Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Çocuk Haklarına Dair Sözleşmenin 12. maddesi uyarınca velayet düzenlemesi yapılırken çocuğun beyanına da değer verilmesi gerekmektedir. Velayete konu müşterek çocuk ... 21.11.2000 doğumlu olup idrak çağındadır. Velayetin değiştirilmesini isteyen davacı babanın, velayet görevini yerine getiremeyeceğine veya ihmal edeceğine dair bir delil bulunmadığına göre, küçüğün baba ile birlikte yaşama yönündeki görüşüne değer verilerek, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddi doğru olmamıştır....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması talebine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince; velayetin değiştirilmesini gerektirir bir durum olmadığı gerekçesiyle velayetin değiştirilmesi talebinin reddi kararı verilmiş, hüküm davacı tarafından istinaf edilmiştir. Velayet hususu, çocukları ilgilendiren konuların en başında gelir. Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir. Çocuğun yararı ise; çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki bakımdan en iyi şekilde gelişebilmesi ve böyle bir gelişmenin gerçekleştirilmesi için, çocuğa sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sağlanmış olmasıdır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ:Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm boşanma hükmü ve velayet yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle kısıtlanıp kendisine vasi atanan davalı anneye velayet görevi verilemeyeceği gibi; ortak çocuğun velayeti kendisine bırakılan davacı babanın da velayet görevini üstlenmesine yasal bir engelinin bulunmadığı ve velayetin kaldırılması koşullarının (TMK.m.348) da oluşmadığının anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 90.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün...

      Velayet altında bulunmayan her çocuk vesayet altına alınır.( TMK 409. m.) Somut olayda vesayeti istenilen çocuk, annesinin velayeti altında bulunduğundan öncelikle velayetin kaldırılması koşullarının bulunup bulunmadığının tartışılması gerekecektir. Velayetin değiştirilmesi ve kaldırılmasına ilişkin davalar Aile Mahkemesinin görevine girmektedir. Velayetin kaldırılmasına karar verilmesi halinde vasi tayini hususu gündeme geleceğinden Aile Mahkemesi görevlidir.(TMK.348.m.) Bu durumda uyuşmazlığın Bayramiç Asliye Hukuk(Aile) Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nın 25. ve 26.) maddeleri gereğince Bayramiç Asliye Hukuk(Aile) Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 21.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Velayet altında bulunmayan her çocuk vesayet altına alınır.( TMK 409. m.) Somut olayda vesayeti istenilen çocuk, annesinin ölümü ile babasının velayeti altında bulunduğundan öncelikle velayetin kaldırılması koşullarının bulunup bulunmadığının tartışılması gerekecektir. Velayetin değiştirilmesi ve kaldırılmasına ilişkin davalar Aile Mahkemesinin görevine girmektedir. Velayetin kaldırılmasına karar verilmesi halinde vasi tayini hususu gündeme geleceğinden Aile Mahkemesi görevlidir.(TMK.348.m.) Bu durumda uyuşmazlığın Korgan Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle;6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Korgan Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 30.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Maddesinde "velayet altında bulunmayan her küçük vesayet altın alınır“ hükmüne yer verilmiştir. TMK.nun 337/2 maddesinde "ananın, küçük, kısıtlı veya ölmüş ya da velayetin kendisinden alınmış olması durumunda hakimin çocuğun menfaatine göre vasi atayacağı veya velayeti babaya tevdii edeceği" öngörülmüştür Türk Medeni Kanununun 411. maddesine göre ise “vesayet işlerinde yetki, küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki vesayet dairesine aittir. “Aynı Yasanın 19. maddesinde de; “Bir kimsenin ikametgahı, yerleşmek niyetiyle oturduğu yerdir...” hükümlerine yer verilmiştir.Dosya kapsamından, küçüklerin vasi olan amcaları davalı ...’ın yanında “...“ adresinde ikamet ettikleri anlaşılmakla, vasiliğin kaldırılması hususundaki uyuşmazlığın ,... Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince ......

            Dava dilekçesinde davacı, yaşı küçük çocuklar T1 ve T2 yıllardır annesi çalıştığı için gerek okula gidip gelmelerine gerekse de evdeki bakımlarına yardımcı olmak maksadı ile dedeleri davacı T3 ile birlikte yaşadıklarını, annelerinin öldüğü ve babalarının ceza evinde olduğu, çocukların dedeleri ile birlikte yaşamalarından dolayı vasi atanması istendiğine göre, bu istem vasi atanması yanında velayetin kaldırılması talebini de içermektedir. Velayet kaldırılmadan vasi atanamaz. Vasi tayininde görev Sulh Hukuk (vesayet makamına) Mahkemesi'nin, velayetin kaldırılması ise Aile Mahkemesi'nin görevi içerisindedir. Ancak hasımsız olarak açılan davada her iki davanın bir arada açıldığı da söylenemez....

            Aile Mahkemesince ise, asıl davanın velayetin değiştirilmesi, birleşen davanın ise iştirak ve yoksulluk nafakasının kaldırılması talebine ilişkin olduğu, davacının, müşterek çocuğun velayetinin davalı anneden alınıp kendisine verilmesi yönündeki talebinin bir çekişmesiz yargı işi olduğu, çekişmesiz yargı işlerinde de, kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça talepte bulunan kişinin veya ilgililerden birinin oturduğu yer mahkemesinin yetkili olduğu, velayetin kaldırılması veya ebeveynlerden birinden alınarak diğerine verilmesine yahut kaldırılan velayetin iadesine ilişkin davalarda, yetkiye ilişkin Türk Medeni Kanununda aksine bir düzenleme bulunmadığına göre, Hukuk Muhakemeleri Kanunundaki "çekişmesiz yargıyla" ilgili genel yetki kuralının burada da uygulanacağı, o halde, davacının kendi oturduğu yer mahkemesinde bu davayı açabileceği, UYAP sistemi üzerinden yapılan sorgulama sonucunda davacının dava tarihindeki oturduğu yerin ''Selçuklu Mahallesi, Güzelgah Caddesi 128/20 Sincan/Ankara'' olduğu...

              Velayet hakkı kaldırılan davacı anne şartların değiştiğini ileri sürerek vesayet kararının kaldırılarak çocuklarının velayetinin yeniden kendisine verilmesi talebiyle iş bu davayı açmıştır. Dava velayetin kaldırılmasına ilişkin ... Aile Mahkemesinin 2011/864 esas ve 2012/373 sayılı kararının değiştirilmesi davası niteliğindedir. Dava bu davanın da davacısı sıfatı taşıyan vasiye yöneltilmiş ve onunda katılımı ile yapılan yargılama sonucunda, çocukların velayetinin davacı anneye verilmesine ve vesayet kararının iptali yönünden de mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir. Sayın çoğunluğun kararına göre öncelikle vesayet kararının kaldırılması yönünden görevsizlik kararı verilmesi ve bu davanın sonucu beklenip neticesine göre karar verilmesi gerekir. Bu durumda çocuklar bu davada temsil edilmemiş olacaktır. Diğer yandan vesayet kararının kaldırılması ve velayetin anneye verilmesinin de uygun bulunmaması halinde çocuklara yeniden vasi tayin edilmesi gerekecektir....

                Mahkemece; "Açılan dava velayetin kaldırılması istemine ilişkindir....

                UYAP Entegrasyonu