Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki "kişisel ilişkinin kaldırılması" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Tarafların müşterek çocuğu 11.07.2008 doğumludur. Boşanma kararı ile velayeti babaya bırakılmış ve annenin çocuğu ile kişisel ilişkisi düzenlenmiş, karar 15.04.2013 tarihinde kesinleşmiştir. Kendisine kişisel ilişki hakkı tanınan ebeveynin, bu hakkı amacına aykırı kullanması, yasal yükümlülüklerine aykırı davranması veya çocuk ile ciddi biçimde ilgilenmemesi ya da diğer önemli sebepler varsa yahut da kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye giriyorsa, bu hak kendilerinden alınabilir veya kaldırılabilir (TMK.md.324)....

    ve müşterek çocuklar yararına iştirak nafakası taleplerinden vazgeçtiklerini, sadece boşanma, maddî ve manevî tazminat talepleri ile davalının cinsel istismar suçundan yargılanması nedeniyle müşterek çocuklar ile davalı babaları arasında kişisel ilişki kurulmaması taleplerinin olduğunu talep ve beyan etmiştir....

      Temyiz Sebepleri 1.Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde; davalı erkeğin ortak çocuğu kaçırarak günlerce alıkoyduğunu, çocuğu geri getirmediğini, ortak çocuğu sokakta yatırdığını, başına silah dayadığını, ölümle tehdit ettiğini ve şiddet uyguladığını, çocuğun psikolojisinin bozulduğunu, görüş gününde uyuşturucu aldığını ve çocuğa da uyuşturucu kullanmayı teklif ettiğini, sosyal inceleme raporunda da çocuğun babasından korktuğu, onunla görüşmek istemediği, babasıyla ilgili hiç bir olumlu düşüncesinin olmadığının gözlemlendiği ve kişisel ilişkinin uygun bulunmadığını, erkeğin hükümlü olduğu, izin süresi bittikten sonra tekrar ceza evine döneceğini, çocuğun tek başına babası ile kişisel ilişki kurmasının sakıncalı olduğunu, telefonla kurulan kişisel ilişkinin uygun olduğunu ileri sürerek Mahkemece kurulan kişisel ilişkinin kaldırılması, aksi halde yatılı olmayacak şekilde kişisel ilişki tesis edilmesi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. 2.Davalı erkek vekili...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Hukuk) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından velayet, kişisel ilişki, yoksulluk nafakası yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların reddi, nafakaların miktarı, kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece, tarafların eşit kusurlu olduğu kabul edilerek boşanmalarına karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delilerden, davalı-karşı davacı kadına mahkemece yüklenen kusurlu davranışlardan sonra evlilik birliğinin devam...

          CEVAP Davalı baba vekili cevap dilekçesinde; annenin anlaşmalı boşanma kararını çocukla kurulan kişisel ilişki yönünden istinafa götürdüğünü ve akabinde de istinafından feragat ettiğini, baba ile çocuk arasındaki kişisel ilişkinin 10.02.2022 tarihinde kesinleştiğini, kişisel ilişkinin kesinleşmesinden oniki gün sonra da işbu davanın açıldığını, annenin epilepsi hastası olması ve ilaçlar kullanması nedeniyle çocuğu emzirmediğini, çocuğun beslenmesi ve bakımının baba ve onun ailesi tarafından da sağlanabileceğini ve iki haftada bir kurulan kişisel ilişkinin anne ile çocuk arasındaki bağı kesintiye uğratmadığını iddia ederek; davanın reddine hükmedilmesini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; çocuğun huzurunun kişisel ilişki nedeniyle tehlikeye girdiğinin dosya kapsamındaki uzman raporları ve tanık beyanlarıyla kanıtlanamadığı gerekçesiyle; davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

            Mahkemece ortak çocuk ile davacı-davalı baba arasında kişisel ilişkinin kurulmasına karar verilmiş, kişisel ilişki kurulurken kademeli bir kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır. Değişen koşullara göre, çocuğun yaşı, eğitim ve sağlık durumları gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesi ileriki yıllarda her zaman istenebilir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, şimdiden ortak çocuk ile davacı-davalı baba arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA bozma kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 11.04.2018 (Çrş.)...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından; kusur belirlemesi, müşterek çocukla kişisel ilişki düzenlenmemesi ve iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkek eşin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece; velayeti anneye verilen müşterek çocuklarla, davalı baba arasında kişisel ilişkinin yasaklanmasına şeklinde hüküm kurulmuştur....

                O halde, davacı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken isteğin reddi doğru görülmemiştir. 4-Boşanma veya ayrılık vukuunda çocuk kendisine tevdi edilmemiş taraf gücüne göre onun bakım ve eğitim giderlerine katılmakla yükümlüdür. (TMK m. 182) Bu hususu hakim görevi gereği kendiliğinden dikkate alması gerekmektedir. O halde velayeti temyiz edene tevdi edilen ortak çocuk için iştirak nafakasına hükmedilmemesi usul ve kanuna aykırıdır. 5-Mahkemece ortak çocuk 11.05.2015 doğumlu...'in velayeti davacı anneye bırakılmış ortak çocukla baba arasında "aynı şehirde oturmaları hali" ve "farklı şehirde oturmaları hali" için ayrı ayrı kişisel ilişki düzenlenmiştir. Ayrı şehire ilişkin kişisel ilişki tesisinde küçüğün yaşına uygun olacak şekilde 30 gün boyunca yatılı olarak baba yanında kalmasına hükmedilmiştir....

                  Evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkin kararların taraflar arasında teknik anlamda kesin hüküm oluşturmamasına , değişen şartlara göre istek halinde her zaman yeniden düzenlenmesinin mümkün bulunmasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Velayeti boşanma kararı ile davalı anneye bırakılan 2005 doğumlu müşterek çocuk .... ile davacı baba arasında boşanma kararı ile düzenlenen kişisel ilişki, davacının talebi üzerine, tarafların ayrı yerlerde yaşamaları da dikkate alınarak yeniden düzenlenmiş ise de tesis edilen kişisel ilişki babalık duygularını tatmine elverişli olmayıp yetersizdir. Davalı ile çocuğun.....davacının ise ....oturdukları da dikkate alınarak, ayda bir kez ve dini bayramlarda da yatılı olacak şekilde kişisel ilişki tesisi çocuğun menfaatine uygun olur....

                    Günü saat 10:00 ile 3. günü 17:00 arasında sömestr tatilinin ilk Pazar günü saat 10:00 ile takip eden Pazar günü saat 17:00 arasında, yaz tatilinde 1 Temmuz saat 10:00 ile 15 Temmuz saat 17:00 arasında ve yine yaz tatilinde 1 Ağustos saat 10:00 ile 15 Ağustos saat 17:00 arasında yatılı olacak şekilde kişisel ilişki kurulmuştur. Değişen koşullar, çocuğun yaşı ve eğitim durumu gözetilerek kişisel ilişki düzenlemesi ileriki yıllarda her zaman yeniden istenebileceğinden ortak çocuk .... ile baba arasında kademeli bir şekilde ileriki yıllardaki ilişkinin ne şekilde gerçekleştirileceğinin belirlenmesi doğru olmamıştır. Ayrıca davalı baba ile çocuk arasında her hafta kurulan kişisel ilişki anneyi tüm hafta sonları eve bağımlı hale getirecek ve velayet görevini gereği gibi yerine getirmesine engel olacaktır....

                      UYAP Entegrasyonu