Mahkemece bu yasal zorunluluk yerine getirilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, boşanma hükmünün münhasıran bu sebeple bozulmasına karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı-davacı babanın ortak çocukla tedbiren kişisel ilişki kurulmasına ilişkin birleşen davası, mahkemece; "birlikte görülen boşanma davasında baba ile ortak çocuk arasında kişisel ilişki tesis edildiği" gerekçesiyle reddedilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden, ortak çocukla tedbiren kişisel ilişki kurulması davasının (TMK m. 197/4) açıldığı 23.05.2014 tarihinde tarafların fiilen ayrı yaşadıkları, ortak çocuğun fiilen anne ile birlikte kaldığı, baba ile ortak çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasını engelleyecek bir halin de (TMK m.324/2) mevcut olmadığı anlaşılmaktadır. Her dava açıldığı tarihteki şartlara tabidir ve davaların birlikte görülmesi halinde her dava bağımsız niteliğini korur....
DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı anne tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacılar tarafından torunları ile kişisel ilişki kurulması talebi ile açılan dava ilk derece mahkemesince kısmen kabul edilmiş, dede ve babaanne ile velayeti anneye bırakılan 2009 doğumlu ... arasında yarıyıl tatilinin 2. haftası Pazartesi günü saat 12:00 ile aynı hafta Cuma günü saat 17:00 arasında, her yıl Temmuz ayının 2. haftası Pazartesi günü saat 12:00 ile aynı hafta Cuma günü saat 17:00 arasında, çocuğun bulunduğu ilde çocuk ziyaret edilmek koşulu ile kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiş, bu karar davacılar tarafından kişisel ilişkinin çocuğun bulunduğu yerde yapılması şartına bağlanması ile sürenin azlığına yönelik istinaf edilmiştir....
Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla; ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Uygun kişisel ilişki süresi, ebeveyni tatmin edeceği gibi, çocuğun açıklanan kişisel gelişimine de hizmet etmiş olacaktır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Velayetleri babada olan ortak çocuklar ... 05.08.2008, ... ise 03.10.2011 doğumlu olup okul çağındadır. Çocuklar ile anne arasında yatılı olacak şekilde kişisel ilişki kurulması doğru ise de; her yıl 1 Temmuz 15 Ağustos tarihleri arasında ve her hafta sonu kurulan kişisel ilişki, babanın velayet görevini gereği gibi yerine getirmesine engel olacağı gibi, çocukların bedeni ve fikri gelişmesini de olumsuz yönde etkileyecektir....
Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye girer veya ana ve baba bu haklarını, amacına ve yükümlülüklerine aykırı olarak kullanırlar veya çocuk ile ciddi olarak ilgilenmezler ya da diğer önemli sebepler varsa, kişisel ilişki hakkı reddedilebilir veya kendilerinden alınabilir (TMK. md. 324/2). Kişisel ilişki kurma hakkı, anne/baba ile çocuğa belirli gün ya da saatlerde görüşme, birbirlerinden haberdar olma, birbirlerinin yaşamında olma, karşılıklı etkilenme yetkisi veren bir haktır. Bu hak, anne/baba için olduğu kadar çocuk için de bir haktır (2003 tarihli Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi m.4/1). İlişkide anne/babalık duygularının tatmini yanında çocuğun bedensel, fikri, ruhsal, eğitsel, kültürel gelişimine yönelik yararı da gözetilir. Anne/baba yararı ile çocuk yararı çatışırsa, çocuğun yararına üstünlük tanınır (4721 sayılı Türk Medeni Kanunu md.182/II ve 324)....
Ana-babasından veya bunlardan birinden ayrılmasına karar verilen çocuğun, kendi üstün yararına aykırı olmadıkça ana-babanın ikisiyle de düzenli bir biçimde kişisel ilişki kurma ve sürdürme hakkı, çocuğun temel haklarındandır. Çocuk Hakları Sözleşmesi md.9/3). Bu tür kişisel ilişki çocuğun sadece üstün yararları gerektirdiği takdirde veya ana ve babanın bu haklarını amacına aykırı kullanmaları halinde kısıtlanabilir veya engellenebilir (Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi md.4/2). Kişisel ilişki kurulması ile ilgili kararlar taraflar arasında kesin hüküm oluşturmayıp, değişen şartlara göre her zaman yeniden düzenlenebilir....
anne ve baba ile kişisel ilişki kurulmasına engel teşkil etmediği anlaşılmaktadır....
Mahkemece, 10.09.2005 doğumlu, TC kimlik numaralı müşterek çocuk Onur Ünlüsoy ve 10.11.2011 doğumlu, TC kimlik numaralı müşterek çocuk Elifnur Ünlüsoy ile davalı anne arasında her ayın 1.ve 3. hafta sonu cumartesi günü saat 10:00- 18:00, pazar günü saat 10:00- 18:00, dini bayramların 2.günü saat 10:00- 18:00 saatleri arasında küçükleri bulunduğu yerden teslim alarak süre sonrasında aynı yere teslim etmesi ve yanında bulundurduğu sürece ihtiyaçlarının kendisince karşılanması koşuluyla görüşebilmesi için kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir. Bütün bu hususlar değerlendirildiğinde davalı anne ve ortak çocuklar arasında kurulan kişisel ilişki annelik duygularının tatmini bakımından yetersiz olmuştur. Çocuklar ile anne arasında annelik duygularını tatmin edecek ve bu hakkın rahatça kullanılmasına engel olmayacak ölçüde daha uygun süreli kişisel ilişki kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır....
Kanunun 7'nci maddesinin yedinci fıkrasında ise, korunma ihtiyacı olan çocuklar hakkında, koruyucu ve destekleyici tedbir kararlarının yanında, mahkemenin velayet, vesayet, kayyım, nafaka ve kişisel ilişki kurulması hususlarında da karar vermeye yetkili olduğu belirtilmektedir. Şu halde, koruyucu ve destekleyici tedbir kararı yanında, velayet, vesayet, kayyım, nafaka ve kişisel ilişki hususunda da karar verilmesi gerekiyorsa, inceleme duruşmalı yapılacaktır. Aksi halde, “hakim zaruri görmedikçe” koruyucu ve destekleyici tedbir kararı duruşmasız verilir. Özel kanunda yer alan bu düzenleme karşısında, koruyucu ve destekleyici tedbir kararlarının evrak üzerinde incelenip karara bağlanması mümkündür. Bu bakımdan sayın çoğunluğun somut davanın özelliğini gözetmeksizin “talebin evrak üzerinde incelenemeyeceğine” ilişkin genel görüşüne katılmak mümkün olmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Küçük 1997 doğumlu... ile anne arasında ayın belirli haftalarında gece yatısına da kalacak ve babanın velayet görevine de engel olmayacak şekilde kişisel ilişki kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 09.11.2006...
17.03.2021 tarihli sosyal inceleme raporundaki tespitler üzerine 25.05.2021 tarihli duruşmada kadın ile ortak çocuk arasındaki kişisel ilişki kurulması yönündeki ara kararın kaldırılmasına karar verildiğini, sonrasında kadının kişisel ilişki kurulmasına engel hal ve tavırlarında herhangi bir değişiklik olmadığı gibi ortak çocuğun anne ile kişisel ilişki kurmak istememe halinin aynen devam ettiği, ortak çocuğun üstün yararına aykırı şekilde ortak çocuk ile anne arasında kişisel ilişki kurulmasının açıkça hukuka aykırı olduğunu beyan ederek, çocuk ile anne arasında kişisel ilişki tesisi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur....