DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından; kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacılar ile velayetleri babalarında bulanan küçükler arasında her haftasonu Pazar günleri kişisel ilişki kurulması, davalı babayı her haftasonu eve bağlı hale getirerek, velayet hakkını kullanmasını kısıtlayacağı gibi, küçüklerin 6 yaşlarından sonrasını da kapsayacak şekilde çok uzun süreli kişisel ilişki kurulması da doğru değildir....
Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur (TMK m.182/2). Çocuk ile ana veya baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi; çocuk ve velayet kendisinde bulunmayan ana veya baba için bir haktır (Çocuk Hakları Sözleşmesi md.9/3). Bu tür kişisel ilişki çocuğun sadece yüksek yararları gerektirdiği takdirde veya ana ve babanın bu haklarını amacına aykırı kullanmaları halinde kısıtlanabilir veya engellenebilir (Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi md.4/2). Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi-Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı tarafından, kişisel ilişki yönünden, davalı-karşı davacı tarafından ise kendisinin reddedilen velayetin değiştirilmesi davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, d avalı-karşı davacının tüm, davacı-karşı davalının ise aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşı davacı anne ile arasında kişisel ilişki tesis edilen müşterek çocuk Ekin 07.08.2006 doğumlu olup ilköğretim çağındadır....
Ancak davacının talebi içinde müşterek çocukla kişisel ilişki istemi de bulunduğuna göre ve müşterek çocuk ile davacı baba arasında kurulacak kişisel ilişkinin müşterek çocuğun üstün yararına olduğu, baba ve çocuk arasındaki bağın kuvvetlenmesine ve ebeveynlik duygularının tahmininin sağlanmasında da önemli olduğu gözetilerek müşterek çocuk ile tanıma suretiyle soybağı kurulan baba arasında kişisel ilişki tesisi gerekirken bu yönden karar verilmemesi doğru değildir. Bu nedenle hükmün kaldırılması ve yeniden aşağıdaki gibi hüküm kurulması gerekmiştir....
Mahkemece, "idrak çağındaki çocukların velayet, kişisel ilişki konusundaki düşüncelerinin önemi, velayet hakkına sahip annenin çocukların bakımı, gözetilmesi konusunda yeterli özeni, ilgi ve sokumluluğu ihmal etmesi, sosyal destek mekanizmasının olmamasının anlaşılması, davacı babanın velayet sorumluluklarını alma hususunda motivasyonunun yüksel olması, müşterek çocukların annesi ile ilgili anlatımlarında ihmal öykülerinin yer alması ve baba yanında yaşamak istemeleri nedeniyle çocukların yüksek yarar ve menfaatleri nazara alınarak, davanın kabulüne" karar verilmiştir. TMK'nun 183 ve 349.maddelerinde yere alan hükümlere göre; yeni olgunun zorunlu kılması ve küçüğün menfaatinin gerektirmesi halinde velayet sahibi değiştirilebilir. Taraflar, Karşıyaka 4....
H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü yazısı dikkate alınarak her ayın ilk Pazartesi günü 08.30-09.15 saatleri arasında kişisel ilişki kurulduğunu, cezaevinde bulunan tutuklular veya hükümlüler ile hafta sonları açık veya kapalı görüş imkanının bulunmadığı, 07.11.2022 tarihli ve 2022/1338 Esas, 2022/1745 Karar sayılı ilamındaki kişisel ilişki düzenlemesinde hükmün tamamlanmasını gerektirecek veya tereddüt yaratacak bir husus bulunmadığı, davalı baba vekilinin talebinin hükmün infazının yerine getirilmesi usulünün kararda belirtilmesi olduğu, çocukla kişisel ilişki tesisine dair verilen kararların icrasının 30 ... 2021 tarihinde yürürlüğe giren 7343 sayılı İcra İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Dair Kanunun 39uncu maddesi ile 03.07.2005 tarihli ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 41 ... maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 41/A maddesi ile "(1) Çocuk teslimi veya çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair aile mahkemeleri tarafından verilen ilam veya tedbir kararları...
Dava dosyası içeriğine ve dosyadaki yazılara göre; ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, delillerin değerlendirilmesinde, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, tarafların 2013 yılındaki boşanmaları sonrasında, boşanma sürecinde yaşanılan olaylar nedeni ile 07.02.2014 tarihli tutanağa yansıyan olay dışında, davalının mahkemece belirlenen kişisel ilişki tarihlerinde kişisel ilişkiye engel olduğuna ilişkin velayetin değiştirilmesini gerektirir ölçüde delil bulunmadığı, davacının kişisel ilişkinin tesisi yönünde mahkeme ilamını icra kanalı ile yerine getirme konusunda aktif bir tutum içine girmediği, dava süresince davalının kişisel ilişkiye engel tutum ve davranışlarının olup olmadığının takip edilmesi yönündeki değerlendirme raporuna rağmen, dava süreci boyunca da kişisel ilişkinin tesisi amacı ile girişimde bulunmadığı, çocuğun velayet konusundaki tercihi, fiili durum ve sosyal inceleme raporundaki tespitler kapsamında...
yönünden HMK'nın 382/2- b-13 ve 362/1- ç maddesi gereğince kesin, kişisel ilişki yönünden HMK. 361. maddesi uyarınca kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yapılan yargılama sonunda mahkemece; davanın kabulü ile çocuk ile baba arasında her hafta cumartesi günü 15:00- 16:00 saatleri arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davacı istinaf dilekçesinde özetle; çocuk ile arasında bulunan şahsi ilişki süresinin kısa olduğunu, bu nedenle çocukla arasında yatılı olacak şekilde kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Dava, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulması talebine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Görev, kamu düzenine ilişkindir....
Çocuk ... 28.11.2009 doğumlu olup, ana ve babası boşanmış; boşanma kararı ile velayet davalı anneye bırakılmış, velayetin kullanılması kendisine bırakılmayan baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiş, karar 26.04.2013 tarihinde kesinleşmiştir. Kanuna göre olağanüstü haller mevcutsa, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde diğer kişilere özellikle hısımlarına çocukla kişisel ilişki kurulması hakkı tanınabilir (TMK m. 325/1). Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere boşanma kararı ile kendisine kişisel ilişki hakkı tanınmış olan baba İstanbul'da, davalı anne ile çocuk ... ili ... ilçesinde, kişisel ilişki kurulmasını talep eden babaannenin ise...'da bulunduğu yapılan yargılama ve toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Davacının torunuyla görüşmesine, babanın engel çıkardığı ileri sürülmemiştir. Davacı, babaya tanınan kişisel ilişki süresi içinde torununu görme ve aile bağlarını koruma ve geliştirme imkanına sahiptir....