Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı-davacı erkek, hükme karşı diğer nedenlerin yanında kişisel ilişki yönünden de istinaf kanun yoluna başvurmuş ve bölge adliye mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesince velâyeti anneye verilen ortak çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki kurulurken çocuklar ile baba arasında “Aynı şehirde oturmaları hali" ve “Farklı şehirde oturmaları hali" için ayrı ayrı kişisel ilişki düzenlenmiştir. Taraflar farklı şehirlerde yaşıyor olsalar bile, günümüzdeki ulaşım olanaklarındaki kolaylık gözetildiğinde, kişisel ilişkiye dair düzenleme yapılırken, taraflar bu hususun dikkate alınmasını açıkça talep etmemişlerse "Ayrı şehir-aynı şehir ayrımına" gidilmesinin önemi bulunmamaktadır. Bu bakımdan, ayrı şehir-aynı şehir ayrımına gidilmeksizin babalık duygularını tatmine elverişli, çocukların da baba sevgisi ve şefkatini tatmasına yeterli, daha uygun süreyle kişisel ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacının velayetleri kendisine bırakılan çocuklarla, anneleri arasında kişisel ilişki tesis edilmemesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazları yersiz olduğundan reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Velayeti babaya bırakılan çocuklar ile aynı şehirde oturan anneleri arasında her haftasonu kişisel ilişki kurulması davacı babayı haftasonları eve bağımlı hale getireceği gibi, kendisinin çocuklarla haftasonu tatili geçirmesini, velayeti gereği gibi kullanmasını engelleyecek niteliktedir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm kusur, kişisel ilişki ve manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Kişisel ilişki kurulurken annelik-babalık duygularının tatmin edilmesine ve geliştirilmesine özen gösterilmesi gerekir. Taraflar aynı şehirde oturmaktadır. O halde, müşterek çocuklar ile babaları arasında, her ayın birinci ve üçüncü hafta sonları Pazar günü ve dini bayramların ikinci günü 10.00-18.00 arasında, çocuklar babalarında gece yatıya kalamayacak şekilde kişisel ilişki tesisi düzenlenmesi doğru değildir....

        Cumartesi günü saat 12.00 den Pazar günü saat 12.00'ye kadar, okulların yarı yıl tatilinin ilk Pazartesi günü saat 10.00’dan ikinci Pazartesi günü saat 18.00’e kadar, her Temmuz ayının onbeşinci günü saat 10.00’dan Ağustos ayının onbeşinci günü saat 18.00’e kadar, anneler günü saat 12.00-15.00 arasında, milli bayramlarda saat 12.00-15.00 arasında ve çocuğun (tek haneli yıllarda) doğum günü saat 12.00-18.00 arasında, dini bayramların birinci günü saat 15.00'den ikinci günü 15.00'ye kadar” şeklinde kişisel ilişki tesis edildiği ve bu kararın kesinleştiği görülmüştür. Başka bir anlatımla; taraflar arasındaki boşanma kararı, velâyet ve kişisel ilişki düzenlemeleri TMK’nın 166/3 maddesi uyarınca anlaşmalı boşanma hükümlerine göre yapılmış; müşterek küçük çocuk ile davacı anne arasında dairemiz uygulamasına da uygun düşecek şekilde ayrıntılı kişisel ilişki tesisine karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Düzenlenmesi - Kişisel İlişkinin Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar 10.08.2010 tarihinde kesinleşen ilamla Türk Medeni Kanunun 166/3. maddesi gereğince boşanmışlar, karar tarihinde müşterek çocuk dünyaya gelmediği için boşanma kararında velayet düzenlemesi yapılmamış, müşterek çocuk Tarık boşanma kararı kesinleştikten sonra 27.01.2011 tarihinde doğmuştur. Davacı baba, öncelikle velayetin tarafına verilmesini, bu mümkün olmadığı taktirde çocuk ile kişisel ilişki kurulmasını talep etmiş, yargılama sırasında ise velayetin nezi veya değiştirilmesi talebinden feragat etmiştir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Kişisel İlişki Taraflar arasındaki "boşanma" ve "kişisel ilişki" davalarının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yüklenmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 09.05.2013 (Prş.)...

              Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Kişisel İlişki Tesisi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından ortak çocukla baba arasında yatılı kurulan kişisel ilişki yönünden; davalı-davacı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü ve kendi boşanma davasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı kadın, temyiz dilekçesinde adli yardım talebinde bulunmuştur. Adli yardıma ilişkin usul ve esaslar Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 334-340. maddelerinde düzenlenmiş olup, aynı Kanunun 336/3. maddesine göre adli yardım talebi kanun yollarına başvuru sırasında Yargıtaya da yapılabilir ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 337/1. maddesi uyarınca da duruşma yapmaksızın talep hakkında karar verilebilir....

                Dosyanın incelenmesinde; davacı erkek tarafından açılan geçici velâyet davasının yapılan yargılaması sonucunda mahkemece erkeğin velâyet talebinin reddine, davacı baba ile ortak çocuklar arasında kişisel ilişki düzenlenmesine dair verilen hüküm, davalı kadının temyizi üzerine Dairemizin 16.02.2017 tarih ve 2016/25714 Esas ve 2017/1604 Karar sayılı ilamı ile kişisel ilişki yönünden bozulmuştur. Bozma sonrası erkek tarafından 21.02.2018 tarihinde evlilik birliğinin temelden sarsılması nedenine dayalı boşanma davası açılmış, kadın ise 18.04.2018 tarihinde erkeğin boşanma davasına karşı boşanma ve ziynet alacağı davası açmıştır. Taraflarca açılan karşılıklı boşanma davaları ile kadının açtığı ziynet alacağı davası, erkeğin açtığı asıl dava dosyası ile birleştirilmiştir....

                  Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge idare mahkemesi ikinci hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı kadın tarafından, davalı-karşı davacı erkeğin kabul edilen boşanma davası ile kusur belirlemesi ve boşanmanın fer'ileri yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, velayet ve kişisel ilişki düzenlemeleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İlk derece mahkemesince; tarafların karşılıklı boşanma davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer’ilerine karar verilmiş, davacı-karşı davalı kadın, davalı-karşı davacı erkeğin kabul edilen boşanma davası ile kusur belirlemesi ve boşanmanın fer’ilerine yönelik olarak, davalı- karşı davacı erkek tarafından ise; kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, velayet ve kişisel ilişki düzenlemelerine yönelik olarak istinaf kanun yoluna...

                    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Kişisel İlişki (Boşanma) Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı kocanın boşanma davası kabul edilmiş ve davacı yararına ilk hükümde takdir edilen vekalet ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin bölümler bozma kapsamı dışında kalmakla kesinleşmiştir. İlk karar davalı ile müşterek çocuklar arasında kurulan kişisel ilişkinin yeterli olmaması nedeniyle bozulmuştur. Boşanma davasının fer'isi olan kişisel ilişki konusunda bozmaya uyularak kurulan yeni hükümde, davacı yararına yeniden vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK.md.438/7)....

                      UYAP Entegrasyonu