WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından; kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Velayetin kullanılması kendisine tevdi edilmeyen eşin çocukla kişisel ilişki düzenlenmesinde çocuğun sağlık, eğitim ve ahlak bakımından üstün yararı esas tutulur. Yargılama sırasında alınan sosyal inceleme raporunda çocuğun babasını görünce korkup, paniklediği de belirtilmiştir....

    Davacı baba ile çocuk arasında, her yılın 1 Temmuz Saat 09.00'da başlayıp 31 Temmuz saat 17:00’de sona erecek şekilde, ayrıca okul yarı yıl tatilinin ilk haftası saat 09:00'dan aynı hafta sonu saat 17.00'ye kadar, dini bayramların ikinci günlerinde saat 10:00’dan başlayıp 3.günü saat 17.00'de sona erecek şekilde kişisel ilişki kurulmuştur. Müşterek çocuğun yaşı nazara alındığında anne bakım ve şefkatine muhtaç olup bu şekilde bir düzenleme çocuğun bedeni ve fikri gelişmesine engel olacağı gibi, davalı annenin velayet görevini gereği gibi, yerine getirmesine de engel olacaktır. Şu halde daha uygun süreli kişisel ilişki kurmak gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dosya içinde alınan sosyal inceleme raporları, annenin velayet görevinin gereklerini ihmal ve istismar ettiğinin ispatlanamaması, çocuğun anne ile kalmak istemesi, annenin kişisel ilişkiye engel olduğunun ispatlanamadığı gibi davacı tarafından kişisel ilişki için başlatılan icra takibinin de anne tarafından engellendiğine dair dosyaya herhangi bir delil sunulmamış olması nazara alınarak davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik olmadığı anlaşılmakla davacının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

      Müşterek çocuk 2019 doğumlu Umut Emre'nin velayetinin anneye verildiği, baba ile çocuk arasında "her hafta sonu Cumartesi günü saat 10:00 ile 20:00" arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verildiği, yargılama sırasında ise yatılı olmak üzere farklı bir kişisel ilişki düzenlemesi bulunduğu, hükümde kişisel ilişkinin kısıtlı verilmesinin gerekçesinin açıklanmadığı, bu haliyle tesis edilen kişisel ilişki süresinin de yetersiz olduğu anlaşılmıştır....

      Davalı cevap dilekçesinde özetle; velayetin değiştirilmesini gerektirir hiç bir olumsuzluğun bulunmadığını, çocukların yeni evlendiği eşi ve bu eşinden dünyaya gelen çocuğu ile birlikte yaşamaktan mutlu olduklarını, çocukların anneleri ile yeterince ve makul sürede kişisel ilişki kurabildiklerini, ancak davacının çocukları arkadaşlarının veya uzak akrabalarının yanına götürerek kişisel ilişki süresini bu kişilerin yanında geçirdiğini, kişisel ilişki kurma hakkını gereği gibi kullanmadığını, yeniden evlenmesinin velayetin değiştirilmesi için gerekçe yapılamayacağını, çocukların annelerine gitmek istemediklerini, özellikle kız çocuğunun anneye gitmemek için zorluk çıkardığını, davacının erkek arkadaşı ile birlikte yaşadığını, bunun çocuklar üzerinde olumsuz etkileri olacağını, çocuklarının tüm eğitim ve sağlık ihtiyaçları ile yakından ilgilendiğini, okul başarılarının iyi olduğunu, tüm bu sebeplerle davanın reddedilmesi gerektiğini belirtmiştir....

      Cumartesi günü saat 10:00'da davalı anne Arzu'dan alınıp aynı gün 12:30'da davalı anne Arzu'ya çocuğun teslimi suretiyle, davalı anne Arzu Yılmaz'ın bulunduğu ilçede olmak üzere kişisel ilişki kurulmasına hükmedilmiştir. Davacı vekili; mahkemece hükmedilen kişisel ilişki düzenlemesinin yetersiz olduğunu, yatılı ve daha uzun süreli kişisel ilişki kurulması gerektiğini ileri sürmek suretiyle istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava; velayeti annede bulunan küçük Ada ile dede arasında kişisel ilişki tesisine ilişkindir. Davacı vekilinin; çocukla kişisel ilişkinin süresine yönelik istinaf talebi incelendiğinde; Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi ebeveynler için bir hak olduğu gibi, çocuk için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır....

      A. ile davacı-karşı davalı (anne) arasında kişisel ilişki düzenlemesi yapılmaması, usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki, bu yanlışlık ilk inceleme sırasında gözden kaçmış olduğundan, davacı-karşı davalının karar düzeltme talebinin bu yönden kabulüne ve hükmün kişisel ilişki yönünden bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 404/1-4 maddesi gereğince davacı-karşı davalının karar düzeltme talebinin yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple kişisel ilişki yönünden kabulüne, hükmün bu yönden BOZULMASINA, davacı-karşı davalının velayetin değiştirilmesine yönelik karar düzeltme taleplerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple REDDİNE, istek halinde karar düzeltme harcının yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi. 04.03.2015 (Çrş)...

        Velayet kendisine bırakılmayan eşle diğeri arasında kişisel ilişki düzenlenirken kardeşlerin birbirini görmelerine olanak sağlayıcı şekilde düzenleme yapılması kardeşlik ilişkisinin gelişmesi için önemlidir. Bu bakımdan kardeşlerin birbirini görecek şekilde ve tatil dönemleri de araştırılarak kişisel ilişki tesisi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değildir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, duruşma için takdir olunan 2.037 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 15.10.2019 (Salı)...

          Kabule göre; Çocuk ile anne arasında kişisel ilişki tesis edilirken 01 Ağustos günü saat 10:00 da başlayan kişisel ilişkinin sona erme gün ve saatinin belirtilmediği, bu hususun infazda tereddüt yaratacağı, istinaf başvurusunda bulunan erkeğin çocuğun ağustos ayındaki anne ile kişisel ilişkisinin bitiş gün ve saatini bilmesinde de hukuki yararı olduğu anlaşılmıştır. Kabule göre de"...boşanma ve ayrılık kararı verilmesi halinde müşterek çocuğun velayetinin taraflardan hangibine verilmesinin uygun olacağına"karar verilmesi gerekir iken TMK 348/son fıkrasının uygulanmasına yol açabilecek şekilde"velayetin kaldırılmasına"karar verilmesi de yerinde değildir. Belirtilen hususlar 6100 sayılı HMK 353/1- a-6 md.gereğince giderilebileceğinden sair istinaf sebepleri bu aşamada incelenemeden aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/03/2023 NUMARASI : 2022/461 ESAS 2023/165 KARAR DAVA KONUSU : Velayet (Velayetin Değiştirilmesi) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müşterek çocukların velayet haklarının davalı baba Cuma Yılmaz'dan alınarak davacı müvekkili anne T1 verilmesine, müşterek çocuklarla davalı arasında kişisel ilişki kurulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava konusu etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın reddine karar verilmiştir....

          UYAP Entegrasyonu