Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki "boşanma" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı (koca) tarafından kadının boşanma davası, velayet ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle kişisel ilişkinin çocuğun yaşı nazara alınarak düzenlendiğinin anlaşılmasına, ilerde kişisel ilişki süresinin değiştirilmesinin imkan dahilinde olmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar...

    ın dinlenmediğini, derdestlik itirazlarının olduğunu ve değerlendirilmediğini, davacıların 9 yıldır torunlarını arayıp sormadıklarını, kişisel ilişkinin çocukların psikolojilerini bozacağını, boşanma kararında dahi babaları ile kişisel ilişki kurulmadığını, çocuklar ile davacılar arasında kişisel ilişki düzenlemesinin müvekkilinin ve çocukların hayatını tehlikeye sonuçlarının olduğunu, davacıların müvekkili ve çocukları kaçırmakla tehdit ettiğini, onları takip edip huzurlarına kaçırdığını, dava dilekçesindeki iddia ve vakıaların aynen tekrar ederek davanın basit bir kişisel ilişki tesisi davası olmadığını, bir annenin çocuklarının hayatta kalması ve sağlıklı bireyler olması için tek başına mücadele verdiğini, çocukların üstün menfaatinin kişisel ilişki tesisine yer olmadığına dair verilecek karar olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1....

      GEREKÇE: Dava; evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı boşanma davası niteliğindedir. HMK'nun 355. maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Uygun kişisel ilişki süresi, ebeveyni tatmin edeceği gibi, çocuğun açıklanan kişisel gelişimine de hizmet etmiş olacaktır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; kısmen onanmasına, kısmen bozulmasına dair Dairemizin 26.02.2015 gün ve 798 - 2960 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; Temyiz incelemesinden sonra taraf vekilleri 27.03.2015 havale tarihli dilekçeleriyle tarafların barıştıklarını davadan feragat ettiklerini beyan etmişlerdir.Ancak; davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında verilen boşanma hükmü, taraflarca temyiz edilmeyerek 12.04.2014 tarihinde kesinleşmiş olduğundan; boşanma hükmü bakımından feragat bir sonuç doğurmaz. Ne varki, temyize konu olduğundan; mahkemece verilen hüküm kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ve kişisel ilişki süresi yönünden henüz kesinleşmemiştir. Feragatin sonuç doğurması için karşı tarafın kabulüne gerek bulunmamaktadır. Davaya son veren bir taraf işlemi olarak feragat kesin hükmün sonuçlarını doğurur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı kadın tarafından kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kadın tarafından açılan boşanma davası kabul edilmiş, 14.11.2011 doğumlu müşterek çocuk Fatıma Şara'nın velayeti davacı anneye verilmiş ve davalı baba ile kişisel ilişki kurulmuştur. Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere davalı baba yoğun alkol ve uyuşturucu madde kullanımı nedeniyle tedavi görmektedir. Davalı babanın alkol ve uyuşturucu madde kullanımı tedavisi görmesi ve müşterek çocuğun yaşı, bedeni ve fikri gelişimine göre müşterek çocukla baba arasında kurulan kişisel ilişki çoktur....

          İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda 07.03.2018 doğumlu... ile davacı-karşı davalı baba arasında her ayın 1.ve 3.Cumartesi günü saat 10.00’dan aynı gün saat 17.00’ye kadar, dini bayramların ikinci günleri saat 10.00’dan saat 17.00’ye kadar yatısız şekilde kişisel ilişki kurulmuş ise de; çocuğun yüksek yararı, yaşı ve babalık duygusunun tatmini hususları birlikte değerlendirildiğinde, müşterek çocuk... ile baba arasında yatılı ve daha doyurucu bir kişisel ilişki kurulması gerekirken, yazılı şekilde yatısız kişisel ilişki kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. b)Müşterek çocuk ... ile baba arasında ise kişisel ilişki kurulmamıştır....

            boşanma davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin anneye, baba ile kişisel ilişki tesisine, kadın lehine maddi ve manevi tazminata hükmedilmiş, verilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından erkeğin boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafakalar ve tazminatların miktarı, kişisel ilişki yönünden, davalı-davacı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, nafakalar, tazminatlar ve velayet yönünden temyiz edilmiş, hükmün onanmasına karar verilmiş ve taraflarca karar düzeltme isteğinde bulunulmuştur....

              Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç, çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu bakımdan kişisel ilişki tesis edilirken çocuğun bedeni, fikri ve ruhsal gelişimi esas alınarak, amacı gerçekleştirici bir düzenleme yapılmalıdır. Bu da çocuğun menfaatine aykırı düşmedikçe ve geçerli bir sebep olmadıkça çocukla diğer taraf arasında yatılı olarak kişisel ilişki kurulmasını gerektirir. Bu bakımdan, velayeti babada bulunan çocuklarla anne arasında kişisel ilişki tesis edilirken, çocukların anne yanında, ayın belirli hafta sonları yarıyıl, yaz tatilleri ve dini bayramlarda yatılı kalacak şekilde kişisel ilişki kurulması yönünde bir düzenleme yapılması gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır....

                Velayet kamu düzeni ile ilgili olup mahkemece boşanma veya ayrılığa karar verirken, olanak bulundukça ana ve babayı dinledikten sonra, ana ve babanın haklarını ve çocuk ile olan kişisel ilişkilerini düzenler. Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur (TMK.md.181/1- 2). Velayet ve kişisel ilişki düzenlemesi kamu düzeni ile ilgili olup, aslolan çocuğun yüksek yararına bedensel ve zihinsel gelişimini sağlamaya en uygun çözüme ulaşmaktır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır....

                (TMK. m. 182/1) Velayetin kullanılması kendine verilmeyen eşin çocuklarla kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde çocuğun sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. (TMK. m. 182/2) Velayeti anneye bırakılan tarafların müşterek çocuğu ... ile davacı-karşı davalı (baba) arasında “her yıl sömestr tatilinde ilk hafta” için tesis edilen kişisel ilişkinin başlangıç ve bitiş saatleri hükümde gösterilmemiştir. Bu şekildeki düzenleme infazda duraksamaya yol açabileceği gibi, “babanın müşterek çocuğu yanına aldırtarak kişisel ilişki kurulmasına” yönelik düzenlemede babanın çocuğu kişisel ilişki tesisi amacıyla anneden kendisinin alıp alamayacağı konusunda infazda tereddüte neden olur. Bu sebeplerle baba ile müşterek çocuk arasında yazılı şekilde kişisel ilişki tesisi doğru bulunmamıştır....

                  UYAP Entegrasyonu