"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) Velayetin düzenlenmesi istemine ilişkin olarak açılan davada İzmir 21. Aile ile Acıpayam 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından ortak çocuk...'in velayeti, kişisel ilişki süresi ve iştirak nafakası yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 15/10/2019 günü temyiz eden davacı ... vekili Av. ... geldi. Karşı taraf davalı ... ve vekili gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Ortak çocuklardan ...'in velayeti anneye, ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi, İştirak Nafakası, Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; bozulmasına dair Dairemizin 13.02.2018 gün ve 2017/6555-2018/1861 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26.09.2014 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ila 454. madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tedbir Nafakası-Geçici Velayet Düzenlemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece kısa kararda; davacının davası kısmen kabul edilerek davacı ve müşterek çocuk için tedbir nafakasına hükmedilmiş; gerekçeli kararda ise tedbir nafakasının yanı sıra “geçici velayetin anneye verilmesi ve baba ile kişisel ilişki kurulması” hususlarında da hüküm kurulmak suretiyle kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294/3. maddesi uyarınca, hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Düzenlenmesi .K.. A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, velayetin düzenlenmesi istemine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 13.01.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.02.2018 günlü ve 2018/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 21.02.2018 tarihli ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.03.2018 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 19.07.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 176.60 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatıran Hakan'a geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 13.09.2018 (Muhalif) KARŞI OY YAZISI Davacı-davalı anne, velayeti babada bulunan ortak çocuğun velayetinin kendisine verilmesi için velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası istemiyle dava açmış, davalı-davacı baba ise iştirak nafakası istemli karşı dava açmıştır....
Bozma sonrası davalı kadın vekili tarafından ıslah dilekçesi verilmek sureliyle maddi ve manevi tazminat, tedbir, işitirak ve yoksulluk nafakası ve nafakalara artırım talebinde bulunulmuş ve taleplerini ıslah ettiği bildirilmiştir. Bozmadan sonra ıslalı mümkün değildir. (04.02.1948 tarihli 10/3 sayılı İçt. Bir. Kararı) İştirak nafakası ve tedbir nafakaları mahkemece resen hükmedilebileceği gibi yargılama aşamasında her zaman istenebilir isede nafakalara artırım talebinin süresinde yapılmış olması gerekir. Mahkemece Türk Medeni Kanununun 174/1 maddesinde düzenlenen maddi tazminat ile Türk Medeni Kanununun 175 maddesinde düzenlenen yoksulluk nafakası talepleri ile iştirak nafakasının arttırım talebine yönelik karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken taleplerin kısmende olsa kabulü doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. 3- Tarafların müşterek çocuğu....2004 doğumlu olup idrak çağındadır....
Davalı (kadın), tahkikat aşamasında 12.12.2013 tarihinde Türk Medeni Kanununun 175. maddesi uyarınca 400 TL yoksulluk nafakası talebinde bulunmuştur. Davacı (koca)'nın, bu talebe açık rızası bulunmadığı gibi bu konuda usulünce yapılmış bir ıslah (HMK md. 176) işlemi de mevcut olmadığından mahkemece hakkında olumlu ya da olumsuz karar verilebilecek nitelikte bir yoksulluk nafakası talebi mevcut değildir. Bu durumda davalı (kadın)'ın yoksulluk nafakası talebi hakkında “usulüne uygun ileri sürülmediğinden karar verilmesine yer olmadığına” şeklinde karar verilecek yerde yazılı şekilde ret kararı verilmesi doğru görülmemiştir. 3-Mahkemece, "davalı kadının çocuğa olumsuz davranışları, sosyal inceleme raporu, küçüğün fikri ve ruhi gelişimi" gerekçesiyle müşterek çocuk 2007 doğumlu ....’ın velayeti davacı babaya bırakılmıştır. Tarafların müşterek çocuğu ... 2007 doğumludur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; davanın kabulü ile TMK 166/1 maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, velayetin anneye verilmesine, çocuk için aylık 400 TL tedbir - iştirak nafakası takdirine, davacı için 25.000 TL maddi, 10.000 TL manevi tazminat takdirine, davalının tedbir - yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, birleşen davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir....