bu maddenin şirket kuruluşundan itibaren fiilen uygulanmadığını, yönetim kurulu üyelerinin toplantıya hiçbir zaman yazılı olarak davet edilmediğini, davacıda katılsın yada katılmasın bu toplantıların hiçbirinin eser sözleşme hükmüne aykırı olduğunu ileri sürmediğini, bu durumun yönetim kurulu kararını tek başına iptalini gerektirmediğini, iptal ve yokluk hallerinin oluşmadığını,...

                  UYAP Entegrasyonu