"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı baba tarafından ortak çocuk Merve'nin velayetinin kaldırılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, velayetin kaldırılmasına ilişkin olup, davacı dede tarafından babaya karşı açılmış,anne davaya dahil edilmiştir. "Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesine" göre, çocukları ilgilendiren davalarda, iç hukuk gereğince, çocuklarla velayet sorumluluğuna sahip kişiler arasında çıkar çatışmasının söz konusu olması halinde çocukların, adli merci önündeki kendisini ilgilendiren davalarda bir temsilci atanmasını ön sorun görmektedir (Söz m. 4). Davada, davalı baba ile davaya konu küçük çocuk arasında menfaat çatışması vardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, kızının 30.04.2013 tarihinde vefat ettiğini, bu tarihten itibaren torunları 05.03.2004 doğumlu .... ile 09.08.2012 doğumlu .... kendilerinin baktığını, babanın çocuklarla ilgilenmediğini, davalı babanın küçüklerin üzerine kayıtlı evi satmakla tehdit ettiğini ve velayet görevlerini savsakladığı gerekçesiyle küçüklerin velayetlerinin davalı babadan kaldırılması ile küçüklere vasi atanmasını talep etmiş, mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiştir. Davada, velayet sahibi baba ile küçükler .... arasında menfaat çatışması vardır....
DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacılar, 05.09.2004 doğumlu küçük ...'a doğumundan beri kendilerinin baktığını velayet kendilerinde bulunan anne ve babanın bu görevlerini yerine getirmediklerini iddia ederek, küçüğün velayetinin anne ve babadan kaldırılması ile küçüğe vasi atanmasını talep etmişler, mahkemece; 05.09.2014 doğumlu küçük ...'un velayetinin davalılardan kaldırılmasına ve küçüğe vasi tayin edilmesi için ihbarda bulunulmasına karar verilmiştir. Davada, velayet sahibi anne ve baba ile küçük ... arasında menfaat çatışması vardır....
Kayyım davaya cevap vermemiştir. Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, davanın reddine, müşterek çocuğun babada bulunan velayetinin TMK'nun 348. maddesi uyarınca kaldırılmasına, vasi atanması için küçüğün ikamet adresi Akşehir Sulh Hukuk Mahkemesine ihbarda bulunulmasına hükmolunmuştur. Davacı vekili verilen kararı; çocuğun bakım evinde olmasının velayetinin düzenlenmesine ve anneye verilmesine engel teşkil etmediği, davacının velayeti kullanamayacağı tespitinin hatalı olduğu, annenin yakınındaki bir kuruma yerleştirilebileceğinin düşünülmediği, uzman raporlarındaki değerlendirmelerin eksik ve hatalı olduğu, hükme esas alınmasının doğru bulunmadığı, annenin telefonla görüşmelerinin dikkate alınmadığı, esas olanın velayet düzenlemesi olduğu, çocuğun anneye ihtiyacı olduğunun göz ardı edildiği belirtilerek istinaf edilmiş, usul ve yasaya aykırı kararın kaldırılması, davanın kabulüne karar verilmesi talep edilmiştir. Kayyım istinaf başvurusuna cevap vermemiştir....
Davacının talebi velayetin kaldırılmasına ilişkindir. Velayet kamu düzenine ilişkin olup, re'sen araştırma ilkesi geçerlidir. "Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesine" göre, çocukları ilgilendiren davalarda, iç hukuk gereğince, çocuklarla velayet sorumluluğuna sahip kişiler arasında çıkar çatışmasının söz konusu olması halinde çocukların, adli merci önündeki kendisini ilgilendiren davalarda bir temsilci atanmasını ön sorun görmektedir (Söz. m. 4). Çocuk ile velayet sorumluluğuna sahip olan anne arasında çıkar çatışmasının bulunduğu nazara alınarak çocuğu davada temsil etmek üzere kayyım atanması için (TMK m. 426/2) yetkili vesayet makamına ihbarda bulunulması, atanacak kayyımın duruşmaya çağrılması, göstermeleri halinde tarafların ve kayyımın delillerinin toplanması ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik hasım ve eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....
Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, evlilik dışı doğan küçükle ilgili olarak annesinin küçük olması nedeniyle vasi atanması istemine ilişkindir. Aile Mahkemesince, soybağı kurulmayan babaya velayetin verilemeyeceği, annenin 18 yaşından küçük olması sebebiyle velayet altında bulunmayan küçüğe vasi atanması gerektiği ve uyuşmazlığın sulh hukuk mahkemesinin görev alanına girdiği belirtilerek görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise, öncelikle babaya velayetin verilip verilmeyeceğinin değerlendirilmesi gerektiği ve bu hususun aile mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur Türk Medenî Kanununun 337. maddesinin birinci fıkrası, “Ana ve baba evli değilse velayet anaya aittir.”...
Bu durum velayetin kaldırılmasını velayetin değiştirilmesinden ayırır. Çünkü velayetin değiştirilmesinde yeni bir olayın olması ve bu durumun velayet gö¬revini aksatmış olması aranır. Velayetin kaldırılmasının sebepleri olarak anne ve babanın deneyimsizliği, hastalığı, özürlü olması, anne ve babanın başka bir yerde bulunması, anne ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi ve ihmalkârlığı velayet hak ve görevinin ağır şekilde kötüye kulllanılması, velayet hak ve görevinin aşırı derecede savsaklanması, anne-babanın tutuklu bulunması ya da gözaltında olması, anne ve babanın uyuşturucu kullanması ve uyuşturucunun bağımlısı olması sayılabilir. Velayetin yukarıda sayılan sebeplerin gerçekleşmesi durumunda kaldırılmasının bir takım sonuçları da ortaya çıkmaktadır. Velayetin kaldırılması ile birlikte velayeti kendisinden alınan annenin ve babanın velayeti kaldırılan çocuğun bakım ve eğitim giderlerini karşılama yükümlülükleri devam eder....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, küçükler için kayyım tayin edilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının ...ile evlenip boşandığını, boşanma kararı ile velayetin anneye verildiğini, kayden davacının çocukları görünen ..., ... ve ...'nin gerçekte davacının çocukları olmadığını, anne ...in ... isimli kişi ile birlikteliğinden olduğunu, annenin de öldüğünü belirterek onlar adına soybağının reddi davası açmak üzere küçüklere kayyım atanmasını istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir....
Çocuk Haklarının Kullanılmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesinin 4 ve 9. maddeleri ve TMK'nun 426/2. maddesi gereğince küçüğü davada temsil etmek üzere kayyım atanması için vesayet makamına ihbarda bulunulması, açılan davanın sonucunun beklenilmesi, çocuğu temsilen kayyımın davaya katılımının sağlanarak, gösterdiği takdirde delillerinin toplanıp sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken, bu yön üzerinde durulmadan yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve kanuna aykırı olmuştur. Yukarıda anlatıldığı üzere, çocuğu davada temsil etmek üzere kayyım atanması, kayyımın davaya dahil edilmesi, gösterdiği takdirde delillerin toplanması ile oluşacak sonuca göre karar verilmesi için dosyanın mahal mahkemesine gönderilmesine, şimdilik diğer istinaf sebepleri incelenmeksizin yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 23/12/2022 NUMARASI : 2022/891 2022/888 DAVA KONUSU : Velayet (Velayetin Düzenlenmesi) KARAR : Taraflar arasındaki Velayet (Velayetin Düzenlenmesi) davasında İskenderun 1. Sulh Hukuk Mahkemesi ile İskenderun 2. Aile Mahkemesi arasında oluşan görev uyuşmazlığının merci tayini yoluyla giderilmesi talep edilmekle dosya kapsamı incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; küçükler T3 ve T4 resmi dairelerdeki işlemleri yerine getirmek için T2 vasi olarak atanması talebi ile İskenderun Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine dava açtığı görülmüştür. İskenderun 1....